Sarı-kırmızılı kulüpten yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Bildirgesi’ndeki “Bütün insanlar onur ve haklar bakımından özgür ve eşit doğarlar.” ifadelerine atıfta bulunuldu.
Galatasaray Kulübünün köklerinin yaklaşık 550 yıl öncesine dayandığının belirtildiği açıklamada, “Galatasaray Spor Kulübünü Türkiye’deki ve dünyadaki tüm spor kulüplerinden ayıran ve eşsiz kılan özelliklerinden bir tanesi, kökleri 1481 yılına dayanan Galatasaray Lisesi ve değerleridir. Bir eğitim yuvasından neşet etmiş olan kulübümüzün vazgeçilmez bu değerleri arasında ‘eşitlik’, ‘hürriyet’, ‘saygı’, ‘hoşgörü’ her zaman var olmuştur. Sahip olduğumuz bu değerleri daha da yaygın ve bilinir hale getirmeyi görev kabul ediyoruz. Bu amaçla, Türk spor camiasında yine bir ilke imza atmak ve tüm faaliyetlerimizde ve değer zincirlerimizde çeşitlilik ve kapsayıcılığı tüm kimlikler ve gruplar için tesis eden bir dönüşümü başlatıyoruz.” denildi.
İlk adım olarak “Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu” adımının atıldığının aktarıldığı açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
“Bu çalışmalarımızın ilk ve önemli bir adımı olarak ‘Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’ alt çalışma grubumuzu kuruyoruz. Komisyonda Lara Yılmaz, Ecem Tezel Aldanmaz, Başak Karaca ve Ebru Arslan görev alacaktır. Bu komisyon ve üreteceği projeler, çeşitlilik ve kapsayıcılık sağlamayı sadece bir insan kaynakları programı olarak görmeyip yukarıdan aşağıya Galatasaray değerlerinin tüm spor sektörüne yayılmasına öncülük edecektir. Bu değerlerimizin önemli bir parçası olarak topluma karşı tüm iletişim ve aksiyonlarımızda cinsiyet, din, dil, etnik kimlik ve bunun gibi tüm alanlara bağlı ayrım yapmaksızın tüm dezavantajlı gruplara fırsat eşitliği sunmaya devam edeceğiz. İnsanları kimlikleri ve kişisel özelliklerine göre değil, yetkinlikleri ve liyakatleri üzerinden değerlendirmek konusunda daha da tavizsiz ve kararlı davranacağız. Komisyonumuzun tamamlanmak üzere olan projeleri ile ilgili yakın zamanda sizlere duyuru yapmayı heyecanla bekliyoruz. Eşitliği hayatımızın her anında, özgürce yaşamak dileğiyle…”