Yoon tarafından 3 Aralık akşamı ilan edilen ve yaklaşık 6 saatlik sıkıyönetim sürecinde ülke, milletvekilleriyle polis arasında arbedelere, protestolara, meclis ve bakanlar kurulu oylamasına ve Yoon’un azlinin talep edilmesine şahit oldu.
- Güney Kore’de sıkıyönetim: Neler oldu?
- Güney Kore’de birkaç saat süren sıkıyönetim, ülke tarihinden benzer durumları hatırlattı
- Güney Kore Devlet Başkanı Yoon hakkında “vatana ihanet” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı
- Güney Koreli uzmana göre, ülkesindeki sıkıyönetim ilanı “sivil darbe girişimi”
Güney Kore Ulusal Meclisinde Devlet Başkanı Yoon’un azline ilişkin önerge kabul edildi
Uzak Doğu ülkesinin son 11 gündür sivil toplum ve siyaset arenası, tutuklanan bakanlar, görevden alınan komutanlar, intihar teşebbüsleri, seyahat yasakları ve Yoon’un halktan özür dilemesi mesajıyla yoğun günler yaşıyor.
Devlet Başkanı Yoon’un azli için verilen ilk önerge 7 Aralık’taki meclis oturumunda yeterli çoğunluk barajına takılırken, 6 muhalefet liderinin hafta içi verdiği yeni önerge bugün oylamaya sunulmasının ardından 204 evet oyuyla meclisten geçti.
AA muhabiri, 3 Aralık’taki sıkıyönetim ilanının, son 11 gün boyunca Güney Kore siyaseti ve sivil toplumuna yönelik gelişme ve etkileri derledi.
Yoon’un sıkıyönetim girişimi
Devlet Başkanı Yoon, 3 Aralık’ta muhalefeti “devlet karşıtı faaliyetlere bulaşmakla” suçlayarak ülkede “sıkıyönetim” ilan edildiğini televizyonda açıkladı. Yoon, bununla “Kuzey Kore yanlısı güçleri ortadan kaldırmayı ve anayasal özgürlük düzenini korumayı” amaçladıklarını söyledi.
Kararın ardından Savunma Bakanlığı, ordudaki komutanlara toplantı talimatı verip teyakkuzda olunması çağrısı yaptı. Sıkıyönetimi uygulamakla görevlendirilen askerler, Ulusal Meclis’e girdi.
Hemen ardından Genelkurmay Başkanı General Park An-su, yayımladığı talimatnamede sıkıyönetim komutanı olarak atandığını bildirirken protesto yürüyüşleri de dahil tüm siyasi faaliyetlerin yasaklandığını duyurdu.
Muhalefet ve iktidarın tepkisi
Ülkede ana muhalefetteki Demokrat Parti (DP), sıkıyönetim ilanının ardından milletvekillerini Ulusal Meclis’e çağırdı. DP’nin lideri Lee Jae-myung, Devlet Başkanı Yoon’un sıkıyönetim ilanını “anayasaya aykırı ve halka karşı bir hareket” olarak niteledi.
Ulusal Meclis yerleşkesine giriş çıkışlar, koruma ve polis tarafından alınan sıkı önlemlerle kontrol altına alınırken, yerleşkenin etrafında da binlerce kişi, kararı protesto etmek için toplandı.
İktidardaki Halkın Gücü Partisinin (PPP) lideri Han Dong-hoon da sıkıyönetim kararının “yanlış” olduğunu belirterek itiraz etti.
Güney Kore’de meclis, sıkıyönetimin kaldırılmasını oylayarak kabul etti
Sıkıyönetime tepki gösteren halk ve milletvekilleri ile polis arasında, Ulusal Meclis binasının dışında arbede yaşandı.
Meclise girmeyi başaran 190 milletvekilinin oylaması sonucu, sıkıyönetimin kaldırılması kabul edildi. Böylece, sıkıyönetim, “hükümsüz” hale geldi.
Ulusal Meclis’teki oylamanın ardından sıkıyönetimi sonlandırma kararı aldığını açıklayan Yoon, askeri birliklerin de meclis yerleşkesinden çekildiğini ifade etti.
Kısa süren sıkıyönetim sabaha karşı kaldırıldı
Güney Kore’de sıkıyönetim ilanının ertesi günü yerel saatle 04.30’da sıkıyönetimin kaldırılmasına ilişkin önerge onaylandı ve uygulama resmen yürürlükten kaldırıldı.
Böylece Yoon’un ilan ettiği sıkıyönetim birkaç saat içinde önce meclisin oyuyla ardından bakanlar kurulunun onayıyla kaldırılmış oldu.
