Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, camiada birlik ve beraberliği sağlayarak hayata geçirecekleri projelerle kulübün finansal bağımsızlığını sağlamak istediklerini söyledi.
Dursun Özbek, Nef Stadı’nda gerçekleştirilen Anadolu Ajansı (AA) Spor Masası’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
#Canlı: Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, Anadolu Ajansı Spor Masası’nın konuğu oluyor https://t.co/VtjqSrb9E7
— AA SPOR (@aa_spor) December 20, 2022
İkinci başkanlık döneminde yaklaşık 6 ayı geride bırakan Özbek, seçim sürecinde birlik ve beraberlik ile sevgi ikliminin oluşturulması vaadinde bulunduklarını hatırlattı.
Kulübün geleceğiyle ilgili önemli projeler geliştirdiklerini aktaran başkan Özbek, bu projelerin katkı sağlaması için camiada birlik ve beraberliğin olması gerektiğini savundu.
Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, seçim öncesinde camiada sevgi ikliminin olmadığını gördüklerini belirterek, “Son yıllarda Galatasaray’da böyle bir iklimin olmadığını, dargınlıklar, küskünlüklerin camianın içinde olduğunu gördük. Bu iklimi yeniden yaratmanın zor olmadığını gördük. Galatasaray’ın finans bağımsızlığını getirecek projeleri hayata geçirmek için birlik ve beraberlik ortamına ihtiyaç var. Bu projelerin büyüklüğü, önemi ne olursa olsun sevgi ve barışı kulüp içinde oluşturamazsak bir yere gelmemiz mümkün değil. Sadece projeleri yapmak, sonuçlandırmak için geldik ama Galatasaray’ın bir spor kulübü olduğunun farkındayız. Futbolda iyi bir takım kurduk ve çok güzel bir yerdeyiz. Diğer branşlarda da başa güreşen, taraftarıyla en yükseklere çıkmayı hedefleyen bir spor kulübü olduğumuzun farkındayız. Hayata geçirmeye çalıştığımız projelerin önemi, sürdürülebilir bir sportif başarıyı beraberinde getirmesinden geçiyor. Sürdürülebilir bir sportif başarı isteniyorsa mali bağımsızlığı da yakalamak zorundasınız. Ben ve arkadaşlarım özveriyle elimizden gelenin en iyisini yapmak için çalışıyoruz.” diye konuştu.
Camianın geçmişinin 1500’lü yıllara dayandığını anlatan Özbek, “Galatasaray’ın 500 seneden beri gelen değerleri var. Bu değerlerin içinde birlik ve beraberlik de var. Herkesin birbirini sevdiği bir ortam oluşturmak için çalışıyoruz. Bu konuda da camiadan büyük destek alıyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Mecidiyeköy projesinin gördüğü ilgi bizi ve herkesi şaşırttı”
Dursun Özbek, bir bölümünü sattıkları Mecidiyeköy projesinin büyük ilgi gördüğünü söyledi.
Mecidiyeköy’deki rezidans projesine gösterilen ilgilinin herkesi şaşırttığını aktaran Özbek, “Mecidiyeköy’deki binanın rezidansa çevrilmesi ve satılması için genel kuruldan yetki almıştık. Bu yetki çerçevesinde projelerimizi yaparak satış lansmanına çıktık. Projenin gördüğü ilgi bizi ve herkesi şaşırttı. Galatasaray’ın marka değerinin bunda çok büyük etkisi var. Özellikle gayrimenkul piyasasının yüzde 34 gibi bir küçülmede olduğunu düşünürsek bir saat gibi bir zamanda 134 gayrimenkulün satılması çok önemliydi.” şeklinde görüş belirtti.
