Varadkar, BBC’ye verdiği demeçte, AB ve İngiltere arasında ihtilafa yol açan Kuzey İrlanda Protokolü’ne dair değerlendirmelerde bulundu.
Varadkar, ulusalcılar ve birlik taraftarlarının desteği olmadan protokolün uygulanmasından dolayı pişmanlığını dile getirdi.
Kuzey İrlanda hükümetini “işlevsizlikle” suçlayan Varadkar, “Brexit’in tüm tarafların desteği olmadan dayatıldığı gibi Kuzey İrlanda Protokolü de dayatıldı.” dedi.
Varadkar, söz konusu protokolün ekonomik olarak işlevsel olduğuna dikkati çekerek Kuzey İrlanda ekonomisinin İngiltere ekonomisini geride bıraktığını vurguladı.
Protokollerin Kuzey İrlanda ve İngiltere arasında birlikteliği zayıflattığına işaret eden Varadkar, AB ve İngiltere arasında yeni bir anlaşma yapılmasını ümit ettiğini belirtti.
AB, İngiltere’ye karşı yeni yasal süreç başlattı
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic, protokolün önemli kısımlarına uymadığı gerekçesiyle İngiltere’ye yönelik yasal işlem başlatmaya karar verdiğini duyurmuştu.
İngiltere’ye karşı tarımsal ürünlerin gönderilmesi konusunda geçen yıl başlatılan hukuku ihlal sürecini ilerleteceklerini belirten Sefcovic, İngiltere’nin 2 ayda yanıt vermemesi halinde konuyu Avrupa Adalet Divanına götürebileceklerini bildirmişti.
Sefcovic, İngiltere’ye karşı Kuzey İrlanda’daki sınır kontrol noktalarında yeterli personel ve altyapı sağlamadığı, AB’ye gerekli ticari istatistik verilerini vermediği gerekçeleriyle iki yeni hukuku ihlal süreci başlattıklarını da kaydetmişti.
Tartışmalı Kuzey İrlanda Protokolü
Brexit anlaşmasının bir parçası olan Kuzey İrlanda Protokolü, Birleşik Krallık’ın parçası olan Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti arasındaki ticareti düzenliyor.
Protokole göre, Brexit’e rağmen Kuzey İrlanda, AB’nin gümrük birliği kurallarına tabi olmaya devam ediyor. Birleşik Krallık’ın geri kalanıyla ticareti ise Kuzey İrlanda limanlarında gümrüğe tabi tutuluyor.
Katolik ayrılıkçılar ile İngiltere’yle birlik yanlısı Protestanlar arasındaki savaşı sona erdiren Belfast Anlaşması (Hayırlı Cuma Anlaşması) gereği, kontrollerin yapılabildiği fiziki bir kara sınırı oluşturulamıyor. Bu yüzden kontrollerin ancak denizde yapılması kararlaştırılsa da uygulanmasında sorunlar yaşanıyor.
İngiltere, ülkenin toprak bütünlüğünü tehdit ettiğini savunduğu protokolün geniş ölçüde değiştirilmesini istiyor. AB ise buna sıcak bakmıyor.