Ülkede 10 Ekim 2021’de yapılan erken genel seçimlerde Şii dini ve siyasi lider Mukteda es-Sadr liderliğindeki Sadr Hareketi Meclisin birinci partisi olurken, İran destekli Şii grupların önemli bir bölümü büyük yenilgi yaşadı.
Eski başbakanlardan Nuri el-Maliki ise seçimlerde oyunu yükselten taraf oldu.
Sadr, seçim galibiyetini diğer Şii gruplarla paylaşmak istemedi
Sadr’ın seçim galibiyetini diğer Şii gruplarla paylaşmama kararı, 2003 sonrası Irak siyasetinde bir “sürprize” yol açtı.
Şii lider Sadr, Sünnilerin Meclisteki en büyük çatı kuruluşu “Egemenlik Koalisyonu” ve en çok oyu alan Kürt partisi durumundaki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile üçlü ittifak oluşturarak “ulusal çoğunluk hükümeti” kurmak istedi.
İran, Irak’taki nüfuzunu kaybetmek istemiyor
Sadr seçim yenilgisi yaşayan Şii rakipleriyle değil de Sünni ve Kürt partilerle bir hükümet kurmanın daha verimli olacağını düşünürken, Irak’taki nüfuzunu kaybetmek istemeyen İran ise desteklediği Şii grupları “Koordinasyon Çerçevesi” adlı bir çatı kuruluş altında birleştirdi.
Oluşturduğu ittifakın istediği şekilde ilerlememesi ve hükümet kurma konusundaki İran engeli ve baskısından dolayı Sadr, önce Meclisteki 73 vekilini istifa ettirdi ardından siyasetten çekilme kararı aldı. Seçimin galibi Sadr’ın bu adımı hem tabanında hem de kamuoyunda “sürpriz ve beklenmedik” bir karar olarak algılandı. Mukteda es-Sadr daha sonra destekçilerini sokağa sürerek, Bağdat’ta oturma eylemleri düzenlenmesini ve Meclis oturumlarının askıya alınmasını sağladı.
Irak’ta hükümeti kurmak için “Devleti Yönetme İttifakı”
Siyasetten çekilen Sadr, sahayı rakibi olan Şii gruplara bıraktı. Nuri el-Maliki ile Fetih Koalisyonu lideri ve Haşdi Şabi komutanı Hadi el-Amiri önderliğindeki “Koordinasyon Çerçevesi” de bunun üzerine ülkedeki Sünni ve Kürtlerle temas kurarak hükümet kurma müzakerelerini başlattı. Şii “Koordinasyon Çerçevesi” ile Sünniler, Kürtleri temsilen KDP ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB), Hristiyanlar arasında “Devleti Yönetme İttifakı” adı altına ortak bir metne imza atıldı.
Bu gruplar oluşturulan ittifakla yeni hükümeti kurma çalışmalarını sürdürürken, Sadr ise siyasetten çekildikten sonra sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir açıklamayla rakibi Şii gruplara sert dille yüklenerek onların kuracağı bir hükümetin ortağı olmayacağını yineledi.
Seçimlerin birinci yılında Kazımi’den siyasi güçlere “diyalog” çağrısı
“Devleti Yönetme İttifakı” son olarak 9 Ekim’de gece yarısı bir açıklama yayımlayarak Sadr’a “kurulacak hükümete ortak olması” çağrısında bulundu.
Mevcut Başbakan Mustafa el-Kazımi de seçimlerin üzerinden bir yıl geçmesi dolayısıyla yayınladığı açıklamada, geçen sene halkın isteği üzerine sandığa gidildiğine işaret ederek, ülkedeki siyasi krizden çıkılması için siyasi güçlere diyalog çağrısını yineledi.
Kürtler, cumhurbaşkanı için tek aday konusunda uzlaşmaya yakın mı?
Irak’taki siyasi krizin bir diğer ayağı ise Kürt-Kürt anlaşmazlığı.
Irak’ta 2003’teki ABD işgali sonrası kurulan siyasi denkleme göre, cumhurbaşkanı Kürtlerden, Meclis başkanı Sünnilerden ve başbakan da Şiilerden seçiliyor.
Ancak Kürt partiler tek bir cumhurbaşkanı adayı üzerinde hâlâ anlaşabilmiş değil.
Mecliste yapılacak cumhurbaşkanı seçimi için KDP Reber Ahmet’i, KYB ise mevcut Cumhurbaşkanı Berhem Salihi’i aday göstermekte kararlı. Kürtlerin bu konudaki anlaşmazlığı Mecliste yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi oturumunun önünde de bir engel. Şiiler ve Sünniler de Kürtlerin tek bir adayla Meclise gelmesinin daha iyi olacağı kanaatini taşıyor.
KDP üyesi Mehdi Abdulkerim, AA muhabirine yaptığı açıklamada, KDP ile KYB arasında tek bir cumhurbaşkanı adayı üzerinde henüz bir konsensüs oluşmasa da bunun gerçekleşebileceğini söyledi.
Abdulkerim, bir sonraki haftaya kadar iki Kürt partisi arasında tek bir aday konusunda anlaşma sağlanacağının kesin olduğunu ancak adayın KDP’den olup olmayacağının henüz kesinleşmediğini ifade etti.
“Sadr’a müzakere için üç ayrı davet gitti ancak hepsini reddetti”
Koordinasyon Çerçevesi üyesi Aid Hilali, “Kürtler arasında tek bir cumhurbaşkanı adayı konusunda henüz bir uzlaşma bulunmuyor. Bu da hükümeti kurmak isteyen Koordinasyon Çerçevesi’ni zora sokuyor ve Meclis oturumunu geciktiriyor.” dedi.
İran destekli “Koordinasyon Çerçevesi” ile Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr arasında müzakerelerin olup olmadığına ilişkin ise Hilali, “Sadr’a müzakere için üç ayrı davet gitti ancak hepsini reddetti.” ifadelerini kullandı.
Hilali, kurulması beklenen hükümete Sadr’ın ortak olabileceği yönünde bazı sinyallerin bulunduğunu ileri sürdü.
Irak Federal Mahkemesi’nin kararına göre, cumhurbaşkanı seçimi için 329 sandalyeli Meclisin üçte ikisinin (220) kabul oyu gerekiyor. Seçilecek yeni cumhurbaşkanının aynı oturumda Meclisin en büyük koalisyonunun başbakan adayına hükümeti kurma görevi vermesi bekleniyor.
Irak’ta 2005 Anayasası’na göre, Cumhurbaşkanlığı koltuğu yürütme yetkisi olmayan sembolik bir makam. Cumhurbaşkanının, Cumhuriyet Kararnamesi ve devlet nişanı ile madalyası takdim etme gibi görevleri bulunuyor. Cumhurbaşkanı ayrıca yasa çıkarılması için hükümet ve Meclise tavsiyelerde bulunabiliyor. Ülkedeki tüm yürütme yetkisi ise başbakanın elinde bulunuyor.