Ülke basınında yer alan haberlere göre, İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin, Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde hükümet binası önünde gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Martin, geçen hafta hukuk ekibi tarafından bilgilendirildiğini belirterek, “Davaya müdahil olmak için bir dayanağımız olduğuna inanıyoruz.” dedi.
Gazze’deki durumun artık bir “insani felaket” olduğunu vurgulayan Martin, bölgeye yardım girişinin açıkça engellendiğinin altını çizdi. Martin, bunun Gazze halkı için ciddi zarar ve yıkım teşkil ettiği değerlendirmesinde bulundu.
İlk hukuki analizin ardından Martin’in davaya müdahil olunacağına ilişkin İrlandalı yetkililerden deklarasyon taslağı hazırlamalarını istediği belirtildi. Martin’in bunu kabineye bildirmesi bekleniyor.
Micheal Martin, taslağı tamamlandığında hükümetin değerlendirmesine sunacak ve onaylanması halinde Lahey’deki UAD’ye sunulması için gerekli düzenlemeler yapılacak.
“Dünyanın gözü önünde insanlık felaketi yaşanıyor”
İrlanda Başbakanı Leo Varadkar’ın istifasının ardından gelecek günlerde yerine geçmesi beklenen iktidardaki Fine Gael partisinin yeni lideri Simon Harris de gazetecilere yaptığı açıklamada, davaya müdahil olma kararıyla ilgili olarak kabinede Bakan Martin’i dinlemek istediğini belirtti.
Harris, “Gözlerimizin önünde, dünyanın gözü önünde insanlık felaketi yaşanıyor. Dünya görmezden gelemez ve aslında insani felaket ifadesinin Gazze’de görülen yıkımın boyutunu bile yakalayamadığını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
UAD’de İsrail aleyhine açılan soykırım davası
Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023’te İsrail aleyhine UAD’de dava açmıştı.
Güney Afrika, Gazze’deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD’den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istedi ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak’ta Lahey’deki Barış Sarayı’nda yapıldı.
Divan, 26 Ocak’ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi’nin 2’nci maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi’nin 2’nci maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze’deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze’deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi’nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetti.
Güney Afrika, İsrail’in Refah’a saldırı planı nedeniyle 13 Şubat’ta yeni tedbirlere hükmedilmesi talebinde bulunmuş, Divan ise 16 Şubat’taki kararında ek tedbir talebini reddederek, İsrail’in mevcut geçici tedbirleri derhal ve etkin şekilde uygulaması gerektiğini bildirmişti.