Mısır’da tanıştığı Filistinli bir gençle evlenerek 57 yıl önce Gazze’ye gelin gelen Manisalı Hüsniye Sunay el-Borno, tüm acılara rağmen Gazze’yi terk etmeyi bir kez bile düşünmediğini söyledi.
Gazze Şeridi’nde evine konuk olan AA ekibine evlilik sürecini ve Gazze’deki yaşam öyküsünü anlatan Borno (74), henüz 19 yaşındayken Mısır’a gerçekleştirdiği bir ziyareti sırasında tanıştığı Filistinli tıp öğrencisi Fazıl El-Borno ile 1964’te evlenerek yerleştiği Gazze’de tüm savaşlara tanıklık ettiğini kaydetti.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne mayıs ayında düzenlediği saldırılarda evi yıkılan Borno, eviyle birlikte eşinden kalan tüm fotoğrafları da kaybettiğini, hatıra olarak geriye sadece evliliğinin ilk yıllarında eşiyle çekildiği ve oğlu Memduh’un telefonunda kaydı bulunan siyah beyaz bir fotoğrafın kaldığını ifade etti.
İlk karşılaşma ve tanışma
Makedonya göçmeni Manisalı Türk bir ailenin kızı olan Borno, eşi ile 1964 yılında Mısır’ın İskenderiye kentinde tanıştığını belirtti.
İskenderiye’de tıp fakültesinde okuyan eşi Fazıl’ın, aynı kentte ticaretle uğraşan amcasının komşusu olduğunu ifade eden Borno, “Fazıl bir gün beni gördü ve Müslüman olup olmadığımızı sordu. Ben de evet Müslümanım, Türkiye’den geldik dedim. Bunu üzerine benimle evlenme niyeti olduğunu söyledi.” şeklinde konuştu.
Borno, durumu babasına anlattığını belirterek, yaşanan gelişmeleri şöyle aktardı:
“Babam da ‘Amcanın dükkanına gelsin bir tanışalım’ dedi. Fazıl dükkana gitti ve ‘Burada okuyorum, kızınızı çok sevdim. Sizin Müslüman olduğunuzu öğrendim. Annem babam Gazze’de oturuyorlar’ dedi. Babam da Fazıl’a ‘Ailen gelsin tanışalım’ dedi.”
Borno, ilk tanışmanın ardından, eşinin ailesinin Gazze’den kendisini istemeye geldiğini aktardı.
İskenderiye’de nişan, Gazze’de düğün
Borno, İskenderiye’de nişanlandıklarını daha sonra Manisa’ya gittiklerini oradan da Gazze’ye geçerek düğünlerini yaptıklarını kaydetti.
Eşinin ailesinin de kendisini görünce çok beğendiğini aktaran Borno, Gazze’de evlendiklerini ve 57 yıldır Gazze’de yaşadığını anlattı.
Borno, “Gazze’de geçirdiğiniz 57 yıllık süre içerisinde en güzel günleriniz hangisiydi?” sorusuna, “22 yıl önce vefat eden eşimin hayatta olduğu günler, en güzel günlerimdi.” diye cevap verdi.
Zamanla Türkçeyi unutmaya başladığına işaret eden Borno, “Biraz unuttum. Çünkü hiç kimse (Türkçe) konuşmuyor bizimle. Ne zaman biraz konuşsam hemen aklıma geliyor. Ne zaman Türkiye’ye gidiyorum, konuşmaya çalışıyorum.” diye konuştu.
Gazze’de abluka altındaki yaşama tanıklık
Evlendikten sonra da Türkiye’ye gidip gelmeye başladıklarını belirten Borno, “Eskiden (İsrail’deki) Ben Gurion Havalimanından gidiyorduk. İki saate İzmir’deydik. O günler ne kadar kolaydı; şimdi ise (İsrail ablukasından dolayı) çok zor.” ifadesini kullandı.
Borno, “Gazze’de 6 savaş ve 2 intifada (halk ayaklanması) gördüm; bunlardan en ağırı hem kızımın evini ve hem de kendi evimi kaybettiğim Mayıs 2021’deki İsrail saldırılarıydı.” dedi.
Türk gelin Borno, memleketini en son 2014’teki İsrail saldırıları sırasında Türkiye’nin yardımıyla Gazze’den tahliyesiyle ziyaret etme imkânı bulduğunu aktardı.
Kızı Nermin’in geçen yıl yakalandığı kanser hastalığının tedavisi tedavi için Manisa’ya gittiğini kaydeden Borno, kızının, Manisa’da tedavi gördüğü hastanede ziyaretine gelmesini istediğini ancak tüm girişimlerine rağmen İsrail ablukasından dolayı Gazze’den ayrılarak kızını ziyaret edemediğini dile getirdi.