Muhalefet, Yoon’un azil sürecini başlattı
Muhalefetteki 6 lider, kaldırılan sıkıyönetimden bir gün sonra, Devlet Başkanı Yoon’un görevden alınması için harekete geçti.
Ulusal Meclis’e sunulan ilk azil önergesi, 7 Aralık’ta, PPP milletvekillerinin çoğunun oylamayı boykot etmesi nedeniyle yeterli sayıya ulaşamayıp kabul edilmedi. Yalnızca 3 PPP milletvekilinin önerge için oy kullandığı bildirildi.
Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı istifalarını sundu
Savunma Bakanı Kim Yong-hyun, sıkıyönetim ilanıyla halkı endişeye sürükledikleri ve kargaşaya yol açtıkları için vatandaşlardan özür diledi.
“Sıkıyönetime ilişkin görevlerini yerine getiren askerler, tüm talimatları bakandan aldı.” ifadesini kullanan Savunma Bakanı Kim, tüm sorumluluğu üstlendiğini belirtti.
Kim, istifa niyetini Yoon’a bildirdi. Yoon, sıkıyönetim ilan etmesini kendisine önerdiği iddia edilen Savunma Bakanı Kim’in istifasını 5 Aralık’ta kabul etti.
“Vatana ihanet” suçlamasıyla soruşturma
Muhalefetteki Kore’yi Yeniden İnşa Partisi ve 59 aktivistten oluşan grup, Yoon hakkında “vatana ihanet suçlamasıyla” iki ayrı şikayette bulundu.
Bunun üzerine polis, Devlet Başkanı Yoon hakkında “sıkıyönetim ilan ederek vatana ihanet ettiği” suçlamasıyla soruşturma başlattı.
Yoon: “Halkımızdan özür diliyorum”
Yoon, sıkıyönetim ilanının kaldırılmasının ardından ilk kez 7 Aralık’ta kamuoyunun karşısına çıktığı konuşmada, “Gerçekten üzgünüm ve bu beklenmedik durumdan endişe duyan halkımızdan özür diliyorum.” dedi.
Sıkıyönetim kararını, devlet başkanı olarak “çaresizlik duygusuyla” aldığını ifade eden Yoon, bu ani kararın halkta yol açtığı endişe ve rahatsızlığı gördüğünü, bir daha böyle bir girişimde bulunmayacağını söyledi.
Yoon’a seyahat yasağı
Diğer yandan Devlet Başkanı Yoon’a sıkıyönetim ilan etmesini önerdiği iddia edilen ve istifa eden eski Savunma Bakanı Kim Yong-hyun, 8 Aralık’ta gözaltına alındı.
Adalet Bakanlığı, 9 Aralık’ta hakkında “vatana ihanet” ve “görevi kötü kullanma” soruşturması yürütülen Yoon için seyahat yasağı çıkarıldığını duyurdu.
Savunma Bakanı’nın intihar girişimi
Sıkıyönetim ilanını Yoon’a önerdiği iddia edilen eski Savunma Bakanı Kim, mahkeme kararıyla sevk edildiği Seul’deki cezaevinde intihar girişiminde bulundu.
Hakkında “ayaklanma başlatılmasına yardım ettiği” suçlamasıyla tutuklama emri çıkarılan Kim’in, başarısız intihar girişimin ardından korumalı hücrede tutulduğu belirtildi.
Üst düzey polisler tutuklandı
Sıkıyönetim ilanına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan Emniyet Genel Müdürü Cho Ji-ho ve Seul Metropol Emniyet Müdürü Kim Bong-sik tutuklandı.
İki emniyet müdürü, sıkıyönetim ilanının ardından Ulusal Meclis’in polis kordonuna alınması talimatını vererek, karar için oylamaya katılacak milletvekillerinin meclise girmelerini engellemekle suçlanıyor.
Cho ve Kim’in, sıkıyönetim ilanından yaklaşık 3 saat önce Devlet Başkanı Yoon ve istifa eden Savunma Bakanı’nın gizli bir yerde buluştuğu ve sıkıyönetimin ilanına planlanma safhasından itibaren dahil olduğu iddia ediliyor.
Yoon’dan “idari eylem” çıkışı
Devlet Başkanı Yoon, 12 Aralık’taki açıklamasında, başarısız sıkıyönetim ilanının “idari eylem” olduğunu savunarak, azledilmesi ve yargılanması halinde buna karşı koyacağını bildirdi.
Yoon, sıkıyönetim ilanının “ayaklanma girişimi” olarak değerlendirilemeyeceğini ve soruşturma konusu yapılamayacağını ileri sürdü.
Komutanlar görevden alındı
Güney Kore Savunma Bakanlığı, sıkıyönetim ilanı sırasında “sıkıyönetim komutanı” olarak atanan Genelkurmay Başkanı Park An-su’nun görevden alındığını açıkladı.
Sıkıyönetim ilanı nedeniyle aralarında Başkent Savunma Komutanı, Özel Kuvvetler Komutanı, Savunma İstihbarat Komutanı ve Savunma İstihbarata Karşı Koyma Komutanı’nın olduğu üst düzey askerler görevden alındı.
Ulusal Meclis’e asker intikal ettirilmesine ilişkin Başkent Savunma Komutanlığında arama yapıldı ve askerleri sevk ettiği ileri sürülen Başkent Savunma Komutanı Korgeneral Lee Jin-woo da tutuklandı.
Anketler ne diyor?
Devlet Başkanı Yoon’un istifa etmesi için kamuoyundaki baskı giderek artarken, işçi sendikaları, akademisyenler dahil ülke genelindeki sivil toplum kuruluşları Yoon’un istifası talebiyle gösteriler düzenlendi.
Güney Koreli araştırma şirketi Realmeter’in 508 yetişkinin katıldığı anketine göre, katılımcıların yüzde 74,8’i Yoon Suk Yeol’un istifa etmesi ya da “hemen görevden azledilmesi” gerektiği görüşünü belirtti.
Azil süreci nasıl işliyor?
Güney Kore’de bir devlet başkanının görevden alınması için Ulusal Meclis’e sunulan azil önergesinin, meclisin üçte ikisi tarafından onaylanması gerekiyor. Diğer siyasilerin azli için ise salt çoğunluk yeterli oluyor.
Azil oylamasının ardından süreç Anayasa Mahkemesine intikal ediyor. Azil sürecine ilişkin kanıtları dinleyip değerlendirmek üzere duruşma düzenleyen mahkemenin, azli onaylamak veya reddetmek için 6 ay süresi bulunuyor. Mahkemedeki 9 yargıçtan 6’sının kararı onaylaması halinde lider görevden alınıyor.
Bu durumda 60 gün içinde yeni başkanın seçilmesi gerekiyor. Bu süreç, devlet başkanının istifa etmesi durumunda da geçerli oluyor.
Yoon’un başkanlık kariyeri tartışmalı geçti
Seul Üniversitesinde hukuk okuyan ve 2019-2021’de Başsavcılık görevini yürüten Yoon, eski Devlet Başkanı Park Geun-hye yönetimiyle ilgili, Park’ın rüşvet, görevi suistimal ve diğer suçlamalar nedeniyle tutuklanarak hapse atılmasına yol açan davanın da aralarında olduğu yüksek profilli davaları araştıran bir savcı olarak öne çıktı.
Başsavcılık görevinden istifa ederek 2022 seçiminde başkanlığa adaylığını koyan Yoon, Mayıs 2022’de seçimi kazandı.
Yoon ve eşi Kim Keon-hee hakkında son dönemde kamuoyunu meşgul eden “yolsuzluk ve seçimlerde nüfuz ticareti” gibi iddialar, 3 Aralık’taki sıkıyönetim ilanıyla tekrar gündeme gelmeye başladı.
Ayrıca Yoon, muhalefetteki DP’nin desteklediği dilekçeyle 2 Temmuz’da Ulusal Meclis’in halka açık dilekçe sayfasında 810 binden fazla vatandaşın azil çağrılarıyla karşı karşıya kaldı.
Dilekçede Devlet Başkanı, yolsuzluk, Kuzey Kore ile savaş riskini kışkırtma, deprem ve tsunamide büyük hasar gören Japonya’nın Fukuşima Nükleer Santrali’nden arıtılmış radyoaktif suyun salınmasını engellemeyerek vatandaşlarını sağlık risklerine maruz bırakmakla suçlandı.
Yoon’un eşi hakkında, yüksek lisansını yaptığı Sookmyung Kadın Üniversitesi tarafından 1999’da teslim ettiği yüksek lisans tezinde intihal yaptığı iddialarına ilişkin 2023’te soruşturma başlatılmasının yanı sıra, Kim’in hisse senedi fiyatlarını manipüle ettiğine dair iddialar da öne sürülmüş ancak bu iddiaların araştırılmasına yönelik meclis önergeleri Yoon tarafından veto edilmişti.
Ayrıca, 2022’de Kim’in bir papazdan lüks hediyeler kabul ettiği iddia edilmiş, ekim ayında savcılar, bu suçlamaların ortadan kalktığını açıklamıştı.
Son olarak, muhalefetteki DP’nin, 14 Kasım’da Yoon’un eşi Kim ile ilgili suçlamalara yönelik özel bir soruşturma yapılmasını öngören tasarısı, mecliste onaylanmıştı.