Dursun Özbek, Mecidiyeköy inşaatın ilk başkanlık döneminde başladığını hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
“O dönemde buranın kaba inşaatını yaptık, cephesini kapattık ve inşaatın devamını sağlamak üzere bazı görüşler ortaya koyduk. Ondan sonraki dönemde proje başladığı yerde kaldı ve devam etmedi. Bu projeyi günün koşullarına göre revize ederek gündeme getirdik. Genel kurula Galatasaray’ın finansal yapısına destek vermesi için satılması gerektiğini anlattık ve yetki aldık. İnşaat bitmiş durumda değil. İçeride yapılması gereken bir imalat var. Bu konuda Galatasaray ve bugünkü yönetimimizi şanslı addediyorum. Nef İnşaat’ın sahibi Erden Timur’un deneyimi, bilgileri, ekibi, yapabileceği şeyler Galatasaray’a büyük destek veriyor. Finansman kolaylığı Erden Timur tarafından sağlanıyor. Finansman açısından büyük katkı veriyor. Mecidiyeköy’de yaklaşık 150 milyon liralık harcama yapmamız lazım. Bunun büyük kısmını Erden Bey üstleniyor. Kulüp ve yönetim kurulu olarak desteğimiz sponsorluklar çerçevesinde. Klima, seramik, beyaz eşya gibi malzemeleri sponsorlukla elde edeceğiz. Gerisini de Erden Timur kulübe yardımcı olacak, destekleyecek, bağışlayacak.”
Mecidiyeköy’deki binanın ilk etapta yüzde 70’ini satışa çıkardıklarını aktaran Özbek, “Büyük bir talep vardı. Satışı iki kademede yapmayı planladık. Bir kısmını da elde tutup daha iyi fiyatla satma şansını kaybetmeyelim diye düşündük. Yüzde 70’i 134 parça gayrimenkulden ibaretti ve yaklaşık 1 saatte satıldı. Gelirle ilgili hesaplamalar yapılıyor. Özellikle yabancılara satılacak kısımları satmadık. Yüzde 70’lik kısmından 1 milyar liranın üzerinde gelir bekliyoruz. Düşündüğümüz rakamları aldık. Hatta biraz daha üzerinde oldu. Ayrıca dairelerin yüzde 30’u ve hiç satışa çıkarmadığımız ticari alanlarımız var.” diye konuştu.
Erden Timur’a övgü
Sarı-kırmızılı kulübün başkanı, kulübe birçok konuda destek olan Sportif AŞ Başkan Vekili Erden Timur’a teşekkür etti.
Erden Timur’u ilk olarak kendisinin kulübe sponsor yaptığını aktaran Dursun Özbek, “Erden Bey’i ilk olarak hain 15 Temmuz kalkışmasından sonra kulübe sponsor yaptım. O gün piyasalar sinmiş ve korkmuştu. Kendisi bizim forma sponsorumuz oldu. Ondan sonraki dönemde de elini hiç çekmedi. Merhum Mustafa Cengiz başkan döneminde de hep vardı. Ona da büyük bir teşekkür gönderiyorum. Bu kadar güçlü ortaklarınız olduğu zaman hiçbir projeden çekinmezsiniz. Her şey Galatasaray’ın menfaatleri doğrultusunda planlanıyor. Galatasaray’ın mali bağımsızlığını yakalamak için bu projeleri yapmak zorundayız.” değerlendirmesinde bulundu.
Mecidiyeköy projesine ciddi maddi katkı sağlayacak Erden Timur’un Kemerburgaz’a da para vereceğini belirten başkan Özbek, “Mecidiyeköy projesinden elde edilecek gelir diğer projeler için motor görevi görecek. Kemerburgaz’da inşaata başladık. Çok yakında da temel atma törenini yapacağız. Oradaki projemizde öngörülen harcanacak para yaklaşık 150 milyon lira. Mecidiyeköy’de yaptığımız gibi bir ihale gerçekleştirdik. Bir firma çalışıyor. Ayrıca proje kontrol firmasının dışında Erden Timur ve Nef İnşaat da orada. Mecidiyeköy’de sağladığı kolaylıkların aynısını, yine 150 milyon lira mertebesinde Kemerburgaz’a da sağlayacak. Nef İnşaat, Türkiye’de en önde gelen gayrimenkul firmalarından bir tanesi. Yaklaşık 23 milyar lirayı bulan bir aktif büyüklüğü var. Bu projeler Erden Bey ve Nef için çok büyük değil. Çok iyi bir Galatasaraylı olması da bu projelere verdiği destekten görülüyor.” diye konuştu.
Kemerburgaz projesi
Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, Florya Metin Oktay Tesisleri’nin Kemerburgaz’a taşınmasının birçok anlamda zorunlu olduğunu söyledi.
