Balıkçılar arasında “Güler Kaptan” olarak tanınan Topalak, eşi Fahri Topalak ve tayfalarla denize açılıp nasiplerini topluyor.
Topalak, AA muhabirine, çocuklarının büyümesiyle ailedeki sorumluluğunun arttığını, maddi sıkıntılar nedeniyle eşinin tayfa çalıştıramayacak durumda olduğu bir dönemde balıkçılığa başladığını söyledi.
Kısa sürede işi öğrenip tayfalıktan kaptanlığa geçtiğini belirten Topalak, “Denize açıldığımızda ağları çekiyor, yengeçleri, balıkları çıkarıyorum. Yaz aylarında balık fazla olduğu için çocuklarımı da yanıma alıyorum. Böylece eve daha fazla katkıda bulunuyoruz.” dedi.
Kadın olarak balıkçılık yapmanın zorluğunu kışın daha fazla yaşadığını anlatan Topalak, bunların üzerine çocuklarla ve ev işleriyle uğraşmanın yorgunluğunu artırdığını ifade etti.
Güler Topalak şöyle konuştu:
“Benim için en zor meslek balıkçılık diyebilirim. Balıkçı olduğumu gördüklerinde insanlar ilk başta çok şaşırıyordu. Sonradan iki arkadaşımın daha balıkçılık yapmasıyla bunu aştık. Şimdi üç kadın olarak Yalova’da balıkçılık yapıyoruz. Eşim ve tayfalarımdan memnunum. Onların da ceplerine birkaç kuruş verdiğim zaman mutlu oluyorum. Bazen onlara ‘Bu kovayı da doldurun size 5-10 lira vereceğim.’ diyorum.”
“Gözleri keskin olduğu için gideceği noktayı çok iyi biliyor”
Fahri Topalak da eşinin desteğiyle zor günleri aşıp ailece balıkçı olduklarını dile getirdi.
Eşiyle denizde olmaktan mutluluk duyduğunu vurgulayan Topalak, “Zamanla ağdan balık çıkarmaktan tekneyi kullanmaya, yeni ağ yapmaya kadar her şeyi öğrendi. Eşimi kaptanlığa çıkarıyorum, ben ve çocuklarım ise ağları temizliyoruz. Kaptanlığı çok iyi ve gözleri keskin olduğu için gideceği noktayı çok iyi biliyor.” ifadesini kullandı.
Çiftin kızları Sude Topalak ise kendisine annesini örnek aldığını belirtti.
Ailece balığa çıkmanın eğlenceli olduğunu aktaran Topalak şöyle konuştu:
“Balıkçılık bir kadının yapabileceği bir meslek değil, çok zor ama annem bu işi layıkıyla yerine getiriyor. Annemi destekliyorum bu konuda. Annem hem bizimle ilgileniyor hem de babama yardımcı oluyor. Dümeni, ağı çekmesi, ağları temizlemesini gayet iyi yapıyor. Görevini bir erkekten daha iyi yerine getiriyor ve annemin buradaki erkek balıkçılardan daha iyi balıkçılık yaptığını düşünüyorum. Ben de balıkçılığı seviyorum ve mesleğimi elime aldığımda dahi yine kendi kayığımla balığa çıkmayı düşünüyorum. Annem bu konuda bana çok iyi bir örnek oldu. Annem bunu yapabiliyorsa ben de yapabilirim. Çünkü ben annemin kızıyım.”