Ekim 2021’de gerçekleştirilen genel seçimlerin ardından ilk oturumunu 9 Ocak’ta yapan Irak Meclisinde hala cumhurbaşkanı seçimi yapılamadı.
- Irak’ta yeni cumhurbaşkanı seçimine kadar Berhem Salih görevini sürdürecek
Yeni cumhurbaşkanının başbakan adayına hükümeti kurma görevini verecek olması nedeniyle cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan tıkanıklık da hükümet kurulum sürecinin ertelenmesine yol açıyor.
Cumhurbaşkanı seçilene kadar Berhem Salih’in görevine devam edeceği ülkede siyasi partilerin adaylar üzerindeki uzlaşı ve rekabeti kadar Irak Yüksek Federal Mahkemesinin adaylara ilişkin kararları da cumhurbaşkanı seçimindeki muhtemel senaryolarda belirleyici olacak.
Cumhurbaşkanlığı seçimi neden tıkandı?
Irak’ta 2003’teki ABD işgali sonrası kurulan siyasi denklem gereği cumhurbaşkanı Kürtlerden, başbakan Şiilerden ve meclis başkanı da Sünnilerden seçiliyor.
Cumhurbaşkanlığı makamı ile ilgili olarak ülkede Kürtlerin temsil edildiği iki büyük partiden Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ortak bir isim üzerinde anlaşamayınca ayrı ayrı adaylar çıkardı.
KDP’nin adayı Hoşyar Zebari’nin adaylığı Irak Federal Yüksek Mahkemesi tarafından engellenince Sadr Hareketi, Sünniler ve KDP 7 Şubat’ta Cumhurbaşkanını seçmek üzere toplanan Meclis oturumunu boykot etti ve 329 sandalyeli Parlamentoda oturuma sadece 58 milletvekili katıldı. Adaylardan birinin Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için Parlamentonun üçte ikisinin oyunu alması gerekiyor.
Öte yandan Meclis’te 9 Ocak’taki açılış oturumunun ardından en geç 1 ay içinde yeni cumhurbaşkanının seçilmesi gerekiyor. Bunun ardından ise seçilen Cumhurbaşkanı, seçimde en fazla sandalyeyi elde eden partinin liderini hükümeti kurmakla görevlendiriyor.
Kürtlerin kendi aralarında Cumhurbaşkanı konusunda uzlaşı sağlayamaması nedeniyle koalisyon görüşmelerini KDP ile yürüten Sadr ve Sünniler de KYB’nin adayına destek vermiyor ve süreç bu yüzden uzuyor.
Sadr ise diğer Şii grupların yerine Mesut Barzani liderliğindeki KDP ve Sünni gruplarla hükümet kurmak istiyor. Bu da İran’a yakın Şiilerin daha da agresifleşmesine ve sert tepkiler vermesine yol açıyor.
Kürtler ve Şiiler kendi aralarında bölündü, Sünniler ise tek çatı altında
Irak’ta genel seçimler 10 Ekim 2021’de yapıldı ve Mukteda es-Sadr liderliğindeki Sadr Hareketi Meclis’teki 329 sandalyenin 73’ünü alarak seçimin galibi oldu.
Önceki seçimlerde Şiiler, Kürtler ve Sünniler tek aday üzerine uzlaşı sağlıyordu ancak son iki dönemde Kürtler Cumhurbaşkanlığı makamı üzerinde anlaşamazken Şiiler de kendi aralarında bölünmüş durumda. Sünniler ise bu kez tek çatı altında toplanmayı başarabildi.
Sadr, diğer Şii gruplarla hükümet kurmayı kabul ederken Irak’ın mevcut durumundan sorumlu tuttuğu eski başbakan ve Kanun Devleti Grubu lideri Nuri el-Maliki ile koalisyon kurmak istemiyor. Diğer Şii gruplar ise Maliki’nin de içinde olmasını şart koşuyor.
Sadr, ülkede 2006-2014 yılları arasında 2 dönem başbakanlık yapan Maliki’yi “yolsuzluk ve şiddet olayları” ile suçluyor. Sadr, DAEŞ’in ülkenin önemli bir bölümünü ele geçirmesinden de Maliki’yi sorumlu tutuyor.
KDP’nin adayı, Sadr ve Sünnilerin desteğiyle Cumhurbaşkanı olmaya en yakın isim
Ülkede hükümetin kurulması için de kısa sürede yapılması gereken Cumhurbaşkanı seçimi süreciyle ilgili bir dizi muhtemel senaryolar bulunuyor.
Muhtemel senaryolardan birisi Yüksek Federal Mahkemenin 1 Mart’taki oturumunda KDP’nin adayı IKBY İçişleri Bakanı Reber Ahmed’in adaylığını onaylaması ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci defa yapılmasının anayasaya uygun olduğuna karar vermesi.
Bu durumda KDP’nin adayı Reber Ahmed, Sadr ve Sünni grupların da desteğiyle Cumhurbaşkanı olmaya en yakın isim. Bunun olması halinde ise KYB ile KDP arasındaki anlaşmazlığın derinleşmesi ve Süleymaniye-Erbil hattında yeni krizlerin çıkması beklenebilir.
KDP’nin katı bir şekilde muhalefet ettiği Berhem Salih’in Bağdat’taki siyasi arenayı bırakıp Süleymaniye’ye dönmesi bölgedeki hareketliliği de artıracaktır. IKBY Parlamento seçimlerinin 1 Ekim’de yapılacağını dikkate aldığımızda bölgesel düzeyde sıcak gelişmelere şahit olunabilir.
KDP-Sadr-Sünniler, Berhem Salih’e rakip bir isme destek verebilir
İkinci bir senaryo ise Federal Mahkemenin KDP adayını yeniden veto etmesi ve aday seçimlerinin ikinci defa yapılmasının anayasaya aykırı olduğuna hükmetmesidir. Böyle bir durumda adaylıkları onaylanan 25 kişi Cumhurbaşkanlığı için yarışacak. En güçlü aday ise KYB’nin adayı Berhem Salih’in ismi öne çıkacaktır.
Böyle bir gelişme karşısında KDP-Sadr-Sünniler adaylar arasından Salih’e rakip olabilecek bir isim üzerine uzlaşı sağlayıp ona destek verebilirler. Böyle bir kararın siyasi dengeleri nasıl etkileyeceğini ise tahmin etmek zor.
KDP-Sadr-Sünniler, Cumhurbaşkanlığı seçimini boykot edebilir
İhtimallerden birisi de KDP’nin, KYB’nin vereceği bazı tavizler karşılığında Salih’in adaylığını kabul etmesidir. Bu zayıf bir ihtimal olmakla birlikte KYB’nin atacağı adımlara bağlı olarak mümkün hale gelebilir.
Federal Mahkeme, KDP’nin adayını veto ederse Sadr ve Sünni koalisyonu da Meclis oturumunu boykot eder ve Cumhurbaşkanı seçilemez. Çünkü Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Meclis’te 3’te 2 çoğunluğun oturumunda hazır bulunması gerekiyor.