İçişleri Bakanı Darmanin, beyannameyi imzalamayanlara müzakere değil sıkı denetimle gideceklerini açıkladı. Hükümet Sözcüsü Attal da “Fransa’da faaliyette bulunmamaları ve var olmamaları gerekiyor” dedi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, son dönemde Ankara’yı Fransız seçimlerine müdahaleyle suçlamasının ardından, Türkiye bağlantılı İslamcı örgütlere karşı tavrını daha da sertleştiriyor. Hükümetin cumhuriyetçi-laik değerlere bağlılık beyannamesi niteliğindeki İslami İlkeler Tüzüğü’ne talep ettiği imzaların Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Türk Müslüman Dernekleri Koordinasyon Komitesi (CCMTF) ve Fransa İslam Toplumu Milli Görüş (CIMG) ve Tebliğ cemaatiyle bağlantılı İnanç ve Uygulama Hareketi’nden gelmemesi nedeniyle çıkan kriz büyüyor.
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, imzalamayı reddeden örgütlerle son bir görüşme planını rafa kaldırdı. Darmanin, müzakere edecek bir şey olmadığını, imzalamayan örgütlere denetimleri sıkılaştıracaklarını açıkladı. Hükümet Sözcüsü Gabriel Attal da Türkiye bağlantılı bu örgütler için ‘Fransız değerlerini reddettikleri için Fransa’da yerlerinin olmadığını’ söyledi.
Fransa hükümeti, medyası ve kamuoyunda CCMTF ve CIMG gibi İslamcı Türk derneklerinin doğrudan Ankara’dan ve AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan talimat aldıkları görüşü hakimken, BFM TV’ye konuşan Fransız Hükümeti Sözcüsü Attal, Miili Görüş’e atıfla “Fransa Cumhuriyeti’nin değerlerine, kadın-erkek eşitliğine, insan onuruna karşı hareket eden bir dernek olarak değerlendiriyorum” dedi.
“Cumhuriyet’te faaliyette bulunmaması ve varolmaması gerektiği aşikar” vurgusu yapan Attal, bu sözleriyle örgütün yasaklanacağını ilan etmediğini sözlerine ekledi.
İçişleri Bakanı Darmanin de Le Point dergisinde yayımlanan mülakatta ‘Fransız devletinin tüzüğü imzalamayan gruplarla müzakere edecek hiçbir şeyinin olmadığını’ söyledi.
Bu grupların faaliyetlerine yönelik denetimlerin artırılacağını duyuran Darmanin “Belli bazı derneklerin imzalamak istememesi, yabancı ülke müdahalesinin ve topraklarımızda faaliyet gösteren aşırılıkçı hareketlerin gölge tiyatrosu üzerindeki perdeyi kaldırdı” dedi.
10 maddeli tüzük, imzacılarından, siyasal İslam propagandasının yapılmamasını, yabancı hükümetler lehine milliyetçilik söyleminin yaygınlaştırılmamasını talep ediyor ve cami faaliyetleriyle dini hizmetlerin bir başka ülke tarafından finanse edilmesini yasaklıyor.