Telegraph’ın haberine göre, Hindistan Teknoloji Enstitüsünce yapılan çalışmada, ülkede 2001-2018 yılları arasında havadaki kirletici gazların neden olduğu ışığın dağılması olayı “atmosferik zayıflama” ile katı tozun varlığının “lekeleme etkisinin” güneş enerjisi üretimine tesiri incelendi.
Bilim insanları, hava kirliliğinin çok yüksek olmasının güneşten gelen kısa dalga radyasyonun güneş panellerine ulaşmasını engellediğini, bu nedenle ülkenin 17 yılda “yatay ışınım potansiyelinin” yüzde 29’unu kaybettiğini vurguladı.
Atmosferik zayıflama ve lekelemenin etkisinin en fazla ülkenin doğusunda gözlemlendiğini kaydeden araştırmacılar, daha fazla yenilenebilir enerji üreterek temiz hava hedeflerine ulaşılırsa Hindistan’ın fosil yakıtlara daha az ihtiyacının olacağını aktardı.
Araştırmacılar, 2024’te partikül kirliliğini 2017’ye göre yüzde 20-30 azaltma ve hane karbon emisyonunu düşürmeyi hedefleyen Ulusal Temiz Hava Programının başarıyla uygulanması halinde ek olarak üretilecek güneş enerjisinin Hindistan’a yıllık 325 ila 845 milyon dolar ekonomik fayda sağlayacağını ifade etti.
Elektrik ihtiyacının yarısını yenilenebilir kaynaklarla sağlama hedefine en geç 2030’da ulaşmayı amaçlayan Hindistan, 2070’de sıfır karbon emisyonu hedefini yakalamak istiyor.
Dünyanın en kirli 10 kentinden 9’u Hindistan’da bulunuyor.
Sağlık uzmanları, hava kirliliğinin her yıl Hindistan’da 1,25 milyon ve dünya genelinde 7 milyon kişinin ölümüne yol açtığını belirtiyor.