Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’ın Antakya ilçesinde yakalanan 73 yaşındaki Hüseyin Doğan, çöken evlerinin enkazında 50 yıllık eşi Ayşe Doğan ile helalleştiğini anlattı.
“Asrın felaketi” olarak nitelendirilen depremde Hatay’da yıkılan binalardan biri de Doğan ailesinin yaşadığı Antakya Esentepe Mahallesi 14. Sokak’taki 3 katlı aile apartmanı oldu.
Şiddetli sarsıntıyı hissettiğinde 73 yaşındaki eşi Ayşe Doğan’ı uyandıran Hüseyin Doğan, evlerinden çıkmaya çalışsa da yıkılan binanın altında kaldı.
Binada yaşayan kardeşi, yeğeni ve yeğenin eşinden oluşan 7 kişi ise dışarı çıkmayı başardı
Sürekli bağırarak yardım isteyen Doğan, yaklaşık 48 saat sonra mahallelilerin yardımıyla enkazdan çıkarıldı. Eşinin cansız bedeni ise şehir dışından gelen madenciler tarafından enkaz altında bulundu.
Yarım asırlık eşinden ayrılmanın derin üzüntüsünü yaşayan Hüseyin Doğan, tedavisi için Bingöl Devlet Hastanesine getirildi. Kardeşi Duran Doğan’ın refakatinde tedavisi süren Doğan’ın, başında ve sol bacağında yaralar bulunuyor.
Eşinin fotoğrafını öpen Hüseyin Doğan, gözyaşlarına hakim olamadı.
– “Hem deprem hem de yağmur ve fırtına”
Hüseyin Doğan, AA muhabirine, 3 katlı evlerinin birinci katında yaşadıklarını, diğerlerinde kardeşi ve yeğeninin ailesinin oturduğunu söyledi.
Depremin çok şiddetli olduğunu belirten Doğan, yürümek istedikleri sırada eşi ve kendisinin sırt üstü devrildiğini kaydetti.
Kimsenin böyle bir depremi ve acı günü görmemesini ümit eden Doğan, şöyle konuştu:
“Deprem değil afet bu. Hanımıma seslendim, ‘Kalk deprem oluyor.’ dedim. Kalktık, yürüyemedik, ev gidip geliyor, adım atamadık. Nerede kaldık bilmiyorum. Sonra aklım başıma geldi. Enkaz altında sıkışmıştım. Böyle bir eziyet yok, bir saniye kımıldayamadım. Enkaz altındaki eşime ‘Hanım hakkını helal et’ dedim. ‘Helal olsun’ dedi. Ben de ona hakkımı helal ettim. Hem deprem hem de yağmur ve fırtına. Buz gibi soğuk.”
– “Beni oradan nasıl kurtardılar bilmiyorum”
Yeğeninin eşinin kendisine dışarıdan seslendiğini dile getiren Doğan, enkaz altında 2 gece geçirdiğini aktardı.
Mahalle halkının kendilerini kurtarmak için seferber olduğunu ifade eden Doğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Hanımın sesi kesildi. Bağırdım, ‘Hacı kadın uyuma’ diye, ses yok. Dedim ki ya uyudu ya da öldü. Bir delik vardı, beni oradan nasıl kurtardılar bilmiyorum. Duvarı kırdılar. Her tarafım ağrıyordu. İki gün soğukta enkazın altında kaldım. Komşumun çocukları beni kurtardı. Allah için ‘Hanımımı kurtarın’ dedim. 50 senelik eşimi kurtaramadılar. Hacı kadın sobanın yanında oturur vaziyette ölmüş. Onu çıkardılar. Allah, yardımcı olan herkesten razı olsun. Hastanede çalışanların hepsi çok iyi. Hiçbir kusurları yok. Allah devletimizden razı olsun. İnşallah ölürüm dedim ölmedim. İnşallah orada buluşuruz.”