İsrail ordusunun 11 aydan uzun süredir devam eden saldırılarında Gazze Şeridi’ndeki okulların büyük çoğunluğu yerle bir oldu. Saldırılar nedeniyle zorunlu göçe maruz kalan binlerce öğrenci de eğitimden mahrum kaldı.
Birleşmiş Milletler (BM) Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, 2 Eylül’de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze’deki çocukların eğitim hayatlarına devam edemediğini vurguladı.
“Gazze’de ağır travma geçiren, eğitimden mahrum ve yıkıntılar arasında yaşayan 600 bin çocuk var.” ifadelerini kullanan Lazzarini, bu çocukların yarısının daha önce UNRWA’nın okullarında eğitim gördüğünü hatırlattı.
Gazze’deki UNRWA’ya bağlı okulların yüzde 70’inden fazlasının yıkıldığını ya da hasar gördüğünü aktaran Lazzarini, okulların yüz binlerce yerinden edilmiş Filistinli aile için sığınak haline geldiğini kaydetti.
Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi verilerine göre, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana sürdürdüğü saldırılarda Gazze’de 123 okul ve üniversite tamamen, 335 okul ve üniversite ise kısmen yıkıldı.
Gazze’de eğitim alamayan çocuk sayısı 650 bini aşarken, İsrail saldırılarında 11 bin 500’den fazla okul çağındaki Filistinli çocuk hayatını kaybetti.
İsrail bombardımanı nedeniyle geçen yıl okula gidemeyen Gazze’deki öğrenciler için bu eğitim yılında gönüllü öğretmenler ve bölge sakinleri çözüm arayışına girdi.
Bu çabalar kapsamında Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinde kurulan çadır okulda 650 öğrenci eğitimle buluşturuldu.
Okula dönüştürülen çadırda gönüllü görev yapan öğretmenler, yüzlerce öğrenciyi Filistin müfredatı üzerinden eğitime kavuşturmayı ve çeşitli etkinliklerle savaşın etkisinden uzaklaştırmayı hedefliyor.
Gönüllü öğretmenlerin girişimleri
Filistinli gönüllü öğretmenlerden Neda el-Medhun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Biz gönüllü öğretmenler, sığınma merkezinin bir bölümünü okula dönüştürmek istedik. Böylece öğrencileri, Arapça ve İngilizce dil bilgilerinin yanı sıra matematik gibi temel derslerle buluşturmuş oluyoruz.” dedi.
Öğrencilerin geçen yıldan bu yana eğitimden mahrum kaldıklarını vurgulayan Medhun, öğrencilerin geçen yılki kayıplarının telafisini yapmayı ve onları yeni bir seviyeye taşımayı hedeflediklerini söyledi.
Bu koşullarda öğrencileri eğitime motive etmelerinin oldukça zor olduğuna dikkati çeken Medhun, yerin okul için uygun olmadığını, kaydını yaptıkları öğrencilerin farklı seviyelerde olduklarını ve eğitim için temel malzemeleri temin edemediklerini belirtti.
Filistinli gönüllü öğretmen Medhun, sözlerine şöyle devam etti:
“Çocuklara, geleceklerini inşa edecek temel dersleri öğretmeye çalışıyoruz. Ağır ve zorlu şartlara rağmen hem öğrenciler hem de aileleri eğitime olan sevgilerinden dolayı çadır okula yoğun ilgi gösterdi.”
“Eğitim benim de hakkım”
Çadır okulun öğrencilerinden Cemane, “Çok uzak mesafeden geliyorum çünkü eğitim benim de hakkım. İşgalci okulları yıktı, öğrenci ve öğretmenleri öldürdü, geçen yıl okula gitmemize engel oldu.” dedi.
Cemane, eğitimden mahrum bırakıldığını ve zulme uğradığını ifade ederek tüm çocuklar okula giderken kendilerinin savaşın gölgesinde yaşamaya çalıştıklarını anlattı.
“Okulumuz sadece bir çadır ve bir yazı tahtasıyla başladı”
Filistinli gönüllü öğretmen Mahmud Ebu Musa da çadır kamptaki okul girişiminden memnuniyet duyduklarını dile getirdi.
Çadırı okula dönüştürme fikrinin gönüllü öğretmenlerden geldiğini ve yerinden edilmiş ailelerin de bunu sahiplendiklerini kaydeden Ebu Musa, “Eğitimden uzaklaşmanın ikinci yılında olan ilkokul öğrencilerinin ciddi açıkları var. Bu nedenle derslerini baştan başlatmaya gayret ediyoruz.” diye konuştu.
Ebu Musa, “Okulumuz sadece bir çadır ve bir yazı tahtasıyla başladı. Taleplerin artmasıyla öğrencilerimizin sayısı 650’ye ulaştı. Tabii öğrenciler için yeterli alan bulmakta ciddi zorluk çekiyoruz.” dedi.