AA ekibi, Afganistan’ın İran ve Pakistan sınırında bulunan Nimruz vilayetinin merkez ilçesi Zerenc’de insan kaçakçıları ve ülkesini terk etmek isteyen Afganlarla görüştü.
İnsanların çoğunun vize alacak parası yok ya da vize alamıyor. Kiminin pasaportu dahi yok. Taliban yönetiminden ümidi olmayan her yaştan binlerce Afgan daha iyi şartlar altında yaşamak için ülkelerini terk ediyor.
Yasa dışı yollarla yapılan insan göçü büyük oranda Batı ülkelerine yöneliyor. Tüm İran sınırından geçişler görülse de Zerenc yasa dışı sınır geçişlerinin merkezi olarak biliniyor. Buradan binlerce Afgan ilk önce güneye Pakistan topraklarına, daha sonra da İran’a giriyor. İnsanlar gidebildikleri ülkede bir süre çalışıp sonra daha iyi koşullara sahip başka bir ülkeyi hedefliyor. Çoğunluğu bir süre İran’da inşaat ve tarım işçiliği, çobanlık ya da hamallık gibi günlük işlerde çalışarak para kazandıktan sonra Avrupa ülkelerine gitmeyi planlanıyor.
Afganlar daha iyi bir yaşam umuduyla İran’a ulaşmak için geçiş güzergahı olarak kullanılan uçsuz bucaksız çöl ve dağların getirdiği açlık, ölüm, dondurucu soğuk, öldürülme, gasp gibi tehlikelere katlanmak zorunda kalıyor. Yolculuk 3-4 günü, hatta bir haftayı bulabiliyor.
– “Başımıza her türlü musibet gelebilir”
Pencşir vilayetinden gelen Muhammed Süleymani daha 20 yaşında ve evli. Daha önce de yasa dışı yollarla 3 defa İran’a gittiğini ancak 3’ünde de sınır dışı edildiğini aktardı.
Kendisini İran’a kadar ulaştıracak insan kaçakçılarına toplamda yaklaşık 300 dolar verdiğini anlatan Süleymani, bir bu kadar da yol boyunca harcamak zorunda olduğunu söyledi.
İran’da bir süre çalışıp para kazandıktan sonra Avrupa ülkelerine de bu şekilde gitmeyi planladığını dile getiren Süleymani, “Hükümetimizin de ekonomik durumu zayıf. Bize nasıl iş versin? Nasıl para kazanalım. Çocuklarımız var, evliyiz. Bunlar ne yapsınlar. Yolda ölüm tehlikesi var. Açlık var. Bin bir çeşit hırsız var. Başımıza her türlü musibet gelebilir buradan İran’a kadar.” ifadelerini kullandı.
– Araçlarda ön koltuk daha pahalı
Afganistan’ın tüm vilayetlerinden binlerce insan sınır geçişi için önce Zerenc’e geliyor ve sınır geçişi için buradaki hijyen açısından kötü şartlara sahip misafirhanelerde sıralarını beklemeye başlıyor. Sırası gelenler şehrin belli başlı bölgelerindeki “kaçakçılık merkezlerinden” araçlara binerek sınıra doğru yol alıyor.
Araçların kasa kısmına erkekler binerken, ön kısmını da genelde aileler tercih ediyor. Araçların çoğunun şoför yanı koltuğunda kucaklarında çocuklar olan ailelerin olduğu gözlemleniyor. Aileler ön koltuk için 25 dolar daha fazla ödemek zorunda.
Kıyameddin isimli insan kaçakçısı, gülerek “Parayı çok verene arabanın içerisinde kahve ve çay ikram ederek de götürebilirim. Az verenleri böyle kalabalık arabalarla götürüyorum.” dedi.
Ön koltukta oturan ve görüntü vermek istemeyen bir kadın ise “ABD’nin hava saldırısında bir kardeşimi kaybettim. Çocuklarım Zabul’de (İran şehri). Onların yanında yaşayacağım artık.” diye konuştu.
Her bir araca yaklaşık 20 kişi biniyor. AA muhabiri, en az 70 aracın Pakistan sınırına doğru harekete geçtiğini gözlemledi. Bu sayı şehrin diğer noktalarındaki araçlarla da artış gösteriyor. Buradaki kaçakçılara göre ise bu sayı günlük 120-150’yi buluyor. Afganlar, bu noktadan itibaren İran’a geçmek için kaçakçılarla varılan pazarlık sonucu ortalama 250-350 dolar ödüyor.
Araçlar sınıra doğru 8-10 saatlik zorlu bir yolculuğa çıkıyor. Sınıra ulaşınca da Afganlar, buradaki diğer silahlı kaçakçılara teslim ediliyor. Sınır geçişi sağlandıktan sonra, bu defa onları İran içlerine kadar ulaştıracak diğer kaçakçılara teslim ediliyorlar. Sınır çöl ve dağlık yollardan yürüyerek geçiliyor. İnsanlar, çöl kumundan korunmak için hemen araçların yola çıktığı “kaçakçılık merkezlerinde” 250 afganiye (yaklaşık 2,5 dolar) satın aldıkları koruyucu gözlükleri kullanıyor.
– “Yardımlarla olmaz bu iş”
Sar-i Pol vilayetinden gelen 35 yaşındaki Şirağa Molla Server, ülkedeki ekonomik krizin gelen yardımlarla aşılamayacağını kaydetti.
Ailelerdeki birey sayısının 10-15’e ulaştığını ve insanların ekonomik koşullara güç yetiremediğini aktaran Server, “Yardımlarla olmaz bu iş. Yardım ancak iş olmalı. Gelen yardımlarla bir şey olmaz. Bir iki defa yardım olur, başka olmaz. İş olsun ki insanlar kendi toprağında çalışsın ve eşine çocuğuna ekmek götürsün.” dedi.
