İspanya Dışişleri Bakanı Albares ile Filistin Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed Mustafa, Belçika’nın başkenti Brüksel’de ortak basın toplantısı düzenledi.
Muhammed Mustafa’nın görevine atanmasından sonra birçok kez telefon görüşmesi yaptıklarını ancak ilk kez yüz yüze bir araya geldiklerini belirten Albares, “Uluslararası Adalet Divanının, İsrail’in Refah’taki askeri operasyonlarını durdurması yönünde aldığı kararı tamamen destekliyoruz ve tarafların buna uymasının zorunlu olduğunda ısrar ediyoruz.” dedi.
İspanya hükümetinin 7 Ekim’den bu yana oldukça tutarlı ve kesin bir politika izlediğini kaydeden Albares, şunları dile getirdi:
“İspanya, çok kararlı ve kesin oldu. 7 Ekim’den itibaren İsrail’e karşı saldırıları kınadı ve rehinelerin serbest bırakılmasını istedi ama aynı zamanda Gazze’de ateşkes ve insani yardımların girmesi için de çalıştı. Bunu yapmakta kimse bizi engelleyemez. Aralarında çok fazla sayıda reşit olmayanların ve kadınların da bulunduğu 35 binden fazla Filistinli sivil öldürüldü ve daha fazlasının öldürülmesine göz yumamayız. İnsanı felaketin önlenmesi için hemen ateşkes istiyoruz.”
“Filistin’e siyasi ve finansman desteğimiz azalmayacak”
Albares, İspanya hükümeti olarak Filistin’e yardımlarını 2023’te üç kat artırarak 50 milyon avroya kadar çıkardıklarını belirterek, “Filistin’e siyasi ve finansman desteğimiz azalmayacak.” dedi.
İspanya hükümetinin uzun zamandır uluslararası toplumda lobi yürüttüğünü, iki devletli çözüme dayalı uluslararası barış konferansı düzenlenmesi girişimine 90 kadar ülkenin destek verdiğini kaydeden Albares, sözlerine şöyle devam etti:
“İrlanda ve Norveç ile 28 Mayıs’ta Filistin devletini tanıyarak bu zamana kadar bunu yapan 143 ülkeye dahil olacağız. İsrail halkı gibi Filistin halkının da kendi devletine sahip olma hakkı vardır. Filistin devleti, İsrail’in güvenliği için de en iyi garantidir. Bölgenin barış ve refahı, güvenliği için iki devletli çözüme inanıyoruz.”
Albares, İspanya’nın Filistin devletini tanımasından bir gün sonra Filistin Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Mustafa’nın Madrid’e geleceğini, bir ülkenin başbakanı olarak protokolde ağırlanacağını söyledi.
Filistin devletini tanırken ülke sınırı ve başkentini belirlemenin zorunlu olmadığını, İspanya’nın da bununla ilgili bir kararının bulunmayacağını ifade eden Albares, “Gazze’ye barış tekrar geri geldiğinde ve insani yardımlar kesintisiz başladığında Gazze ve Batı Şeria, aynı Filistin yönetimi altında birleşmelidir, aralarında bir koridor bulunmalıdır, Gazze’den denize ulaşım ve bir liman olmalıdır. Elbette ki önceden birçok fırsatta belirtildiği gibi Doğu Kudüs başkent olmalıdır.” dedi.
İsrail’e hemen ateşkes çağrısı
Albares, İsrail’in Gazze’deki saldırılarının İspanya hükümetindeki birçok siyasetçi tarafından “soykırım” olarak nitelendirilmesiyle ilgili soru üzerine, “Bu konuda Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanına yaptığı bir başvuru var ve bunu analiz ediyor. Biz, her zaman olduğu gibi burada da uluslararası kurumları destekleyeceğiz.” cevabını verdi.
İsrail’in Refah’taki saldırılarını durdurmak zorunda olduğunun altını çizen İspanya Dışişleri Bakanı, tedbir amacıyla alınan kararların uygulanmasının gerektiğini, savaşın yayılmasının önlenmesi için ateşkes çağrılarını yinelediklerini, İspanya olarak 7 Ekim’den beri İsrail’e silah ihracatını yasakladıklarını ve silah yüklü gemilerin İspanyol limanlarında durmasına izin vermediklerini kaydetti.
İsrail’in İspanya kültürünü hedef alan videosuna sert tepki
İsrail hükümetinin, Filistin devletini tanıma kararından dolayı İspanya hükümetini hedef alarak, İspanyolların ünlü flamenko dansı eşliğinde, Hamas’ın İsrail’deki saldırılarının gösterildiği ve üzerine “Hamas: Teşekkürler İspanya” yazan video yayımlaması, Dışişleri Bakanı Albares tarafından sert sözlerle eleştirildi.
“Skandal ve iğrenç” diye nitelendirdiği bu videoların, Filistin devletini tanımayı kararlaştıran üç ülkeyi (İspanya, İrlanda ve Norveç) hedef aldığını belirten Albares, “İspanya, provokasyonlara düşmeyecek ve bu tip videolarla yolundan çıkartılamayacaktır. Ateşkese ve Gazze’ye yardıma destek konusunda hiçbir şey bizi yıldıramayacaktır.” dedi.
İspanya’nın Hamas’ın İsrail’e saldırılarını ve tüm faaliyetlerini kınadığını, bunu tüm dünyanın ve İsrail’in bildiğini vurgulayan Albares, şunları dile getirdi:
“İsrail halkı dost bir halktır. İspanya’nın dostudur. Böyle bir video yayımlanması ve evrensel olan bir şeyin, kültürün alet edilmesi skandaldır. Flamenko, İspanya’nın bir kültürüdür ve ben kişisel olarak bundan gurur duyuyorum. Bu dansı izlemekten çok hoşlanırım ve en kısa sürede gidip bir flamenko gösterisi izleyeceğim. Flamenko, evrensel bir sanat, diyalog kuran bir müzik ve evrensel bir dil. Dünyanın, bize ilham veren, evrensel olan, herkese açık bir dile, dansa, kültüre ihtiyacı var.”
Albares, İsrail hükümetinin İspanya, İrlanda ve Norveç’e yönelik açıklamalarını üç ülkenin dışişleri bakanları olarak analiz ederek gerekli cevabı vereceklerini sözlerine ekledi.