GAZBİR-GAZMER Temiz Enerji Teknoloji Merkezi Proje ve Uluslararası İlişkiler Müdürü Mehmet Şerif Sarıkaya, hidrojenin sanayi, ulaşım ve enerji sektörleri başta olmak üzere birçok alanda kullanılabileceğini belirterek, Türkiye’nin, genç ve modern doğal gaz dağıtım şebekesi ve şebekedeki düşük kayıp oranları ile hidrojen ekonomisine geçişin en kolay sağlanabileceği ülkelerden olduğunu ifade etti.
Sarıkaya, AA muhabirine, Türkiye’de 2050 yılına kadar hidrojenin enerji sektöründe kullanımına yönelik altyapı çalışmalarının tamamlanabileceğini söyledi.
Küresel anlamda yaklaşık 2 bin 900 ton hidrojenin gaz şebekelerine karıştırıldığını dile getiren Sarıkaya, özellikle 2017’den sonra hidrojenin doğal gaz şebekesine karıştırılması ya da enjeksiyonu faaliyetlerinde artış yaşandığını, Türkiye’de ise bu çalışmaların 2018’den bu yana sistemli bir şekilde yürütüldüğünü belirtti.
Ar-Ge çalışmaları emisyona odaklanıyor
Sarıkaya, doğal gaz dağıtım sektöründe son zamanlarda dijitalleşme ve enerji sektöründe düşük karbonlu teknolojilerin kullanımına yönelik çalışmaların ana çalışma konuları olduğunu söyledi.
Ar-Ge çalışmalarının ise yüzde 70’ten fazlasının odak noktasında karbon emisyonu içeren konuların bulunduğuna işaret eden Sarıkaya, şöyle konuştu:
“Söz konusu Ar-Ge çalışmaları sayesinde geçmişten günümüze boru hatlarından geçen gazın değişimi gerçekleşti. Emisyonu azaltmaya yönelik bu faaliyetlerde borularda ilk olarak şehir gazıyla olan bu değişim, yerini doğal gaza bıraktı. 2000’li yıllar sonrası şebekeye doğal gaza ek olarak düşük oranlarla biyometan eklenmeye başlandı. Bugünlerde ise doğal gaza biyometan ilavesi yanında hidrojen eklenmesi gündeme geldi. Hidrojen, doğal gaz sektörü için de büyük avantajlar sağlıyor. Doğal gaz sektöründe hidrojen kullanımının arz güvenliği ve enerji verimliliği sağlayarak dışa bağımlılığın azaltılması ve karbon emisyonlarının düşürülmesi noktasında ciddi katkılar sağlayacağı düşünülüyor.”
Sarıkaya, hidrojenin nihai kullanıcıya ulaştırılması, depolanması, ve karbonsuzlaştırma çalışmalarında doğal gaz şebekelerinin kritik roller üstlenebileceğini dile getirdi.
Hidrojenin doğal gaz şebekesine entegre edilmesinin düşük karbonlu ekonomiye geçişin kolaylaştırılması ve doğal gaz altyapılarında sürdürülebilirliğin sağlanmasında ciddi katkıları olmasının beklendiğini belirten Sarıkaya, şunları kaydetti:
“Hidrojen sanayi, ulaşım, enerji sektörleri başta olmak üzere birçok alanda kullanılabilir. Türkiye’de hidrojenin enerji sektöründe kullanmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Ülkemiz genç ve modern doğal gaz dağıtım şebekesi ve düşük kayıp oranlarıyla hidrojen ekonomisine geçişin en kolay sağlanabileceği ülkelerden biridir. Büyük miktarda hidrojeni daha uzun mesafelere daha az maliyetle taşıyabilirsiniz.”