LGBT hareketi, eşit hak mücadelesinde bir kazanım daha elde etti. Fransız sağının iki yıldır akamete uğrattığı doğurganlık tedavisinin lezbiyenler ve tek başına yaşayan kadınları kapsamasına yönelik yasa, parlamentodan nihai onayı aldı.
Fransa’da 2013’te eşcinsel evliliklerin ardından doğurganlık tedavisinin lezbiyenler ve tek başına yaşayan kadınları kapsaması da kabul edildi. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un 2017 seçim kampanyasında vaat ettikten sonra ilkin rafa kaldırdığı ama geniş toplumsal destek karşısında 2 yıl önce parlamentoya gönderdiği yasa, üst kanat Senato’da sağcıların gadrine uğramasına rağmen alt kanat meclisteki nihai oylamada onaylandı.
Anketlere göre halkın yüzde 67’sinin desteklediği yasaya göre Fransız devleti 43 yaş altı tüm kadınların doğurganlık tedavisi masraflarını karşılayacak. Macron’un 4 yıllık iktidarında gerçekleştirdiği bu tek geniş çaplı sosyal reformla Fransa, 27 üyeli AB’de doğurganlık tedavisi hizmetinin lezbiyenler ve bekarlar dahil tüm kadınlara sağlandığı 11. ülke oldu.
Katolik Kilisesi’nin yasanın protesto edilmesi çağrıları yankı bulmazken, sağcı siyasiler babasız çocukların yetişeceği gerekçesini ve lezbiyenlerle bekarların masraflarını devletin karşılamasına itirazlarını dile getirdi. Senato’da çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçiler Partisi (LR) ve aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi (RN) uzun süre karşı çıktıktan sonra yüzlerce değişiklik eşliğinde kabul etmek zorunda kaldığı yasa, Macron’un partisi Cumhuriyet Yürüyüşü Hareketi’nin (LREM) çoğunlukta olduğu meclisteki nihai oylamada 115’e karşı 326 vekilin oyunu aldı.
Böylece lezbiyen ve bekar kadınlar, doğurganlık tedavisi görmek için diğer AB ülkelerine gitme eziyetinden kurtuldu. Fransa’daki Inter-LGBT derneği sonuçtan memnuniyetini açıklarken, Eşcinsel Aileler derneği çok büyük talep nedeniyle sperm bankalarında arz sıkıntısı yaşanabileceği uyarısını yaptı.
Mevcut Fransız yasalarına göre devlet doğurganlık tedavisini sadece karşı cinsten çiftlere ve kısırlığın veya bir hastalığın ya da tıbbi durumun çocuğa yahut herhangi bir ebeveyne bulaşma riskinin bulunduğu durumlarda sağlıyor.
Bunu değiştiren yeni biyoetik yasasının ana hatları şöyle:
* Suni döllenme ve tüp bebek (IVF) gibi doğurganlık tedavilerini erişimi 43 yaş altı tüm kadınlara sunuyor.
* Sperm bağışıyla döllenen çocukların yetişkinliklerinde bağışçının kimliğini öğrenmesine izin vererek bugüne dek sperm bağışçılarına sunulan anonim kimlik garantisini de kaldırıyor.
* Bugüne dek radyasyon veya kemoterapi gibi doğurganlıklarını etkileyebilecek koşullar nedeniyle tedavi gören kadınlar için geçerli olan yumurtalarını dondurma prosedürünü 30’lu yaşlardaki tüm kadınlar için sağlıyor.
* Ancak Fransa’da hala geniş çapta reddedilen bir uygulama olan taşıyıcı anneliği yasallaştırmaktan geri duruyor.