Kemerburgaz’da yakında temel atma töreni düzenleyeceklerini dile getiren Özbek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bundan sonraki projemiz Kemerburgaz. Yakında temel atma törenini yapacağız. Kemerburgaz’a Florya’daki Metin Oktay Tesisleri’ni taşımak için harekete geçiyoruz. Bunu yapmamız için iki husus var. Birinci ve en önemli husus, artık Florya’daki tesisler bugünün koşullarında Galatasaray Kulübüne hizmet verecek seviyede değil. Fiziki anlamda yetersiz. Futbol hem ekonomik boyutu hem de şeklen farklı bir düzeye geldi. Altyapımız var. Gençlerimize çok önem veriyoruz. Onların yetişmesi, kulübe ve Türk sporuna destek vermesi için çabamız var. Onların eğitileceği alanlar da günümüz koşullarına uygun olmalı. Florya’daki sıkışmışlık, güncel olamama sorununu Kemerburgaz’da çözmeye karar verdik.”
İkinci husus olarak Florya’nın önemli bir merkez haline gelerek değerlendirileceğini anlatan Özbek, şunları kaydetti:
“Florya’daki arsanın ekonomik değeri de yükseldi. Florya’yı da geliştirmek suretiyle Galatasaray’ın önümüzdeki yılları için ekonomik rahatlığı sağlamak istedik. Oradaki arsa yaklaşık 80 dönüm. Bunun 20 dönümü Galatasaray’ın tapulu malı, 20 dönümü Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından sadece spor yapmak üzere kiralanmış bir yer, 40 dönümü de Emlak Konut’a ait. Emlak Konut’tan 40 dönümü alma teklifini götürdük. Bu teklifimize sıcak baktılar. Onun da alınmasıyla Galatasaray 60 dönüm üzerinde bir geliştirme yapacak. Bazen Galatasaray’ın gayrimenkullerinin satıldığı söyleniyor. Bunu reddediyoruz. Böyle bir tavrımız yok. Yaptığımız iş, Galatasaray’ın gayrimenkullerini geliştirmek suretiyle çok daha büyük katkı getirmesini, finansal bağımsızlığı sağlamak. Yoksa Galatasaray’ın gayrimenkullerinin hepsini bugünkü şekliyle satsanız Türkiye Bankalar Birliğine olan borcu ödemeye yetmiyor. Ancak bunu geliştirdiğimiz zaman, Galatasaray masraflar çıktıktan sonra yaklaşık 10 milyar liralık bir fona kavuşacak.”
Dursun Özbek, farklı branşları bir çatı altında toplamak için salon projesinin olması gerektiğini savunarak, “Şu anda gündemimizde ve kısa süre içinde açıklayacağız. Galatasaray, 17 amatör branşta hizmet veren bir spor kulübü. Misyonumuz içinde amatör sporlar önemli bir yer tutuyor. Her branşı farklı bir yerde yapıyoruz. Bu dağılmışlığın önüne geçmek için salon yapacağız. Bu proje, yüzmeyi, salon sporlarını, voleybol ve basketbolu tek bir merkezde toplayacak. Çok yakında açıklayacağız. Bu, Galatasaray’ın sürpriz projelerinden bir tanesi. Nerede ve nasıl yapacağımız konusunda bir şey söylemiyorum ama nerede ve nasıl yapılacağı belli. Bu proje, Galatasaray’ın önümüzdeki 25 yılını kurtaracak bir proje.” ifadelerini kullandı.
Dursun Özbek, Galatasaray Adası, Mediciyeköy, Kemerburgaz, spor salonu, Büyükçekmece ve Riva projeleriyle sarı-kırmızılı kulübün geleceğini inşa ettiklerini belirtti.
“Galatasaray günde yaklaşık 1 milyon lira faiz ödüyor”
Dursun Özbek, Türkiye Bankalar Birliği ile yaptıkları yapılandırmayla günlük 1 milyon lira faiz ödediklerini söyledi.