Borno, en son birkaç ay önce Mısır’ın Refah sınır kapısından Türkiye’ye gitmek üzere çıkış yapmayı denediğini ancak Mısırlı yetkililerin buna izin vermediğini aktararak, en son 7 yıl önce gidebildiğini Türkiye’de (Manisa) iki kız kardeşinin olduğunu kaydetti.
“En güzel anılarımı eşim hayattayken yaşadım”
Borno, en güzel günlerinin eşinin hayattayken yaşadığını ifade ederek, “Ne zaman benim kocam yaşıyordu, işte o zaman en güzel günleri yaşadım.” dedi.
Kocasın 22 yıl önce kaybettiğini belirten Borno, çocuklarının henüz çok küçük olduğu zamanlarda eşi Fazıl’ın İsrail makamlarınca tutuklandığını ifade etti.
Oğlu Memduh el-Borno ise babasının, Filistin direnişine destek verdiği gerekçesiyle 1969’da İsrail askerlerince gözaltına alındığını aktardı.
Memduh, o günleri “Babam 2 buçuk yıl cezaevinde kaldı. Babam cezaevinde hapisti, annemse kendini eve hapsetmişti. Annem, babam cezaevinde bulunduğu süre boyunca hiçbir yere çıkmadı, henüz çok gençti.” söyleriyle anlattı.
Zor zamanlarda eşinin ailesinin desteği
Borno, kocasının cezaevinde bulunduğu süre boyunca kayınpederinin ailesiyle yaşadığını belirterek, “Fazıl’ın annesi ve babası benimle ilgilendiler. Beraber yaşıyorduk. Aile evinde kalıyorduk.” dedi.
Kayınpederinin ailesinin kendisine sahip çıktığını belirten Borno, “Fazıl’ın babası çok iyi bir adamdı. Annesi de öyleydi. Kardeşleri, kayınpederim beni çok severdi. Ölüyorlardı benim için.” şeklinde konuştu.
“Kocam vatanımdır, burayı terk etmem”
Borno, kocası Fazıl’ın cezaevindeyken İsrail istihbaratına gittiğini belirterek aralarında geçen diyaloğu şöyle aktardı:
“İsrail istihbaratına gittim. Bana neden burada oturuyorsun diye sordular, ben de kocamı bekliyorum dedim. Yıl 1971’di. ‘Kocanı ve çocuklarını al ve git’ dediler. ‘Türkiye’ye gidin, size istediğiniz parayı verelim’ dediler. Ben de ‘çok şükür kocamın toprağı var, evi var ve paraya ihtiyacım yok, para istemiyorum, ben de onun gibi Filistinli oldum, Türkiye’ye de gitmiyorum’ dedim. Bana ‘seni cezaevine atmamızdan korkmuyor musun’ dediler, ben de ‘suçum varsa beni de cezaevine atın’ dedim.”
Borno, Türkiye’ye gitme teklifini reddettiğini vurgulayarak, “Oğlum ve kızım Filistinli. Evet, Türk pasaportları var ama benim eşim Filistinli dedim.” ifadesini kullandı.
Türkiye’ye gitme teklifini reddettiğinden dolayı pişman olup olmadığı sorusuna ise Borno, “Hayır pişman değilim. Tüm acılara rağmen Gazze’yi terk etmeyi bir kez bile düşünmedim. Kocam vatanımdır.” yanıtını verdi.
“Ablukadan önceki zamanlar çok güzeldi”
Borno, Gazze’de yaşadığı en zor günlerinin 2021’deki İsrail saldırısı dönemi olduğunu belirterek hem kendisinin hem de kızının evinin bu saldırıda yıkıldığını yineledi.
İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukadan önce hayatının daha iyi olduğunu, Kudüs’e, Batı Şeria’ya ve diğer Filistin bölgelerine rahatlıkla gidebildiğini vurgulayan Borno, “Ablukadan önceki zamanlar çok güzeldi. İnşallah yeniden tüm ülke Filistin’in olur.” dedi.
Borno, Filistin’de 57 yıl boyunca gelişen olayların tamamını bilfiil hissederek, tanık olarak yaşadığına dikkati çekerek, “Gazze’yi terk etmeyi hiç düşünmedim. Çocuklarım ve kocam için. Yabancı gelinlerin hepsi yanıma gelirdi. Ben de onlara çocuklarımı ve kocamı terk mi edeyim, ‘hayır’ derdim.” şeklinde konuştu.