İran’daki Yahudilerin temsilciliğini yapan Tahran Yahudileri Derneği Başkanı ve milletvekili Necefabadi, İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarıyla ilgili AA muhabirine konuştu.
İsrail’in Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’ya saygısızlık yaptığını ve masum Filistinlileri öldürdüğünü belirten Necefabadi, “Yahudilerin insanlığa bakışı Tevrat’ta geçtiği gibidir. Tevrat, ‘herkesi kendin gibi sev’ der. Komşu, kardeş ya da dindaşını demiyor. Bu dünya Yahudilerinin insani şiarıdır. Tevrat’a inanan her samimi Yahudi, Filistinlilere yönelik acımasız saldırıları kınamalıdır.” ifadelerini kullandı.
Sadece İbrahimi dinler değil, hiçbir dinin ya da şahsın kutsallarına saygısızlık yapılmaması gerektiğini dile getiren Necefabadi, “Filistinlilerin gururu ve inançlarına hakaret edildi. Siyonist hükümet, Gazze’nin önemli altyapısını hedef alıyor. Bu da o şehirde yıllarca süren sorunlara ve ezilen Filistin halkının daha fazla baskıyla karşı karşıya kalmasına neden oluyor.” diye konuştu.
Necefabadi, saldırıların işgal altındaki Filistin’de Müslüman Araplar ile Yahudiler arasında gerginliğe yol açtığını kaydederek, şunları söyledi:
“Dünyadaki Yahudilerin bir kısmı siyonist rejimi destekliyor. Bu inkar edemeyeceğimiz bir gerçek. İnançları güçlü olan, bölgesel ve etnik konularda taassubu olmayan Yahudiler Filistin halkını destekliyor ve onların acılarını paylaşıyor. İran’daki Yahudi cemaati de Filistin halkına yönelik acımasız cinayetleri kınıyor.”
İnsan haklarını savunma iddiasındaki birçok devletin Filistin konusunda pasif bir tavır aldığını, Filistinlilerin acımasızca katledilmesini kınamadıklarını anımsatan Necefabadi, “Orta Doğu’da gerginliğin olması süper güçlerin işine geliyor. Sadece ABD değil, Rusya ve Çin de sert bir tepki göstermedi. Dünyadaki güçler sadece kendi milli ve şahsi çıkarlarını düşünüyor. İnsan hakları konusunda samimi olmalılar ve yapılan insanlık dışı cinayetlere karşı çıkmalılar.” şeklinde konuştu.
“İsrail’in işgal ettiği topraklardan çekilmesini sağlayacak tek şey baskı ve güçtür”
İsrail’de koalisyon hükümetinin kurulamadığına ve Başbakan Binyamin Netanyahu’nun savaş çıkararak içeride siyasi partileri birbirine yakınlaştırma politikası yürüttüğüne dikkati çeken Yahudi siyasetçi, “Savaşın ve saldırıların önceden planlandığını düşünüyorum. Bölgede savaşın çıkarılması ve gerginliğin artması partilerin birbirlerine yakınlaşmasına yol açıyor. Koalisyon hükümetinin kurulması da onlar için daha kolay oluyor. Savaş, bir ülkede dayanışmaya ve birliğe vesile oluyor. Netanyahu bu zayıf noktadan istifade etti. Bu olmadan Netanyahu koalisyon hükümeti kuramaz. Bu nedenle orantısız tam bir savaş meydana geldi.” değerlendirmesinde bulundu.
Tek çözümün Filistinlilerin evlerine ve topraklarına dönebilmesi olduğunu belirten Necefabadi, şunları kaydetti:
“Muhtelif ülkelerde yaklaşık 70 yıldır sığınmacı olarak kalan Filistinliler ülkelerine dönmelidir. Filistinliler buralarda asgari insani şartlarda yaşıyor. Filistinliler evlerine ve topraklarına dönerse kalıcı bir barış sağlanabilir. Mevcut şartlarda İsrail’in işgal ettiği topraklardan çekilmesini ve buraları Filistinlilere bırakmasını sağlayacak tek şey baskı ve güçtür. İsrail’e karşı Birleşmiş Milletler’de birçok karar çıktı ancak o bunların hiçbirine uymadı.”