Irak’ın başkenti Bağdat’ta, süren çatışma olaylarının durmasının ardından Kazımi bir basın açıklaması yaptı.
Kazımi, ülkedeki siyasi ve güvenlik durumunu eleştirerek görevini yeni bir isme barışçıl şekilde devredebileceğini ifade etti.
“Eğer kaos ve çatışma körüklenmeye devam edilirse ahlaki ve vatani görevimi yerine getirerek Anayasa’nın 81’inci maddesine göre koltuğumu boşaltabilirim” diyen Kazımi, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr yanlılarıyla hükümet güçleri arasında yaşanan silahlı çatışmalara işaret ederek, akan kandan sorumlu olanların ortaya çıkarılması için inceleme komisyonu kurduklarını aktardı.
Irak’ta Sadr’ın siyasetten çekilmesi sonrası hükümet kurma müzakereleri rakibi olan İran destekli Koordinasyon Çerçevesi’ne geçmişti. Bu yapı, Kazımi’nin bir dönem daha başbakanlık yapmasına karşı çıkıyor.
Irak Anayasası’nın 81 maddesine göre, başbakanın herhangi bir nedenle görevini bırakması durumunda bu görevi de cumhurbaşkanı üstleniyor. Cumhurbaşkanının daha sonra en geç 15 gün içerisinde yeni bir isme hükümeti kurma görevi vermesi gerekiyor.
Irak’taki olaylar
Şii lider Sadr’ın dün siyaseti tamamen bıraktığını duyurmasının ardından destekçileri, Bağdat’taki Yeşil Bölge’de Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile Hükümet Sarayı’nı basmıştı.
Güvenlik güçleri, Yeşil Bölge’nin farklı noktalarında havaya ateş açarak eylemcileri dağıtmıştı.
Şii lider, yaşananların ardından bugün öğle saatlerinde destekçilerine “eve dönün” çağrısı yapmış, bunun üzerine Sadr yanlılarının alanlardan çekilmesiyle iki gündür süren hareketlilik sona ermişti
Sadr’ın çağrısının ardından ülke genelindeki sokağa çıkma yasağı da kaldırılmıştı
Sadr kimdir?
12 Ağustos 1973 tarihinde Iraklı Şii lider Ayetullah Muhammet Sadık es Sadr’ın 4. oğlu olarak dünyaya gelen Mukteda es Sadr, ilahiyat eğitimini babasını suikast sonucu kaybedince tamamlamadı.
Mart 2003 ABD işgali sonrası Irak’ta ortaya çıkıp Şii direniş örgütü Mehdi Ordusu’nu kurdu ve Nisan 2004’te ABD işgaline karşı aktif direniş sergilemesiyle ün kazandı.
İlk ortaya çıktığında İran’ın müttefiki olan Sadr, zamanla kendisini Irak’ın içişleri üzerinde ABD ve İran nüfuzunu sona erdirmek isteyen bir milliyetçi olarak yeniden konumlandırdı. Suudi Arabistan ile iyi ilişkiler kurdu. Siyasi görev dağılımının etnik ve mezhep kimliğine göre dağıtılmasının değiştirilmesini istedi. Siyasi popülerliğini korudu, ancak oldukça radikal söyleminden dolayı iktidara geçmedi.
Çeşitli değerlendirmelere göre Irak’taki Şii topluluğunun yüzde 10-30’luk dilimi tarafından destekleniyor.