Giragosian, AA muhabirine, İkinci Karabağ Savaşı sonrası Ermenistan-Türkiye ilişkilerini ve savaşın bölgeye etkilerini değerlendirdi.
Geçen yılki İkinci Karabağ Savaşı’nın bölgedeki tabloyu değiştirdiğini belirten Giragosian, “Savaş bölgenin haritasını değiştirdi ancak temel farkla Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin normalleşmesi için büyük avantaj oluşturdu. Azerbaycan önceki protokollerin aksine artık normalleşmeye karşı değil.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’nin, Ermenistan ile normalleşmede bölgenin ulaşım, ticaret, altyapı gibi alanlarda yeniden restorasyonunda daha aktif rol oynamak gibi çok önemli bir motivasyonu var.” diyen Giragosian, Türkiye’nin Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmesinin, Rusya’yı dengeleyeceğini ve ona karşı daha aktif bir pozisyon sağlayacağını belirtti.
“Rusya’ya karşı Türkiye birçok açıdan önemli bir alternatif”
Sadece Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’dan ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan değil, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’den de daha olumlu mesajlar geldiğini kaydeden Giragosian, “Başka bir değişle yıldızlar, daha olumlu bir ortam, sınırların açılması ve diplomatik ilişkilerin tesisi için yeniden konumlanıyor. Karabağ Savaşı sonrası atılacak bir normalleşme adımı daha güçlü ve başarıya daha yakın bir adım olacaktır.” diye konuştu.
Giragosian, Karabağ Savaşı’nda Azerbaycan kadar Rusya’nın da kazandığını dile getirerek, “Rusya şimdi bölgede üç ülkeye de askeri güçlerini konuşlandırdı. Yine de Ermenistan’ın güneyinde artan Rusya’nın barış gücünün, Azerbaycan ve Ermenistan’ın bağımsızlığına ve egemenliğine yeni bir meydan okuma olduğunu düşünmüyorum. Şöyle ki Rusya’ya karşı her türlü aşırı bağımlığa Türkiye birçok açıdan önemli bir alternatif olarak görünüyor.” ifadelerini kullandı.
“Koridor konusunda Ermenistan’ın devlet olmasını yadsıyan bir durum yok”
Zengezur’un, Ermenistan’ın güneyinde ülkeyi komşularıyla bağlayan stratejik bir bölge olduğunu anımsatan Giragosian, Azerbaycan’ın da bu konuda “Zengezur Koridoru” söylemini bölgeyi birbirine bağlayacak yollar ve bağlantılar şeklinde yumuşattığını kaydetti. Bu bağlamda Nahçıvan’ı demir yoluyla bağlayacak anlaşmanın yakında açıklanmayı beklediğini ifade etti.
Giragosian, Ermenistan’ın “Zengezur Koridoru” söylemini egemenlik ve bağımsızlığına tehdit olarak değerlendirmesine ilişkin, şunları kaydetti:
“Politikacılar anlambilime, politik söyleme güvendiklerinde, halk arasında korkuyu abartma veya şiddetlendirme eğilimi gösterirler. Ancak bir analist olarak gerçekte bir tehlike veya risk olmadığını söyleyebilirim. Örneğin, Azerbaycan bile ülkesinden Nahçıvan’a bağlantı kurulmasında, Ermenistan’ın egemenliği kabul ediyor. Ermenistan’ın devlet olmasını yadsıyan bir durum yok ve zaten bölge Rusya’nın koruması altında. Yani retoriğe ve oldukça samimiyetsiz söyleme rağmen gerçek durum çok daha makul.”
Başbakan Paşinyan’ın savaşı kaybettikten sonra seçim kazanmasına ilişkin Giragosian, hükümetin Karabağ’ın kaybından sonra ağır bir sınavdan geçtiğini, ardından “özgür ve adil bir seçimle” tekrar göreve geldiğini bunun da ülke içinde elini eskisinden daha da güçlendirdiğini söyledi.
İç siyasi kaygılara takılmadan “devlet adamlığı” yapılması gerektiğini vurgulayan Giragosian, dışarıdan bakıldığında Azerbaycan’ın durumunun daha hassas olduğunu belirtti.
“Henüz sınırlar açılmadı, ancak zihinler yeniden açıldı”
Giragosian, Türkiye Ermenistan ilişkilerine ilişkin “Normalleşme artık ‘eğer’ meselesi değil ‘ne zaman’ meselesi. Bu bağlamda gelecek yıl olmasını bekliyorum.” dedi.
Ermenistan-Türkiye arasındaki protokollerin imzalanmasının gecikmesi veya uygulanmamasının hayal kırıklığı yarattığını belirten Giragosian, sözlerini şöyle bitirdi:
“Henüz sınırlar açılmadı, ancak zihinler yeniden açıldı ve birçok yönden asla bu kadar hızlı veya bu kadar kolay olması beklenmiyordu. Ancak sadece minimumdan bahsediyoruz. Sınırları açık, ticari ve diplomatik ilişkileri olan komşulardan bahsediyoruz. Bu uzlaşma değil. Bunun ‘soykırım’ meselesiyle ilgisi yok. Bu normalleşme ile ilgili ve bu tamamen desteklediğim bir süreç çünkü uzlaşma yolunda ilk adım.”