Depreme eşiyle yatak odalarında yakalanan Genç, yatağının kenarına sığındı. Yıkılan beş katlı binanın enkazından 3 gün sonra kurtarılan Genç, önce Adana’ya ardından uçakla Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürüldü.
Samsun’da tedavisi süren emekli öğretmen Genç, AA muhabirine, deprem anında yatağa tutuna tutuna kaçmaya çalıştığını ama sallantıdan yürüyemediğini söyledi.
Eşine, “Hayrettin ya içeriye gir ya da yanıma gel” dediğini anlatan Genç, “Merdivenden kaçacak zannettim, ‘Sakın merdivenden inme’ dedim. Merdivenler yıkılıyor diye biliyorum. O arada bir çatlama oldu, döküldü her taraf. Peşinden 3 saniye geçmedi, sanki aşağıdan bomba patladı, ev ortadan ikiye bölündü. Gardırop ayaklarımın üzerine düştü, kilitledi ayaklarımı.” ifadelerini kullandı.
Acıyla eşine seslendiğini belirten Genç, şöyle devam etti:
“Eşime ‘Hayrettin, gelsene, beni kurtarsana, üzerimdekileri al’ diyorum. Meğer o çoktan gitmiş, düşmüş aşağı. Üç gün, üç gece orada kaldım. Bağırıyorum, ‘Beni kurtarın, bir Allah kulu yok mu?’ diye. Üç gün üç gece ses duymadım. Sonra sabah oldu, erkek sesleri duydum. Elimde bir kupa vardı, onunla vurdum duvara. ‘Ben sizi duyuyorum, siz beni duymuyor musunuz?’ diye bağırıyorum. Bir genç, ‘Geliyorum’ dedi. Çocuk geldi, baktı kırık yerden. ‘Kurban olayım kaşına gözüne yavrum, beni kurtarmaya mı geldiniz?’ dedim. ‘Evet anne, seni kurtarmaya geldik.’ dedi. Beni kaldırıp çıkardılar.”
Daha sonra hastaneye kaldırıldığını aktaran Genç, “Büyük kızıma ulaştım. Onlar beni Adana’ya götürdü, damadımla gelmişler. Sonra Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geldik. Burada depremden geldiğimi duyduklarında çok ilgilendiler. Hemşireleri de doktorları da o kadar iyi ki, Allah razı olsun onlardan. Bana moral verdiler.” dedi.
Enkaz altında kaldığında acıkmadığını ve susamadığını vurgulayan Genç, şunları kaydetti:
“Sanki Allah üstüme betonu yıkmış, arkayı da açmış hava almam için, öyle kurtardılar beni. Torunlarım da kurtulmuş, hiçbir zararları yok. Eşimin vefat ettiğini söylediler, ona çok üzüldüm. Çok iyi bir insandı, hiç kötülüğümüz yoktu birbirimize. Onun da Allah böyle yazmış alnına. Bizim apartmanda tek kurtulan benim. Benim yardımlaşma derneğim var, Hatay’da. Bayramlarda çocuklara ayakkabılar, kabanlar alıyorum. Ramazanlarda koli dağıtıyorum. Dualarla kurtulduğuma inanıyorum. Yaptığım iyiliklerin dualarıyla.”