Washington Post gazetesinin haberindeki iddiaya göre, İran ve müttefikleri, özellikle ABD askeri araçlarını hedef almak ve ABD personelini öldürmek için tasarlanmış daha güçlü zırh delici yol kenarı bombalarını kullanmak üzere Suriye’deki milis güçlerini eğitiyor.
Gazetenin elde ettiği gizli istihbarat raporlarından birinde, söz konusu strateji kapsamında İran Devrim Muhafızları Ordusuna bağlı Kudüs Gücünden yetkililerin, ocak sonlarında Suriye’nin başkenti Şam’ın doğusundaki Dumayir bölgesinde gerçekleştirilen ve bir tankın zırhlı kaplamasını delen patlayıcılardan birinin testini yönettiği ifade edildi. Raporun, İran destekli Suriye ve Lübnanlı militanların sosyal platform Discord’a sızdırılan mesajlarından elde edilmiş olabileceği kaydedildi.
Bir başka belgeye göre, ABD destekli terör örgütü PKK/YPG, şubat sonlarında Suriye’nin kuzeyindeki Haseke ilinin Rumeylan beldesinde üç patlayıcıyı ele geçirerek söz konusu patlayıcıların ABD güçlerine karşı kullanılma girişimine engel oldu.
Diğer bir raporda ise bir bombacı, İran’la müttefik olan Lübnanlı Hizbullah milis grubuyla ocak ayı sonlarında Suriye’de yeni bir EFP (zırh delici bomba) türü üzerinde testler yapma girişimlerini anlatıyor. Raporda, Kudüs Gücü yetkililerinin patlayıcının tasarımı ve nasıl kullanılacağı konusunda katkı sunduğu ifade edildi.
İran’ın bölgedeki milisleri hakkında çalışmalar yürüten “Militia Spotlight” internet sitesinin kurucusu Michael Knights, “İran’ın Suriye’de Amerikan askerlerini öldürme risklerini kabul etmesine ilişkin büyük bir değişiklik olduğunu” söyledi. ABD’nin Irak işgali sırasında EFP’lerin yıkıcı etkilere neden olduğuna dikkati çeken Knights, “Bu, kesinlikle insanları (Amerikan askerlerini) öldürecek ve bunu nasıl yapacakları üzerinde kafa yoruyorlar.” dedi.
“İran, Rusya ve Suriye ABD’ye karşı ‘koordinasyon merkezi’ oluşturdu”
Sızdırılan belgelere göre, Tahran, Moskova ve Şam yönetimleri, ABD güçlerini Suriye’den çıkarmak için yeni ve geniş kapsamlı bir strateji izliyor. Üç ülke Suriye’de ABD’ye karşı halk direnişini canlandırmayı, Suriye’nin doğusunda ve kuzeydoğusunda Amerikalılara karşı saldırılar düzenlemek için halk hareketlerini desteklemeyi içeren geniş kapsamlı bir plan üzerinde çalışıyor.
Konuyla ilgili ocakta hazırlanan gizli bir istihbarat değerlendirmesine göre, Rusya, İran ve Suriye’den üst düzey askeri ve istihbarat yetkilileri Kasım 2022’de bir araya gelerek, planın yönetilmesi için bir “koordinasyon merkezi” kurulması konusunda anlaşmaya vardı.
Belgelerde, ABD güçlerine karşı hazırlanan saldırıların planlanmasında doğrudan Rusya’nın yer aldığına dair hiçbir belirti olmadığı, buna karşın belgelerin Moskova’nın ABD karşıtı planlarda daha aktif bir role sahip olduğunu ortaya koyduğunun görüldüğü aktarıldı.
Gazeteye konuşan uzmanlar ise bu tür girişimlerin İran’ın Suriye’deki vekil güçlerini kullanarak ABD güçlerine roket ve insansız hava araçlarıyla düzenlediği saldırıların daha da tırmanmasına yol açmasından endişe ediyor.
ABD merkezli Foreign Policy Araştırma Enstitüsü Uzmanı Aaron Stein, Rusya’nın uzun süredir ABD’yi Suriye’den çıkarmayı hedefleyen bir politika izlediğini ancak Rusya, İran ve Suriye arasında bu konuda bir “koordinasyon merkezi” oluşturulmasının yeni bir durum olduğunu söyledi. Stein, İran ve Rusya’nın, milis grupların saldırılarının ABD askerlerini öldürmesi durumunda ABD ordusunun Suriye içindeki hedeflere yönelik saldırılarla yetineceği düşüncesiyle muhtemelen yükselen tansiyonu yönetebileceklerine inandıklarını ifade etti.
Washington merkezli düşünce kuruluşu Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsünün İran Uzmanı Ferzin Nedimi, İran’ın Rusya ile giderek yakınlaşan askeri ilişkilerinin Suriye’de Tahran’a daha fazla hareket alanı sağlayabileceğine dikkati çekti. Nedimi, “İran, Ruslardan gerçekten bu yeşil ışığı almış olabileceğine göre, elini kademeli olarak yükseltmek istiyor.” dedi.
Washington Post, ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon), sızdırılan gizli raporlar hakkındaki sorulara yanıt vermekten kaçındığını, buna karşılık bölgede hassas istihbarata erişimi olan iki mevcut ve bir eski yetkiliyle yapılan görüşmeler sonucunda raporların doğrulandığını aktardı.