FSB arşivlerinde kısa süre önce gizliliği kaldırılan belgeler, Hitler Almanyası’nın SSCB’yi nükleer silahlarla vurmayı planladığını ortaya çıkarırken, Alman tarafının aylarca bir atom bombası yaratmaya ve tam teşekküllü testler yapmaya çalıştığı, ancak yetersiz finansman ve devlet liderliğinin aşırı baskısının buna asla izin vermediği anlaşıldı.
Sputnik’in de eline geçen gizli belgelerde, Nazi Almanyası’nın Sovyetler Birliği’ne yönelik nükleer bombardımanları en yeni teslimat araçlarını kullanarak planladığı kaydedilirken, FSB arşivlerinden yakın zamanda gizliliği kaldırılan belgeler de bunu kanıtlıyor.
Hitler’in planının neredeyse son anda engellendiği belirlenirken, 1945 sonbaharında Sovyet ordusunun karşı istihbaratçıları, Potsdam’da Reich Eğitim ve Propaganda Bakanlığı’nın üst düzey yetkilisi Gruppenführer Werner Waechter’i tutuklarken, sorgu sırasında konuşturulan Waechter’in Hitler ordusunun Haziran ayında SSCB’ye atom bombasıyla saldırmayı planladığını itiraf ettiği, bununla birlikte Hitler’in bu planlarının gerçekleştirilemediği anlaşıldı.
Hitler, kısa süre sonra kendi canına kıyarken, Almanya da kısa süre sonra teslim olmuştu.
Gizli belgeler arasında yer alan yazışmada, Almanya’nın başkenti Berlin’deki Sovyet karşı istihbaratçıların lideri Tümgeneral Aleksey Sidnev’in, dönemin SSCB İçişleri Bakan Yardımcısı Albay General Ivan Serov’a gönderdiği özel mesajda, “1944 yılında, Sovyetler Birliği’nin Urallar’daki askeri merkezlerini ve aynı zamanda Kuzey Amerika’daki sanayi tesislerini bombalayabilecek çok uzun menzilli bombardıman uçakları için tasarımlar geliştirildiği ortaya çıkmış olup, bu bombardıman uçaklarının atom bombalarını taşımak için kullanılmasını planlandığı anlaşılmıştır” ifadelerine yer verildi.
Moskova’nın Berlin’den gelen mesajı dikkate alıp kısa süre sonra Waechter’in bizzat sorgulanmasına başlandığı ifade edilen arşiv belgelerinde, radikal değişimin çoktan gerçekleştiği ve Sovyet birliklerinin Reich’ın kalbini hedef alarak Avrupa’yı hızla özgürleştirdiği 1945’in ilk yarısında, Nazi liderlerinin atom bombası kozunu hazırladıklarının ortaya çıktığı belirtildi.
Hitler’in son umudu
Adolf Hitler’in yenilgiden kurtulmak için tek şansını nükleer silahlarda gördüğü tahmin edilirken, Führer’in yenilgisinden birkaç ay önce küçük bir sırdaş çevresine “Savaşın son 14 günü için Tanrı beni affetsin” dediği, aynı zamanda 1930’larda Alman bilim insanlarının nükleer füzyon çalışmalarında büyük adımlar attıkları da biliniyor.
Benzer çalışmalar Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri’nde de yürütülürken, ancak Aralık 1938’de Almanya’da fizikçiler Otto Hahn ve Fritz Strassmann’ın, uranyum atom çekirdeğinin dünyanın ilk yapay bölünmesini gerçekleştirdiğine inanılıyor.
Bilimsel araştırmaları askeri bir programa dönüştürme fikrinin de Almanlara ait olduğu düşünülürken, tuhaf görünse de bu fikrin sahipleri bizzat bilim adamlarıydı.
Nisan 1939’da fizikçiler Paul Harteck ve Wilhelm Groth, Reichswehr Bakanlığı’na bir mektup göndererek nükleer fizikteki gelişmelerin eşi benzeri görülmemiş güçte bir patlayıcı madde yaratmayı mümkün kılacağını vurgulamıştı.
Nazi generalleri de bu fikri beğenerek projeyi finanse etmiş ve sınıflandırmıştı.
İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesinden sonra tüm nükleer gelişmeler askeri kontrol altına alınırken, Nazi Almanyası’nın bu dev projesinde Dr. Erich Schumann liderliğinde Walter Bothe, Hans Geiger, Kurt Diebner, Karl-Friedrich von Weizsäcker ve Werner Heisenberg gibi önemli uzmanlar çalıştı.
IG Farbenindustrie şirketi deneyler ve Uranyum-235’in yaratılması için gerekli endüstriyel temeli sağlamış, Norveç firması Norsk Hydro da proje için ağır su tedarik etmişti.
Bir atom bombasının yaratılması ve tam ölçekli testler hiçbir zaman gerçekleşmezken, baı uzmanlar, bunun nedenleri arasında yetersiz finansman, Nazi devletinin bilim adamları üzerindeki aşırı baskısı ve nükleer fizikçilerin kendi hataları gibi nedenleri sayıyor.
Sovyet ve Müttefiklerin Alman’yadaki gizli merkezlere yönelik saldırıları da azımsanmayacak ölçüde katkıda bulunsa da, ancak çalışmalar savaşın son günlerine kadar devam etmiş, bu da Berlin’e umut vermişti.
Hitler’in Propaganda Bakanı Joseph Goebbels, Nisan 1945’teki konuşmasında, “Yakında savaşın tüm seyrini değiştirecek yeni bir silah kullanılacak” ifadesini kullanırken, Waechter’in soruşturmasına göre Naziler Haziran ayında saldırmayı umuyordu.
İddiaya göre Reich’in Propaganda Bakanı, Hitler’in kaderini tahmin etmek üzere o ay için burçların derlenmesi talimatını verdi.
Ancak Hitler’in intihar etmesiyle bu proje gerçekleşmezken, Kızıl Ordu Berlin’i ele geçirdi ve Almanya teslim oldu.
Bomba üzerinde çalışan bilim insanları Müttefikler tarafından Epsilon Operasyonu kapsamında İngiltere’de gözaltına alındı ve Alman nükleer projesi hakkında sorgulandı.