Sonbaharda topladığı çınar yapraklarını sanatla buluşturan Uşaklı gencin dikkat çeken eserleri alıcılardan talep görüyor.
Kent merkezindeki bir kargo şirketinde kurye olarak çalışan 25 yaşındaki Hüseyin Özçelik, 2019 yılında kuzeninin yönlendirmesiyle tezhip kursunda bir süre eğitim aldı. O dönem bir çanta modelinin üzerine desen olarak yerleştirilmiş kuru ağaç yaprağını fark eden Özçelik, bir süre sonra yapraklara çeşitli motifler yapmaya karar verdi.
Özçelik, tezhip kursunda öğrendiklerini de harmanlayarak çınar yapraklarının üzerine insan silueti ve çeşitli motifler çizdi ve bu çalışması ilgi görmeye başlayınca eserlerini sosyal medya hesabından paylaştı. Buradan aldığı talepler doğrultusunda çizim ve boyamalarına devam eden Özçelik, yaptığı çalışmaları daha sonra satışa çıkardı.
Özçelik’in stresten uzaklaşmak amacıyla yaptığı iş bir süre sonra mesleği haline geldi.
Evinde ve kurs eğitmeninin atölyesinde sipariş üzerine boyama ve çizim işlemi yapan Özçelik, şehir dışından gelen siparişleri de kargoyla gönderiyor.
Boyama yapacağı çınar yapraklarını sonbaharda toplayan Özçelik, yaprakların da 7 santimetreden büyük ve geniş olmasına dikkat ediyor.
Topladığı yaprakları evinde muhafaza eden Özçelik, gelen siparişler doğrultusunda yaprakların üzerine sulu boyayla insan silueti, gökyüzü, yıldız, gün batımı ve gün doğumu gibi çizimler yapıyor.
Özçelik’in peçeteyle de efekt verdiği çizimleri bazen 10 saat sürüyor.
Hüseyin Özçelik, AA muhabirine, kargo şirketinde çalışırken gittiği kursun hayatında dönüm noktası olduğunu söyledi.
Yaptığı çalışmalara gösterilen ilginin kendisini mutlu ettiğini aktaran Özçelik, şöyle konuştu:
“Yakın çevrem ilk başta bana inanmadı. Daha önce hiç böyle bir işe girmediğim veya kargoculuk yaptığım için biraz yadırgadılar, haliyle yapamayacağımı düşündüler. İlk çalışmamdan sonra bu düşünceyi kırdım. Sonra devamında satış yapmaya başladım, bunun bana gelir olarak döndüğünü gördüklerinde daha ikna edici oldu. Şu anda da çevremden güzel tepkiler alıyorum.”
Özçelik, eserlerini başta çevresindeki insanlara sattığını, tanındıkça daha çok kişiye ulaştığını ve artık hayatını buradan kazanmaya başladığını anlattı.
Çınar yaprağı üzerinde çalışırken kendini huzurlu hissettiğini vurgulayan Özçelik, “Zaten doğayla iç içeyim. Köy hayatını ve orada vakit geçirmeyi çok severim. Doğanın küçücük bir parçası olan sarı yapraklara hayallerini çizmek ya da onu daha da güzelleştirmek, sanatın üzerine sanat katabilmek benim için tarifsiz bir duygu.” ifadelerini kullandı.