Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar, Atlantik Konseyi Türkiye ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) iş birliğinde düzenlenen “2022 Bölgesel Temiz Enerji Görünümü Konferansı”nda yaptığı konuşmada, iklim krizi, salgın, tedarik zincirindeki problemler, artan emtia ve enerji fiyatları ile Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşın dünya ekonomisinde büyük etkileri olduğunu ifade etti.
Arz güvenliğinin öncelikli gündem maddelerinden biri haline geldiğini kaydeden Bayraktar, fosil yakıtlara olan talepte artış görüldüğünü söyledi.
Bayraktar, dünyanın aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadele açısından kritik bir dönemde olduğunu vurgulayarak, “Küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırmak için 2030 ara hedefleri ve 2050 net sıfır emisyon hedeflerine ulaşmak için önümüzdeki birkaç yıl çok kritik yıllar. Bu mücadelemizde hayati yılları kaybetme lüksümüz olmadığı kanaatindeyim. Temiz enerji ve alternatif kaynakların güçlü politikalarla doğru yatırımlara dönüştürülmesi gerekiyor.” diye konuştu.
Türkiye’nin son 20 yılda elektrik ve gaz talebinin üç kat arttığını dile getiren Bayraktar, enerji politikasının odağında artan talebin rekabetçi fiyatlarla karşılanması ve dışa bağımlılığın düşürülmesinin yer aldığını söyledi.
Bayraktar, Türkiye’nin geçen yıl Paris Anlaşması’na taraf olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye ekonomisinin 2053’te karbon nötr bir ekonomi olacağı hedefi bizim için enerji dönüşümünü ana gündem maddesi haline getirdi. Ülkemizde özellikle enerji sektörünün karbonsuzlaştırılmasına ilişkin temel politikalarımızı şöyle özetleyebiliriz: Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, nükleer enerji, doğal gaz ve hidrojen. Yenilenebilir enerjinin toplam kurulu güç içindeki payı yüzde 54’e ulaştı. Türkiye bu oranla Avrupa’da 5, dünyada 12’inci sırada. Uygulamaya koyduğumuz modeller sayesinde güçlü bir güneş ekosistemi kuruldu. Güneş paneli üretim kapasitesinde dünyada 4. sırada yer alıyoruz. Yakın bir zamanda yenilenebilir enerjiyle entegre depolama projelerini de hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bu çerçevede küçük modüler reaktörlerle konvansiyonel olmayan nükleer reaktörlerin iklim hedeflerine ulaşmak için önemli araçlar olduğunu düşünüyoruz. Nükleerde küçük modüler reaktörlerle kapsamlı iş birliklerini hayata geçirmeyi hedefliyoruz.”
Enerji verimliliğinin iklim hedefleri için önemine dikkati çeken Bayraktar, Türkiye’nin son 15 yılda enerji verimliliği projelerine 6,5 milyar dolar yatırım yaptığı ve böylece 16 milyon ton karbon salımını azalttığı bilgisini paylaştı.
Bayraktar, Türkiye’nin 2023 sonrası için ulusal enerji verimliliği eylem planı için çalışmaların sürdüğünü belirterek, “Bakanlık olarak enerjide uzun dönemli yeni yol haritamızı çok yakında kamuoyuyla paylaşacağız. Bu yol haritası aynı zamanda Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefi için önemli bir baz oluşturacak. Enerji karbon nötr bir ekonomi olma hedefi doğrultusunda yeni bir reform ve yatırım hamlesiyle bölgesel iş birlikleri ve komşu ülkelerle gaz ve elektrikte yüksek enterkonneksiyon kapasiteleri içeren yeni bir döneme giriyoruz.” diye konuştu.
ABD’li yetkiliden Türkiye’nin LNG çalışmalarına övgü
ABD Enerji Kaynakları Bürosu Müsteşar Yardımcısı Geoffrey Pyatt da ABD’nin Avrupa’ya sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) arzını artırmak ve çeşitlendirmek için müttefik ve ortaklarla birlikte çalıştıklarını belirterek, “Şubat ayından bu yana ABD LNG ihracatının yüzde 70’i Avrupa’ya yapıldı. ABD, bu yıl dünyanın en büyük LNG ihracatçısı olma yolunda ilerliyor ve bu, ABD’nin enerji kaynakları donanımını ve LNG sektörünün esnekliğini yansıtıyor.” ifadelerini kullandı.
Pyatt, iklim değişikliğine ilişkin endişelerin gündemde kalmaya devam ettiğine dikkati çekerek, “Tüm değer zincirinde sera gazı yoğunluğunu ve doğal gaz altyapısını azaltmak ve ortak iklim hedeflerimize yönelik ilerlemeyi sürdürmek için sektörle birlikte çalışıyoruz. Müttefiklerimizin ve ortaklarımızın bu çabalarda oynadığı önemli rolün farkındayız. Türkiye ile Avrupa’ya enerji arzını çeşitlendiren orta ve uzun vadeli projeleri geliştirmek ve ilerletmek için iş birliği yaptık.” diye konuştu.
Türkiye’nin LNG altyapısına ilişkin değerlendirmede bulunan Pyatt, “Türkiye’nin kendi yeniden gazlaştırma tesislerini kullanarak komşularına LNG gönderimini desteklemek adına ortaya koyduğu çalışmalarını takdir ediyoruz. Bu gaz altyapısının çoğu, bölgenin kömür bazlı enerjiden çıkışı hızlandırırken, iklim hedeflerimizi de destekliyor.” dedi.