Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Mimaroğlu, rahim ağzı kanseri vakalarının dünya çapında kadın kanserleri içinde en yaygın dördüncü kanser türü olduğunu ve vakaların yüzde 84’ünün kaynakların sınırlı olduğu bölgelerde saptandığını aktardı.
ABD’de her yıl yaklaşık 13 bin 960 yeni invaziv rahim ağzı kanseri vakası ve 4 bin 310 kansere bağlı ölüm meydana geldiğini belirten Mimaroğlu, “Rahim ağzı kanseri, Türkiye’de ise 15 ila 44 yaş arası kadınlarda görülen ilk 5 kanserden biri. Her gün yaklaşık 7 kadın rahim ağzı kanseri tanısı alırken, 3 kadın bu kanserden hayatını kaybediyor.” ifadelerini kullandı.
‘Bu kanserlerin bir kısmından aşıyla korunulabilir’
Servikal kanserlerin yüzde 99,7’sinde HPV (insan papilloma virüsü) saptandığını aktaran Mimaroğlu, HPV’nin 200’den fazla tipi olduğunu bildirdi.
Mimaroğlu, “Rahim ağzı kanseri haricinde HPV virüsü; genital olan ve genital olmayan siğiller, orofarengeal kanserler (ağız-yutak kanserleri), anüs kanserleri ve çeşitli cilt hastalıklarına da sebep olur. Bu kanserlerin bir kısmından aşıyla korunulabilir. HPV aşıları birçok ülkede ulusal aşı programına alındı. Aşılamaya ne kadar erken başlanırsa koruyuculuğu o kadar artar. 9 yaşından itibaren aşı uygulanabilir. 15 yaşından önce uygulanan aşılarda iki doz yeterli olurken, 15 yaşından sonra 3 doz olarak uygulanır.” ifadelerini kullandı.
‘Aşı olsak bile rutin SMEAR testi (rahim ağzı kanseri taraması) yaptırmaya devam edilmeli’
Dr. Öğr. Üyesi Feride Mimaroğlu, Türkiye’de 4 değerlikli aşının bulunduğunu ve HPV Tip 16 ile 18’e ve genital siğil etkeni olan HPV Tip 6 ile 11’e karşı koruyuculuk sağlandığını aktardı.
Mimaroğlu, Ocak 2023 itibarıyla 9 değerlikli aşı getirildiğini belirterek, şunları kaydetti: