Uzmanlar, Marmara Denizi’ndeki kirlilik ve besin zincirindeki bozulma nedeniyle kaliteli planktonlar bulamayan hamsilerin, boyları aynı kalsa bile yeterli beslenemediklerini ve zayıf kaldıklarını belirtiyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı, ekosistemin korunması amacıyla 21 Şubat’tan itibaren Marmara Denizi ile İstanbul ve Çanakkale boğazlarındaki hamsi avcılığının durdurulmasına karar verdi. Kararın gerekçesinde; hem gözlem ve denetimlerde hem de araştırma kuruluşlarının izleme çalışmalarında, Marmara Denizi ile İstanbul ve Çanakkale boğazlarında avlanan ve yasanın izin verdiği boy uzunluğu kriterlerini taşımayan hamsilerin oranında artış ve et verimliliklerinde düşüklük tespit edildiğine vurgu yapıldı.
Kararı olumlu karşılayan uzmanlardan İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Balıkçılık ve Su Ürünleri İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Firdes Saadet Karakulak, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, son dönemde avlanan balıkların çok zayıf olduğuna dikkati çekti.
Marmara Denizi’nin ekosisteminde değişiklikler olduğunu ve balıkçılığın mutlaka azaltılması gerektiğini kaydeden Karakulak, “Ekosistemin kendi kendine yenilenmesini beklemememiz lazım. Bütün Marmara Denizi’ndeki insan kaynaklı baskıların azaltılması, deniz kirliliğine yol açan arıtma sistemlerinin ileri biyolojik sistem olması lazım.” dedi.
İlk üreme boyları dikkate alınarak her balık için avlanma boyu saptandığı ve hamsi için bu boyun 9 santimetre olduğu bilgisini veren Karakulak, “Şu anda avlanan hamsilerin boyları 9 santimetrenin üstünde olmasına rağmen çok zayıflar, kondisyonları çok düşük, bu da yeterince beslenemediklerini gösteriyor. Ekosistem bozuldu, artık balıklar kaliteli planktonla beslenemiyor.” ifadelerini kullandı.
İklim değişikliğinin etkisine de değinen Karakulak, şunları söyledi:
‘Bozulan sistemde öncelikli olarak kirliliğin azaltılması lazım’
Marmara Denizi’nin bozulan ekosisteminde denizanalarının aşırı artış gösterdiğinin ve denizanalarının besin açısından balıklara rakip olduğunun altını çizen Karakulak, balıkların yeterince beslenememesinde bu durumun da etkili olduğunu anlattı.
Tarım ve Orman Bakanlığının hamsi avlama yasağının doğru bir karar olduğu yorumunu yapan Karakulak şöyle devam etti:
Deniz canlılarının stres altında olduklarını ve stokların giderek azaldığını aktaran Karakulak, alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı:
‘Besin zincirindeki bozulmanın türlerin popülasyonunu etkilemesi mümkün’
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muharrem Balcı, Marmara Denizi’nin uzun yıllara dayalı kirliliğinin devam ettiğini ifade ederek, “Çevresel koşullarda insan etkisiyle yaratılan, doğal olmayan değişimler, bazı agresif türlerin, rekabetçi türlerin öne çıkmasına sebep oldu. Bu ortamda oluşan stresle bazı hassas, narin türler yok olabilir.” diye konuştu.
Kirliliğin besin zincirinde bozulmaya neden olabileceğine işaret eden Balcı, şu değerlendirmelerde bulundu:
İnsan etkisi nedeniyle ekosistemin kırılgan hale geldiğini dile getiren Balcı, sözlerini şöyle tamamladı: