Ülke genelindeki üniversitelerde ve birçok şehirde düzenlenen eylemler, son günlerde liselerde de görülmeye başlandı.
Sosyal medyada, Elburz eyaletine bağlı Kerec kentinde slogan atıp yürüyüş yapan liseli kız öğrencilerin görüntülerinin yayımlanmasıyla eylemin bir başka boyutu dikkati çekti.
Dersleri boykot ettiği belirtilen öğrenciler sık sık “Mollalar yok olmalı” sloganını atarak, ülke yönetimine tepki gösterdi.
Lise öğrencilerinin görüntülerinin çoğalmasıyla birlikte gösterilerin liselere de sıçradığı yorumları yapıldı.
Gösterilere ait videolar arasında, Şiraz kentinde lise öğrencilerinin ana yolu trafiğe kapatarak, “Diktatöre ölüm” sloganları eşliğinde başörtülerini çıkarması yer aldı.
Bu görüntülerden birinde, okul müdürü olduğu düşünülen kişinin karşısına çıkan kız öğrencilerin “Besicçi git ve kaybol” sloganını atarak tepki gösterdiği görüldü.
Görüntülerde, çoğunlukla okul bahçesinde toplanıp yönetim karşıtı sloganlar atan öğrenciler görülürken, bir başka videoda ise yürüyüş yapan kız öğrencilere müdahale eden polis ve sivil giyimli kişilerin liselilere şiddet uyguladığı görülüyor.
Tahran’da çekildiği ileri sürülen bir görüntüde ise lise öğrencilerinin İran Devrim Lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni ve İran lideri Ali Hamaney’in fotoğrafını yırtması dikkatleri çekiyor.
Bir okulun protesto yapan öğrencileri saçlarını keserken diğer bir okulda ise özgürlük isteği dile getiriliyor.
Nerede çekildiği belirtilmeyen bir videoda ise kendilerine tepki gösteren bir sürücünün aracını tekmeleyen liseliler “Diktatöre ölüm” şeklinde slogan atıyor.
Sosyal medyada liselilerin eylemlerine destek verenlerin yanında buna karşı çıkanlar da bulunuyor.
Birçok sosyal medya kullanıcısı, öğrencilerin henüz 18 yaşına dahi girmediğini, kolluk kuvvetlerine karşı kendilerini savunabilecek durumda olmadıklarını belirterek, liselilerin eylemlere teşvik edilmemesi çağrısında bulundu.
İranlı yetkililer, açıklamalarında sık sık göstericilerin yaşlarının 15 ile 24 arasında olduğunu belirtiyor.
İran’daki gösteriler
Tahran’da 13 Eylül’de “ahlak polisi” olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Emini’nin 16 Eylül’de yaşamını yitirmesi ülkede infiale yol açmıştı.
Emini’nin 17 Eylül’de memleketi Sakkız kentindeki cenaze töreni sonrasında başlayan gösteriler, ülkenin birçok kentine yayılmıştı.
Görece iki günlük sakinliğin ardından 1 Ekim’de üniversitelerin açılması ile birlikte gösteriler yeniden alevlenmişti.