Kulüp olarak sorumlulukları olduğunu dile getiren Özbek, “Biz, Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşuysak büyük görevlerimiz var. Sporu ve sporcuyu destekleyeceğiz, Türk çocuklarına imkan yaratacağız. Bunun için tesisleşme şart. Sivil toplum kuruluşu olmamızın getirdiği yükümlülükler var. Sporu sevdirirken ülke içinde birlik ve beraberliği de gündeme getirmemiz gerek. Biz, Galatasaray Kulübü olarak bu görevimizin bilincindeyiz. Bunun için Türk gençliğine hizmet etmekten hiçbir zaman yorulmuyoruz.” diye konuştu.
Kulübün Bankalar Birliğine ana para olarak 2,2 milyar lira borcu olduğunu aktaran Özbek, “Bu borca Galatasaray günde yaklaşık 1 milyon lira faiz ödüyor. Bunu devam ettiremezsiniz. Finansal boyutu itibarıyla Bankalar Birliği anlaşmasından çıkmak istiyoruz. Bunu her yerde söylüyorum. Sayın Cumhurbaşkanı’mız projelerimize büyük destek veriyor. Ben kendisine ‘Para pul istemiyorum, projelerime destek istiyorum.’ dedim. Bu projelerle Galatasaray’ın bugününü değil geleceğini de kurtaracağım. Özellikle Murat Kurum bakanımıza da teşekkür ediyorum. Bu projeleri anlatırken kendilerinden destek istedik. Bu desteğe bağlı olarak da projelerimizin devamını sağlıyoruz. Onların desteği çok önemli.” ifadelerini kullandı.
Sarı-kırmızılı camia için çok önemli bir sene yaşandığını ve şampiyonluğu akamete uğratmamak adına ellerinden geleni yapacaklarını vurgulayan Özbek, “Devre arası transfer dönemine girerken teknik heyetin bize rapor sunmasını bekliyoruz. Galatasaray, bu sene şampiyonluk yolunda çok iddialı. Bunun akamete uğramaması için eksiklerimiz varsa tabii transferlerini yapacağız. Elbette Galatasaray’ın finansal boyutta geldiği noktayı ihmal etmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Sezon başı yapılan önemli transferleri, “Yönetim kesenin ağzını açtı” şeklinde yorumlandığını ve bunun doğru olmadığını anlatan Özbek, şöyle devam etti:
“Dünya yıldızları geldi, hakikaten yapılan transferler Avrupa’da piyasası olan futbolcular. Geçmişte 1-2’sinin gelmesi bile büyük olaydı. Bugün 6-7’sini transfer ettik ama ben asıl başarıyı şurada görüyorum, bütçenin de sabit tutulması büyük başarı. Geçen sene takım hangi bütçeyle oynamışsa bu sene de onunla oynuyor. Ona çok dikkat ettik. 26 oyuncu gitti, 13 oyuncu geldi. Takımın oyun tarzı ve başarısı ortada. Elbette şunu hep düşünmemiz lazım, sakatlık ve cezalar oluyor. Şampiyonluğa giden yolda 1 maç dahi çok önem kazanıyor. Kadro eksikliği hissetmememiz lazım. Okan hoca ve ekibinin bize vereceği rapor çok önemli.”
“Ronaldo’ya hayır demek mümkün değil”
Dursun Özbek, transferde adı Galatasaray ile anılan dünyaca ünlü yıldız futbolcu Cristiano Ronaldo’ya kimsenin hayır diyemeyeceğini ifade etti.
Ekonomik açıdan bu transferi mümkün görmediğinin altını çizen Özbek, şunları aktardı:
“Ronaldo’ya hayır demek mümkün değil. Ronaldo’yu hangi hoca veya hangi yönetim kadrosuna almak istemez. Sadece futboluyla değil, uluslararası ünü ve kulübe sağlayacağı getirilerle ‘Ronaldo’yu istemiyorum’ diyemezsiniz ama şöyle bir yönü var, elbette isteriz ama futbol ekonomisinin getirdiği koşullar çerçevesinde Ronaldo’nun Galatasaray’da oynayacak mali yapıya sahip miyiz değil miyiz ona bakmak lazım. Bu yakıştırma nereden geliyor. Şimdi Ronaldo en önemli 1-2 futbolcudan birisi. Millet bunu Galatasaray’a yakıştırıyor. Çünkü Galatasaray da dünya markası. Türkiye’de en önemli futbol markası Galatasaray olduğu için Ronaldo ve Galatasaray isimlerinin beraber anılması son derece olası ama koşullarımızın onun beklentisini karşılayacak nitelikte olacağını düşünmüyorum.”
