Fransa’da eski Başbakan Elisabeth Borne’un 8 Ocak’ta istifa etmesinin ardından ertesi gün yerine 34 yaşında Gabriel Attal getirildi.
Attal, 11 Ocak’ta kabinede değişikliğe giderken İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, Ekonomi Bakanı Bruno Le Maire ve Savunma Bakanı Sebastien Lecornu gibi önemli bakanlıklardaki birçok sağcı ismin, görevine devam etmesine karar verdi.
Kabineye yeni girenler arasında, merkez sağcı eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy döneminde Adalet Bakanı olan Rachida Dati ve eski sağcı Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın döneminde de kabinede yer alan Catherine Vautrin gibi sağcı isimler bulunuyor.
Yenilenen kabinede çok sayıda sağcı bakanın olması, muhalefet tarafından “hükümetin sağa kaydığı” eleştirisine neden oldu.
Göç yasası, iktidarda krize neden oldu
Doç. Dr. Benjamin Morel, yeni hükümette çok sayıda sağcı bakan olmasını ve kabine değişikliğinin altında yatan nedenleri AA muhabirine değerlendirdi.
Morel, 2023 sonunda Parlamento’da göç yasasının oylaması sırasında Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve iktidar cephesinin bir kısmı arasında kriz yaşandığını belirtti.
İktidarda bu yasaya karşı olan birçok solcu bakanın hükümetten çıkarıldığını dile getiren Morel, “Bugün hemen hemen tamamına yakını sağ olan bir hükümetimiz var. Bu da Cumhurbaşkanı’nın (Emmanuel Macron’un) çoğunluğuyla pek örtüşmüyor ve yarın (ülkeyi) yönetmek için birtakım sorunlara neden olabilir.” ifadelerini kullandı.
Macron, kabine değişikliğiyle AP seçimlerine hazırlanıyor
Benjamin Morel, yeni hükümette, Sarkozy’nin kabinesinde çalışan Emmanuel Moulin’in yeni Başbakan Attal’ın Kabine Müdürü ve yeni atanan bakanlar arasında da Dati’nin olduğuna dikkati çekerek “Bu, hükümete çok sağcı bir renk katıyor. Seçim hedefli.” dedi.
İktidarın, bu hükümet değişikliğiyle bu yıl 6-9 Haziran’da düzenlenecek Avrupa Parlamento (AP) seçimlerine hazırlandığı değerlendirmesinde bulunan Morel, hükümetin, sağcı seçmenin oyunu almayı hedeflediğini vurguladı.
Benjamin Morel, Parlamentoda salt çoğunluğu olmayan Macron iktidarının Meclis kanadının, gittikçe ayrıştığının altını çizdi.
AP seçimlerinin, Fransa’da 2027’de yapılacak cumhurbaşkanı seçimlerinden önce en önemli son seçimler olması dolayısıyla Fransa Cumhurbaşkanı için iki kat daha fazla önem taşıdığını belirten Morel, Macron’un 2027’de aday olamayacağını söyledi.
Morel, “Dolayısıyla (Macron) bu seçimleri kaybederse onun için felaket olur. Anketler, bu şekilde tahmin veriyor.” diye konuştu.
AP seçimlerini kaybettiği takdirde Macron’un ülkeyi yönetmede zorlanacağına işaret eden Morel, “Macron’un bu seçimleri kaybetmemek için hükümetine yeni bir soluk vermek için kabine değişikliğine gittiği” değerlendirmesinde bulundu.
Morel, yeni bir başbakanın atanmasıyla ilgili “Yüz, söylem değiştirerek her şeyin değiştiği hissini veriyorsunuz.” dedi.
Düşünülenin aksine Fransa’da ciddi bir hükümet istikrarsızlığı olduğuna işaret eden Doç. Dr. Morel, “2000’li yılların başından bu yana Fransa’ya baktığınızda Almanlar, İtalyanlar ve İspanyollardan daha fazla hükümetimiz oldu. Bir hükümetin yaşam süresi 1,5-2 yıl.” diye konuştu.