15 yaşındaki Muhammed İbrahim küçük yaşına rağmen ailesine bakmak zorunda olduğunu aktararak, tüm zorluğa rağmen sınırı geçip İran’a gitmek istediğini söyledi.
Maddi şartlar nedeniyle 3’üncü sınıfa kadar okula gidebildiğini belirten İbrahim, “Daha gencim. İran’a gitmek istiyorum. Çalışmak ve iyi bir gelecek elde etmek istiyorum. Babama para göndermek istiyorum.” diye konuştu.
İran’da işçi olarak çalışmak istediğini aktaran Ramazan Rahmani ise “İki kez daha gitmiştim ve ikisinde de sınır dışı edildim. Üçüncü defa gidiyorum. Bakalım ne olacak.” dedi.
39 yaşındaki 4 çocuk babası Said Muhammed ise İran’da bir düzen kurduktan sonra ailesini de yanına almak istediğini belirterek, “Ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Ekonomik durumumuz kötü. İran’a gitmeye mecburuz. Bu zorlukta elde edebileceğimiz bir şeyler arıyoruz. Başka ülkelere gidecek param da yok.” ifadelerini kullandı.
– Kızını okutmak istiyor
55 yaşındaki 8 çocuk babası Melencan ise Taliban sonrası kızlarının okula gidemediğine işaret ederek, çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak için bu yaşında ne iş olsa yapacağını vurguladı.
Kaçakçıların parasını ödemek için ev eşyalarını sattığını söyleyen Melencan, “İş güç yok. Çaresiziz. İran’a gitmek istiyoruz.” dedi.
– Taliban bu işi sisteme döktü
AA muhabirine konuşan insan kaçakçıları önceki hükümetin kendilerine büyük zorluklar çıkardığını, yetkililerin göz yummak için rüşvet aldıklarını söyledi. Ancak kaçakçılar Taliban’ın bu işi bir sisteme koyduğunu ve kendilerinden araç başı 1000 afgani (yaklaşık 10 dolar) aldığını aktardı.
“Kaçakçılık merkezlerindeki” Taliban mensupları, tek tek araçları kontrol ediyor, kayıt tutuyor ve sayım yapıyor. Daha sonra araçlar Taliban görevlilerinin izni ile sınıra doğru yola çıkıyor.
42 yaşındaki insan kaçakçısı Abdulkerim Haydari, yetkililere artık daha az para ödediğini söyleyerek, “Eski hükümet döneminde 500 bin tümen (yaklaşık 20 dolar) bir yerde ödüyorduk, 800 bin (yaklaşık 31 dolar) başka bir yerde ödüyorduk. 300 bin (yaklaşık 12 dolar) başka bir yere. 2-3 tane kontrol noktası vardı. Para ödüyorduk. Şu an elhamdülillah, sadece temsili olarak 1000 afgani (yaklaşık 10 dolar) veriyoruz. Başka da yok.” ifadelerini kullandı.
Taliban sonrası “işlerini” artık daha güvenli yaptıklarını belirten Haydari, “Taliban geldiğinde işler çok fazla artmıştı. İnsanlar endişeliydiler. Korkuyorlardı. Şu an durum normal.” dedi.
Bir şehir sakini ise “Taliban sonrası kaçakçıların işleri çok arttı. Evi, arabası olmayan kaçakçılar ev, araba, arsa aldı.” diye konuştu.
İsmini vermek istemeyen bir başka kaçakçı ise 10 yıldır Afganistan’dan diğer ülkelere insan kaçırdığını söyleyerek şunları kaydetti:
“Taliban’ın gelmesiyle işlerimiz arttı. Bugünlerde günlük ortalama 1500 ile 2000 kişiyi İran’a kaçak yollarla götürüyoruz. Önceki hükümette birçok sorun yaşıyorduk ve rahat dolaşamıyorduk. Artık çok daha rahat çalışabiliyoruz. Durmadan çalışıyoruz.”
Bu kaçakçıya göre Nimruz genelinde 500’den fazla kişi, insan kaçakçılığıyla geçimini sağlıyor.
Yine 30 yıldır insan kaçakçılığı yaptığını belirten başka bir kişi, yurt dışındaki çocuklarının kendisini defalarca çağırdığını ancak işlerin iyi olması nedeniyle gitmediğini aktardı.
İnsan kaçakçısı, “Ben Nimruz’un eskilerindenim. Lüks araçlarla da insanları götürüyoruz ancak bu çok daha pahalı bir yolculuk oluyor.” dedi.
– Taliban, işsizlik nedeniyle göz yumuyor
Taliban yönetiminin Göçmenler ve Geri Dönüşler Bakanlığı Sözcüsü Abdulmuttalib Hakkani ise insanların ekonomik şartların ağırlığı nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kaldıklarını ve ekonomik kriz sürerken onları engellemenin bir çözüm olmadığını anlattı.
Uluslararası camianın göç krizinin çözümüne katkı sunmasını talep eden Hakkani, 40 yılı aşan karışıklık ve savaşların Afganistan’a büyük zararlar verdiğini belirterek, insanların bu nedenle başka ülkelere gitmek istediğini kaydetti.
Hakkani, “Asya ve Avrupa ülkelerine gidiyorlar. Bugünlerde de günlük ortalama 2 bin ile 3 bin kişi ülkeyi terk ediyor. Afganların komşu ülkelere göç etmesi normal bir şey. Biz vatandaşımızın yurt dışına gitmemesi için iş imkanı yaratılması adına çalışıyoruz. Şu an ülkede savaş yok. Sadece ekonomik yaptırım var ülkemize yönelik.” diye konuştu.