Fenerbahçe Spor Kulübü Derneği adına İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde, “Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği Ticaret AŞ” ile “kimliği resen tespit edilecek şahıslar” şüpheli olarak yer aldı.
Fenerbahçe’nin tarihi ve bilinirliğinin anlatıldığı dilekçede, 3 Temmuz süreciyle ilgili şu ifadelere yer verildi:
“3 Temmuz 2011 tarihi ve devamındaki süreçte Fenerbahçe’yi ele geçirme amaçlı olarak FETÖ mensubu kişiler tarafından düzenlenen kumpas sonucunda kulüp Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülen en büyük hukuksuzluklardan birinin mağduru haline gelmiştir. Önce Fenerbahçe’nin ligin 2010-2011 yılında alın teriyle kazandığı şampiyonluğu elinden alınmaya çalışılmış ancak başarılı olunamamıştır. Nihayetinde tüm bu sürecin FETÖ mensubu basın, yargı ve kolluk mensuplarının organize ettiği bir kumpas olduğu ortaya çıkmış ve bu kumpas ceza mahkemesi kararıyla da tescillenmiştir.”
Süreçte Fenerbahçe’ye karşı birçok nefret suçunun da işlendiği, 4 Nisan 2015’de Trabzon il sınırları içerisinde takım otobüsünün pompalı silahlarla kurşunlandığı, A takımda forma giyen futbolcuların tamamı ve teknik ekibin ölümden döndüğü ve bu hain terör saldırısının faillerinin hala bulunamadığı da aktarılan dilekçede, ligin 35. haftasında Şenol Güneş Spor Kompleksi Medikal Park Stadyumu’nda Trabzonspor ile Fraport TAV Antalyaspor arasında yapılan müsabakada, tribünlerde suç duyurusu konulu pankartın açıldığı bilgisi verildi.
“Bu pankartın içeriği, tamamen Fenerbahçe’ye karşı hakaret niteliğinde olduğu gibi, tüfeğin üzerine oturtulan kanarya figürüyle de 4 Nisan 2015 tarihinde Trabzon’da takım otobüsünün tüfeklerle kurşunlanması suretiyle gerçekleşen hain terör saldırısına gönderme yapıldığı izahtan varestedir.” denilen dilekçede, bu eylemin Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği Ticaret A.Ş’nin emir ve talimatı altında gerçekleştiği öne sürüldü.
Söz konusu eyleme katılan tüm kimliği belirsiz şahısların kimliklerinin tespit edilmesi istenen dilekçede, bu şahıslar ve Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği Ticaret A.Ş yönetim kurulu üyeleri hakkında soruşturma yürütülmesi, tüm bu kişilerin en üst sınırdan cezalandırılmaları talep edildi.
Dilekçede ayrıca, pankartta yer alan ifadelerin Fenerbahçe’nin şikeci olduğunun ima edildiği iddia edilerek, hakaret suçunun da işlendiği dile getirildi.
Söz konusu pankartın, müsabaka alanında açılmasına izin verilmesinin 6222 sayılı Kanun’un kasten ihlali niteliğinde olduğu da ifade bulunan dilekçede, sorumluların Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yer alan, “halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit, suç işlemeye tahrik, suçu ve suçluyu övme, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, kanunlara uymamaya tahrik ve hakaret” ile 6222 sayılı Kanun’da yer alan, “tehdit veya hakaret içeren tezahürat ve şiddete neden olabilecek açıklamalar” suçlarından cezalandırılması talep edildi.
Ayrıca sorumluların 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesi uyarınca seyirden derhal yasaklanmaları da istendi.
Benzer suç duyurusunu, Hukukçu Fenerbahçeliler Derneği (HUFEDER) üyeleri de yaptı.