Yaklaşık üç yıl boyunca salgın kısıtlamaları nedeniyle seyahat edemeyen milyonlarca İngiliz için bu yaz tatil heyecanı yerini şimdiden çileye bırakmış durumda.
Uzmanlara göre ise yaşananlar sadece bir başlangıç niteliğinde.
İngiltere’de son aylarda artan seyahat talebi nedeniyle yaşanan yoğunluğun gelecek ay çok daha da ciddi boyutlara ulaşması bekleniyor. Sorunun temelinde ise ülkedeki havalimanları ve hava yolu şirketlerinin salgın döneminde çalışanlarının önemli bir kısmını işten çıkarması yatıyor.
Salgın döneminde 54 binden fazla kişi işten çıkarıldı
İngiltere’nin önde gelen sendikalarından Unite’ın “İngiltere’nin sivil havacılığı için son çağrı” başlıklı raporuna göre, ülkede tüm havaalanını çalışanlarının sayısı 2008’den 2020 yılına kadar yüzde 30 artarak toplam 70 bine ulaşmıştı. Fakat 2020 yılının mart ayında salgının etkisini artırmasıyla, ülkede hava trafiği bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 90 azalırken, havalimanları ve hava yolu şirketleri binlerce çalışanı işten çıkarma yoluna gitti.
Havalimanı ve hava yolu şirketlerinin duyurularına göre, İngiltere’de salgın boyunca havacılık sektöründe 35 binden fazla çalışanın işine son verildi. İngiliz işçi sendikası Unite’ın tahminlerine göre, salgın döneminde işten çıkarılanların sayısı 46 bini aşıyor. Buna hava alanlarındaki İngiliz perakende zincirlerinin işten çıkarmaları da eklendiğinde bu sayı 54 bin 110’a ulaşıyor.
İngiltere’nin Avrupa ülkelerine kıyasla havacılık sektöründe daha fazla işten çıkarma yapması nedeniyle, bu zamana kadar giderilemeyen iş gücü açığı havalimanlarında aksamaların yaşanmasına, krizin giderek daha da derinleşmesine neden oluyor.
Örneğin, salgın döneminde İngiltere’de havacılık sektöründe 54 bin 110 kişi işten çıkarılırken, aynı dönemde Almanya’da 28 bin 964, Fransa’da ise 20 bin 249 kişinin işine son verilmişti.
İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden (AB) çıkmasının da ülkenin iş gücünde yaşanan kan kaybını artırdığı tahmin ediliyor.
Örneğin, uzmanlara göre, salgından bu yana yaklaşık 100 bin AB vatandaşı İngiltere’den ayrılmayı seçerken, ülkede hali hazırda iş gücü açığı bu yılın haziran ayı itibarıyla yaklaşık 1,3 milyon ile rekor seviyede.
İngiltere’de geçen yılın ikinci yarısında, ağır vasıta sürücüsü sayısının ihtiyacın altında kalmasından kaynaklanan krizin bir benzerinin bu kez de havacılık sektöründe yaşandığını söylemek mümkün.
Londra merkezli havacılık haber platformu International Airport Review’ın tahminlerine göre, İngiliz havalimanlarında çalışmak üzere acilen yaklaşık 3 bin kişiye ihtiyaç var.
“Tatilciler için tam bir kabus”
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Uluslararası Para ve Tüketici Hakları Uzmanı Martyn James, “Bu yıl havacılık sektörü açısından daha önce benzeri görülmemiş bir yıl oldu. Neredeyse kimse binlerce uçuşun birbiri ardına iptal edilmesine hazır değildi.” ifadesini kullandı.
İngiltere’deki havalimanlarında talep artışı nedeniyle yaşanan yoğunluğa son dönemde çalışanların grevlerinin de eklendiğini belirten James, “Sadece hava yolları çalışanları değil, hava trafik kontrolü görevlileri, yer hizmetlerindeki valiz görevlileri de greve gidiyor.” dedi.
