Başvurusu üzerine Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumundan (TİHEK), “görme engellilerin noter işlemleri sırasında iki tanık bulundurma zorunluluğu”nun “ayrımcılık yasağının ihlali” sayılmasına ilişkin karar alan görme engelli avukat, düzenlemenin iptali için Danıştaydan da karar bekliyor.
İzmir’de yaşayan bir çocuk annesi avukat Müjgan Bilgen Özen, AA muhabirine, halk arasında “tavuk karası” olarak bilinen rahatsızlık nedeniyle 25 yaşında görme yetisini tamamen yitirdiğini söyledi.
Eşinin de kendisi gibi görme engelli ve avukat olduğunu dile getiren Özen, 23 yılı geride bıraktığı mesleğini yaparken bir yandan da engellilerin haklarının geliştirilmesi ve ayrımcılığa uğramamaları için sivil toplum kuruluşlarında çalışmalar yaptığını ifade etti.
Özen, vekalet vermek için 2019’da gittiği noterde işleminin, Türkiye Noterler Birliğinin 21 Mart 2014 tarihli genelgesinde yer alan ve hala uygulamada olan “görme engellilerin noter işlemleri sırasında iki tanık bulundurma zorunluluğu” nedeniyle yapılmadığını aktararak, uygulamayı onur kırıcı bulduğu için konuyu TİHEK’e taşıdığını dile getirdi.
Uygulamayı “ayrımcılık yasağının ihlali” sayan TİHEK’in örnek bir karar aldığını vurgulayan Özen, “Bu karar engelliler için çok önemli olacak. Sadece noter işlemleriyle ilgili değil. Engelli bireylerin ayrımcılığa uğradığını kanıtlamak çok zor. Bu somut bir karar ve emsal niteliğinde. Bu emsal olacak. Aynı ayrımcılığı yaşayan tüm görme engelliler, TİHEK’e başvurduğunda her seferinde 40 bin lira gibi ceza çıkacak.” dedi.
İlgili genelgenin iptali için Danıştaya başvurduğunu anlatan Özen, “Bu davada da TİHEK’in kararı çok önemli bir delil niteliği taşıyor.” ifadelerini kullandı.
Müjgan Bilgen Özen, noterdeki uygulamanın görme engelliler için onur kırıcı olduğunu kaydederek, “Yaşamınızı onurunuzla kazanmışsınız, eğitilmişsiniz ve saygınlığınız var; size belki de ilkokul mezunu olmayan bir kişi okuma yazma biliyor diye tanıklık yapacak. Bütün eğitimleriniz, belki profesör olmanız, hukukçu olmanız hiçbir işe yaramıyor sırf görmemenizden dolayı… Çok onur kırıcı bir şey.” diye konuştu.
“Uygulamada ciddi sorunlarımız var”
Öğrencilik döneminden beri engelli hakları için mücadelede yer aldığını vurgulayan Özen, şunları söyledi:
“Engellilerin yaşamış olduğu en önemli iki sorun; ayrımcılık ve erişilebilirlik sorunu. Uygulama anlamında çok ciddi sorunlarımız var. Çünkü ‘Engelliler hep korunmaya, bakıma muhtaçtır’ algısı bin yıllardır insanların zihnine kazındığı için bu önyargılarla da mücadele etmemiz gerekiyor.”
TİHEK kararı
Avukat Müjgan Bilgen Özen’in yaptığı başvuru sonucu TİHEK tarafından alınan kararda, görme engellilere noterde tanık bulundurma zorunluluğu, “ayrımcılık yasağının ihlali” sayılmıştı.
Kararda muhataplar olan Türkiye Noterler Birliği ile ilgili noter hakkında 40 biner lira idari para cezasına hükmedilmiş ve şu ifadelere yer verilmişti:
“Önemli olan husus, engelli bireylerin ‘birer merhamet nesnesi’ değil kendi yaşamları üzerinde karar sahibi hak özneleri olduklarının anlaşılması gerektiğidir. Görme engellilerin Braille alfabesi dışında okuma imkanına sahip olmayan kişiler olarak değerlendirilmeleri, aynı zamanda kalıp yargı içermektedir. Noterlerde gerçekleştirecekleri düzenleme şeklindeki işlemlerde iki tanık huzurunda işlem yapılmasının zorunlu tutulması uygulamasının, görme engellilere yönelik farklı muamelenin nedeni olduğu açıktır. Uygulamanın, okuma yazma bilen, imza atabilen görme engellilere yönelik farklı muamelenin makul ve meşru bir nedene dayanmadığı, farklı muameleye tabi tutulan görme engelli bireye aşırı ve olağanın ötesinde bir külfet yüklediğinden eşitlik ilkesinin ve ayrımcılık yasağının ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.”