Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, 11-17 Ekim’de düzenlenecek IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantıları öncesi İtalya’nın Bocconi Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte, küresel ekonomik görünüm ve politika önceliklerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Küresel ekonominin temmuz ayında 2021’de yüzde 6 büyüyeceğinin öngörüldüğünü anımsatan Georgieva, büyümenin bu yıl biraz daha ılımlı olmasını beklediklerini kaydetti.
Georgieva, dengeli bir küresel toparlanmanın önündeki riskler ve engellerin daha belirgin hale geldiğini aktararak, “Salgın ve etkisi tarafından engellenmeye devam eden küresel bir toparlanma ile karşı karşıyayız. İleriye doğru düzgün yürüyemiyoruz. Bu, ayakkabılarımızda taşlarla yürümek gibi…” ifadelerini kullandı.
“Enflasyon beklentileri oldukça belirsiz”
Ekonomik büyümedeki ayrışma, enflasyon ve borcu ayakkabıdaki taşlara benzeten Georgieva, gelişmekte olan ekonomilerin tüm bu zorluklardan gelişmiş ekonomilere kıyasla daha fazla etkilendiğine dikkati çekti.
Georgieva, “Gelişmiş ekonomilerdeki ekonomik çıktının 2022 yılına kadar salgın öncesi eğilimlere dönmesi bekleniyor. Ancak çoğu gelişmekte olan ülkenin toparlanması daha uzun yıllar alacak.” dedi.
Enflasyon baskılarına da dikkati çeken Georgieva, şunları kaydetti:
“2022’de çoğu ülkede fiyat baskılarının azalması öngörülürken, bazı gelişmekte olan ekonomilerde fiyat baskılarının devam etmesi bekleniyor. Enflasyon beklentileri oldukça belirsiz. Enflasyon beklentilerinde daha kalıcı bir artış, faiz oranlarında hızlı bir artışa ve finansal koşullarda keskin bir sıkılaşmaya neden olabilir. Bu, yüksek borç seviyelerine sahip gelişmekte olan ekonomiler için özel bir zorluk teşkil edecektir.”
“Merkez bankaları hızlı hareket etmeye hazır olmalı”
Kristalina Georgieva, küresel kamu borcunun GSYH’nin neredeyse yüzde 100’üne yükseleceğini tahmin ettiklerini, bunun çoğunun krize verilen gerekli mali tepkinin yanı sıra salgın nedeniyle ağır üretim ve gelir kayıplarını yansıttığını aktardı.
Toparlanmanın önündeki engellerin üstesinden gelmek için güçlü politika eyleminin gerekli olduğunu vurgulayan Georgieva, aşılamadaki ayrışmanın azalmaması halinde dünyanın büyük bir kısmının aşısız kalacağını ve insanlık dramının devam edeceğini söyledi. Georgieva, “Bu, toparlanmayı geride tutacaktır. Gelecek 5 yıl içinde küresel GSYH kayıplarının 5,3 trilyon dolara yükseldiğini görebiliriz.” dedi.
Parasal ve mali önlemlerin kalibre edilmesi gerektiğini belirten Georgieva, merkez bankalarının şu an için genel olarak sıkılaşmadan kaçınabildiğini, toparlanmanın beklenenden daha hızlı güçlenmesi veya yükselen enflasyon riskleri karşısında daha hızlı hareket etmeye hazır olması gerektiğini söyledi.
Georgieva, ekonomilerin dönüşümü için gerekli reformların da hızlandırılması gerektiğini vurgulayarak, ekonomik ve finansal istikrar için 3 öncelikli konunun iklim değişikliği, teknolojik değişim ve kapsayıcılık olduğunu kaydetti.