“Bıraktığımız yerden daha iyi olacağız”
Dursun Özbek, ligde Dünya Kupası arasından önceki performanslarını artırarak sürdüreceklerine inandığını belirtti.
Takımın geç kurulduğunu ve hazırlık sürecinin uzun sürdüğünü dile getiren Özbek, “Bu 45 gün arada takımın yaptığı kamp, oradaki görüntüler, çalışmalar, arkadaşlık ve özellikle Okan hocanın oluşturduğu sevgi, arkadaşlık durumu takımı çok etkiledi. Antalya kampına gittim, keyifli kamp dönemi geçirdik. Bunun performansı biraz daha ileri taşıyacağını düşünüyorum. Herkes ‘en üste çıktık oradan geri gelir miyiz?’ diyor ama öyle bir şey yok. Performansımız, bıraktığımız yerin biraz üstünde olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Kadrolarında birçok oyuncuya tekliflerin olduğunu ve kimseyi satmayı planlamadıklarını anlatan Özbek, şunları kaydetti:
“Birçok oyuncumuza teklif var. Şu anda hiçbir oyuncuyu satma niyetimiz yok. İyi bir kadromuz var ve şampiyonluğa gidiyoruz. Cumhuriyet’in 100. yılındaki şampiyonluğu çok değerli görüyor ve bu dönemde şampiyon olmak istiyoruz. Sacha Boey ve Victor Nelsson’un yanında 3-4 oyuncuya daha teklif var. Güzel kadro var, teklifler normal. Kimseyi satmayı düşünmüyoruz. Bu kadroyla şampiyonluk yolunda devam edeceğiz. Eksiklerimiz varsa teknik heyet raporuyla değerlendirmeye alırız. Şampiyonluk yolunda arızaya uğramak istemiyoruz.”
Kiralık oyuncuları Mauro Icardi ve Milot Rashica’yı imkanlar çerçevesinde kadrolarında tutmak isteyeceklerinin altını çizen Özbek, şampiyonluk yarışına ilişkin, “Cumhuriyet’in 100. yılında rakipler de aynı amacı güdüyor. Lige verilen önem ve maçların keyfi daha da artıyor. Çok güzel bir yarış olacağını düşünüyorum. Bu yarışın centilmence sahada olması çok önemli. Kimsenin kafasında soru işareti kalmaması lazım. Herhangi bir sorunun olmaması lazım. Bundan sonraki dönemde ümidim adil, centilmence ligi bitiririz ve sonunda da inşallah Galatasaray şampiyon olur.” şeklinde görüş belirtti.
Özbek, yeni yılda deplasmanda oynayacakları Fenerbahçe derbisine yönetim kurulu üyeleriyle gideceklerini ve 3 puanla döneceklerini iddia etti.
Yabancı oyuncu kuralıyla ilgili görüşlerini aktaran Özbek, kulüplerin “En iyi futbolu nasıl oynarım”, “Taraftara en keyifli maçları nasıl izletirim” gibi bir amaç ve arayış edinmesi gerektiğini belirtti.
“Bu amaca giderken, ‘Şunu alamazsın’, ‘Şu sayı böyle, bu sayı böyle’ gibi sınırlamaların Türk futboluna hiçbir faydası yok. Türk futbolunda en başarılı dönemler bu kıstasların, sınırların olmadığı dönemlerdir.” diyen Özbek, birçok futbolcunun, sınırların bulunmadığı dönemde Avrupa’ya transfer olduğunu, performanslarını orada sergilemeye başladığını kaydetti.