İngiltere’de hava yolu şirketlerinin personel yetersizliği nedeniyle binlerce uçuşu iptal etmek zorunda kaldığını hatırlatan James, “Birçok hava yolu şirketi şu ana kadar gerekli kapasitede uçuş yapamayacakları duyurmuş durumda. Tüm bu gelişmeler tatilciler için tam bir kabus anlamına geliyor.” değerlendirmesini yaptı.
“İnsanlar havalimanlarında 6-7 saat bekliyor”
Londra’da yaşayan 46 yaşındaki Bastri Azemi, havalimanlarındaki aksaklıklar nedeniyle seyahat planlarını değiştirmek zorunda kaldığını belirterek, “Yakın zamanda Madrid’e gittim ve uçuşumuz tam 3 saat rötarlıydı. Tek başıma seyahat ettiğim için bu durum benim için nispeten daha kolaydı. Fakat aileleri ile birlikte havalimanında 6-7 saat bekleyen insanların daha sonra bir de uçuşlarının iptal edildiğini görmek son derece üzücüydü.” dedi.
İngiltere’de havalimanlarında saatler boyuna bekleyen yolcuları gördükten sonra seyahat planların değiştirmek zorunda kaldığını belirten Azami, “Herkes planlarını değiştiriyor. Ağustos ayında grup olarak gideceğimiz seyahati eylüle erteledik. Ağustos okulların tatil olması nedeniyle büyük ihtimalle en yoğun ay olacak.” ifadelerini kullandı.
Azami, “Kesinlikle bir önceki seyahatimde yaşadığım stresi yeniden yaşamak istemiyorum.” şeklinde konuştu.
“Ağustos’ta durum 10 kat daha kötü olacak”
22 yaşındaki Fiona Tesfazghi ise, “İngiltere’de birçok hava yolu şirketi çok fazla uçuşu iptal etti. Örneğin benim uçuşum iki kez iptal edildi. Havalimanına giderken ne olacağına dair son derece endişeliydim. Bazı arkadaşlarım havalimanına vardıktan sonra uçuşlarının iptal edildiğini öğrendi. Bu da (uçuş için) bir alternatif bulmak zorunda kalmaları anlamına geliyor. Yaşananlar gerçekten korkunç.” dedi.
Son dönemde yakın çevresinde seyahat eden tanıdıklarının ciddi bekleme süreleri ile karşılaştığını hatırlatan Tesfazgh, “Arkadaşlarım uçağın içerisinde (kalkış öncesinde) yaklaşık 5 saat beklemek zorunda kaldı.” şeklinde konuştu.
Gelecek ay Londra’da Malta’ya bir seyahat planının olduğunu belirten Tesfazgh, “Fakat şu anda uçmak konusunda biraz endişeliyim. Malta’ya gidebileceğim alternatif yolları da düşünüyorum.” yorumunu yaptı.
İngiltere’de havalimanlarındaki giderek derinleşen sorunların yakın vadede kolay bir şekilde çözümlenmesini beklemediğini belirten Tesfazgh, “Eğer havalimanlarındaki durum şimdiden bu kadar kötüyse, ağustos ayında durum şimdikinden belki de 10 kat daha kötü olacaktır.” diyerek sözlerini tamamladı.
Heathrow havalimanı günlük yolcu kısıtlaması getirdi
Son aylarda İngiltere’de havalimanlarında yaşanan yoğunluk nedeniyle kaos ortamının oluşmasının ardından, Londra’nın en büyük hava limanı olan Heathrow, günlük giden yolcu sayısını 11 Eylül’den itibaren 100 bin ile sınırlama kararı aldı.
Yine bu ay içerisinde Heathrow havalimanından yapılan açıklamada, yolcu sayısındaki artışla başa çıkmakta zorlanıldığı, bu nedenle hava yolu şirketlerinin bu yaz için yeni bilet satışı yapmamaları talebinde bulunuldu.