Bıçakçılık mesleğini dedesi ve babasından sonra devralan 67 yaşındaki Baykal, geleneksel yöntemle budama testeresi üretiyor.
Diğer testerelere göre gittikçe incelen çeliği ve ahşaptan yapılan ergonomik tutamağıyla ayrılan testereyle en sıkışık alanlarda budama yapılarak ağacın meyve tutan dallarına daha fazla su ve besin aktarılmasını sağlanabiliyor.
Bir dönem Çin’den getirilen plastik saplı testerelere göre hem daha uzun ömürlü hem de daha az bakım isteyen el yapımı testereler, üreticinin maliyetini azaltmasına ve ürünün kalitesinin artmasına fayda sağlıyor.
Kalıp halinde aldığı çeliğe suyunu veren Baykal, dedesi ve babasının kullandığı makinelerde testerenin yanı sıra bıçak ve bıçkı da yapıyor.
“Fabrikasyon testereler 3 gün kesiyorsa zanaatkarın yaptığı 15 gün keser”
Hasan Baykal, AA muhabirine, bıçak ve zeytin ağacı budama testeresi üretimine 10 yaşında başladığını söyledi.
“Usta başka, çırak başka, fabrika başka, zanaatkarlık başka. Zanaatkar, aklını, fikrini, zekasını, el becerisini ve yüreğini de koyup bir ürün meydana getirir” diyen Baykal, kendi ürünlerinin, estetikliği ve kullanım kolaylığı sağlaması sayesinde seri üretim olanlardan ayrıldığını dile getirdi.
Baykal, zeytin ağaçlarının “sıçan kuyruğu” olarak bilinen testerelerle budandığını, marangozların kullandığı testerelerle bu işin yapılamayacağını kaydetti.
Marangozların testerelerinin dal aralarına girmediğini belirten Baykal, şöyle konuştu:
“Dipten uca incelen testereler dal aralarına girer, zeytinin ya da meyvenin iri olmasını, sağlıklı olmasını ve fazla dalın ağacın kuvvetini almayıp meyveye aktarmasını sağlar. Gemlik zeytini, tadı ve kalitesiyle ülkemizde bir numaradır, tabii bu kaliteye budama da yardımcı olur. Sadece budama ve ağacın sağlığı değil iklim en önemlisidir. Üretimde kullandığımız bazı yöntemler gelişti. Mesela dişleri eğe ile açıyorduk ama şimdi bunlar için makine kullanabiliyoruz. Freze makinesiyle de sap yapımında kolaylık sağlayabiliyoruz ama el emeği yönünden bu yöntemler zanaatkarın ustalığını karşılamıyor. O yüzden biz yine de bu işlemleri de elimizle yapmayı tercih ediyoruz.”
Baykal, el yapımı testerelerin fabrikasyon ürünlere göre daha uzun ömürlü olduğuna işaret ederek, “Fabrikasyon testereler 3 gün kesiyorsa zanaatkarın yaptığı 15 gün keser. Bu da köylü için bir kazanç. Her 5 günde bir bunun bilemesine para vermektense 15 günde bir veriliyor. Maliyetler azalıyor bu anlamda. Budama mevsimi yılda 4 ay ama biz öncesindeki 6-8 ay hazırlanıyoruz sezona.” ifadelerini kullandı.