Özbek, şöyle devam etti:
“Ne var yani biz Ali Sami Yen’de dünya yıldızlarını bol miktarda seyretsek, gençlerin harmanlanacağı bir şey yok mu yani? Onun için biz Galatasaray olarak yabancı sınırına karşıyız. Ama diğer Anadolu takımları açısından, bütçesi düşük takımlar açısından baktığınızda da şu gerçeklik ortaya çıkıyor; Anadolu takımlarının bütçeleri bizim bütçemizden daha az olabilir, o da bizimle yarışmak için bir takım kuracak. Bırakın dünya futbol havuzundan istediği kadar futbolcu alsın ki yarış son derece keyifli olsun. İkincisi; kısıtlama geldi, 3 Türk zorunluluğu var. Bir yandan, Türk futbolcularının değeri de çok yüksek seviyelere çıkıyor. Sıkıntıların başında bu da geliyor. Evet Türk futbolcusu bizim futbolcumuz. Eğer performansı iyiyse zaten oynar seve seve ama performansı…
Biz UEFA üyesi bir ülkeyiz. Dolayısıyla biz; Almanya, İspanya, İtalya, İngiltere ile yarışıyoruz. Bizim de seviyemizi oraya taşımak için yerliyse yerli, yabancıysa yabancı, başarıya odaklı oynamamız lazım. Sınırla, ‘Şunu yap, bunu yapma’, olmaz. En basit diyeyim; Yusuf Demir, Türk oğlu Türk bir futbolcu. Öyle şartlar getirmişiz ki Türk oğlu Türk futbolcu, Türk statüsünde oynayamıyor. Biraz insaflı olmamız lazım. Kuralları koyduğumuz gibi kaldırmasını bilmemiz lazım. Yusuf Demir’in Türk Milli Takımı’nda oynamasının kime ne zararı olabilir? Kural gelmiş, niye? Demir her türlü kimliği itibarıyla ülkesinin bütün haklarından istifade eder ama futbol oynayamaz. Niye?”
“Kulüplerin yüzde 90’ı sınırın kalkması için istekli”
Yabancı oyuncu sınırlamasının kalkmasıyla ilgili diğer kulüplerin yaklaşımının nasıl olduğu ve desteklerinin olup olmadığı sorusunu yanıtlayan Özbek, “Büyük çoğunluk destek veriyor. Yüzde 90’ı bu konuda istekli. Diğer takımlar için de aynısı. Bundan diğer takımlar sıkıntıyı çekmiyor manası çıkmaz ki. Özellikle düşük bütçeli takımların, yani Karagümrük, Kasımpaşa’ya bakın, getirdikleri yabancı futbolcuları burada oynatıp daha yüksek değerlere… Herkesin dünya futbolunun nimetlerinden, getirdiği imkanlardan istifade etmesi lazım. Manası yok kısıtlamanın.” diye konuştu.
Bu sezon tribünleri en çok dolduran taraftar grubunun Galatasaraylılar olduğunun hatırlatılarak, taraftara ve camiaya yönelik mesajlarının sorulması üzerine başkan Özbek, “Galatasaray taraftarı çok özel. Çünkü Galatasaray’ın geldiği seviyeye, elde ettiği başarılara bakarsanız taraftarın etkisi ön planda. Evet futbolcu sahada oynuyor ama 12. adam olarak onu tribünde destekleyen çok sadık taraftarı var.” ifadelerini kullandı.
“Başarı fonksiyonumuz taraftarla çok fazla”
Taraftarlarla UEFA Kupası, Süper Kupa aldıklarını ve en çok şampiyonluğa ulaşan takım olarak futbolu en üst seviyeye çıkardıklarını aktaran Özbek, sözlerini şöyle bitirdi:
“Nasıl oluyor bu? Seyir zevkini getiren de taraftar. 52 bin kişinin buraya dolduğu zaman oluşan ambiyansı biliyorsunuz. Bu kadar keyifli bir ortamı düşünün. 50 bin kişiyi bir araya getirebiliyorsak statlarda, Galatasaray’ı sevmenin çok büyük rolü olduğunu düşünüyorum. Yönetimlerin görevi de bu iklimin devamını sağlamak. Taraftarımız çok kıymetlidir. Hepsine selam gönderiyorum. Bugüne kadar hem yönetim hem takım olarak büyük destek verdiler. Hem programlar-projeler için, hem şampiyonluklar için sadece futbolda değil diğer amatör alanlarda da desteklerini esirgemediler. Onların destekleri çok önemli. Başarı fonksiyonumuz onlarla çok fazla. Hiç yılmadan desteklerinin artmasını istiyorum.”