Ülkede 29 Temmuz’da Southport’taki bir dans okulunda 3 çocuğun yaşamını yitirdiği bıçaklı saldırı sonrası polis şefleriyle bir araya gelen Starmer, görüşme sonrası Başbakanlık Ofisi’nde basın toplantısı düzenledi.
Starmer, burada yaptığı konuşmada, bıçaklı saldırının ardından Southport, Hartlepool ve Londra’da meydana gelen şiddet olaylarına işaret ederek, “Sokaklarımızda kanun ve düzenin bozulmasına izin vermeyeceğiz.” dedi.
Şiddet olaylarını düzenleyen grupları “haydut çeteleri” olarak niteleyen ve bu grubun bir bölgeden başka bir bölgeye geçtiğini söyleyen Starmer, “Bir topluluktan diğer topluluğa doğru hareket ediyorlar. Biz de aynı şeyi yapabilecek polis müdahalesine sahip olmalıyız.” diye konuştu.
Başbakan Starmer, gelecekteki şiddet olaylarını durdurmak için polise gerekli yetkilerin verilmesini desteklediğini söyleyerek, polis şefleriyle yaptığı toplantının “suçu parmakla göstermek” olmadığını kaydetti. Başbakan Starmer, toplantının, hem aşırı sağ nefretten kaynaklandığı açık olan acil soruna hem de alevlenen tüm şiddet olaylarına verilecek yanıt amacıyla yapıldığını vurguladı.
Başbakan, şiddet içeren düzensizlikle mücadele için polis güçleri arasında “yeni ulusal kabiliyet” kapsamında birim oluşturulacağını duyurarak, bu kabiliyetin ortak istihbarat, yüz tanıma teknolojisi ve insanların başka bir gösteriye katılmaya teşebbüs etmeden önce hareketlerini kısıtlayan önleyici eylemler içereceğini bildirdi.
“Bu protesto değil, şiddet içeren düzensizliktir”
Starmer, bıçaklı saldırı sonrası üç farklı noktada baş gösteren şiddet olaylarının “protesto olmadığı” konusunda net olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Bu meşru değil. Bu bir suçtur, bu şiddet içeren düzensizliktir. Hukukun üstünlüğüne ve adaletin uygulanmasına yönelik saldırıdır. Değerlerinin ve güvenliklerinin korunmasını bekleyen İngiliz halkı adına buna bir son vereceğiz.”
Starmer, ayrıca, bıçaklı saldırının ardından yaşanan şiddet olaylarının internet üzerinden körüklenmesi nedeniyle sosyal medya şirketlerine de seslenerek, “Bu da bir suçtur. Bu sizin alanlarınızda gerçekleşiyor. Yasalar her yerde uygulanmalıdır.” dedi.
Aşırı sağcılar camiye saldırdı
Southport’ta 29 Temmuz’da bir dans okuluna giren kişinin bıçaklı saldırısında 3 çocuk yaşamını yitirmiş, 8’i çocuk 10 kişi yaralanmıştı.
Saldırının ardından polis, Cardiff doğumlu 17 yaşındaki zanlıyı olayda kullanıldığı değerlendirilen bıçakla yakalamıştı.
Saldırganın kimliği açıklanmazken aşırı sağcı gruplara yakın haber siteleri ve sosyal medya kullanıcıları, saldırganın adının “Ali” olduğunu ve ülkeye geçen yıl kaçak olarak geldiği haberlerini paylaşmıştı.
Bunun üzerine kentte toplanan aşırı sağcı İngiliz Savunma Ligi yandaşları, Southport Islamic Society Camisi’ne saldırmıştı. olaya müdahale etmek isteyen polise de saldıran aşırı sağcılar, bir polis minibüsünü ateşe vermişti.
Aşırı sağcıların saldırısı sonucu 53 polis ile 3 polis köpeği yaralanmış, 4 kişi de gözaltına alınmıştı.
Başkent Londra’da da dün akşam aşırı sağcılar eylem düzenlemiş, eylemin sona ermesiyle yaşanan olaylar neticesinde 100’ün üzerinde kişi şiddet, sağlık çalışanlarına saldırı ve eylem şartlarını ihlal suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.
Öte yandan, saldırganın hakim karşına çıkmasının ardından olay sonrası şüphelinin isminin açıklanması konusunda getirilen kısıtlama kaldırılmış ve saldırganın 7 Ağustos 2006 doğumlu “Axel Muganwa Rudakubana” olduğu açıklanmıştı.
Galler’in başkenti Cardiff’te dünyaya gelen saldırganın 2013’te Southport bölgesine taşındığı kaydedilmişti.