Olay 2021 yılında, İspanya’nın güneydoğusundaki Murcia bölgesinde gerçekleşti. İsmi belirtilmeyen bir elektrik şirketinde 27 yıldır görev yapan bir işçi, işvereni tarafından tutulan gizli dedektiflerce takip edildi.
İşçiyi takip eden dedektifler, çalışanın temmuz ayında öğle yemeği sırasında bira, şarap ve brandi içtiğini tespit etti. Bunun üzerine şirket, çalışanını kovdu. İşten çıkarmaya ilişkin hazırlanan belgede, çalışanın bir iş arkadaşı ile birlikte 5 Temmuz 2021 günü sabah saat 8.27’de bir barda mola verdikleri ancak ne tür bir içecek içtiklerinin tespit edilemediği belirtildi. Belgede ayrıca, ikilinin öğle yemeği için bir somun ekmek, bir miktar yemek, 4 kutu San Miguel bira ve bir litrelik şişede Estrella de Levante birası satın aldığı; akşam saat 6.30’da ise söz konusu çalışanın şirkete ait minibüsü bırakmak üzere işyerine geri dönmeden önce bir kutu daha bira içtiği ifade edildi.
Çalışanın ertesi gün 6 Temmuz’da ise iki iş arkadaşıyla birlikte öğle yemeği sonuna dek toplamda 7 litre bira içerken görüldüğü kaydedilen belgede, ilerleyen saatlerde 2 adet 330 mililitrelik Heineken kutu bira içtikten sonra işyerine döndüğü dile getirildi. Olaydan 7 gün sonra ise çalışanın öğle yemeği öncesi 300 mililitrelik bir kutu bira, daha sonra ise öğle yemeğiyle birlikte 3 şişe kırmızı şarap ve bir shot brandi içtiği ifade edildi.
İşten çıkarma gerekçesi olarak ise, çalışanın ‘çalışma günü boyunca kendisinin ve iş arkadaşlarının fiziksel sağlığını tehlikeye atacak ölçüde tekrarlanan ve aşırı alkol tüketimi’ gösterildi.
Ancak mahkeme, işverenin bu gerekçesini haksız buldu.
Mahkemenin gerekçeli kararında ‘özel dedektiflerin gözlemleri sırasında çalışanın yürümekte zorlandığına ya da herhangi bir şekilde sarhoş olduğunu gösterecek herhangi bir belirti tespit edemediklerine’ vurgu yapıldı:
“Bahsi geçen kişinin alkolün etkisi altında olduğunu ve sarhoş olduğunu kesin olarak gösteren hiçbir kanıt, belge, bilirkişi tespiti veya tanık tespit edilememiştir. Çalışanın elektrikçi olarak yaptığı görevler sırasında fiziksel ve zihinsel yeteneklerinin azaldığına veya etkilendiğine, iş gününün sonunda şirket minibüsünü kullanması önünde herhangi bir engel teşkil olduğuna dair ikinci dereceden bile olsa bir kanıt bulunmamaktadır.”
Mahkeme ayrıca, çalışanın özellikle iş günlerinin yemek molası saatleri etrafında içki içtiğine ve meslektaşlarıyla yemek yerken sağlıklı olsun ya da olmasın, serinlemeye ihtiyaç duyduklarında birlikte içtiklerini vurguladı. İşçinin bahsi geçen süreçte kendisinin ve iş arkadaşlarının ne kadar içki içtiğinin tespitinin mümkün olmaması nedeniyle araç kullandığı sırada yasal olan alkol limitinin üzerinde olup olamayacağının da bilinemeyeceği ifade edildi. Mahkeme, her halükarda işçinin içki içmesinin yaptığı işin önünde engel teşkil ettiğini gösteren hiçbir delil olmadığına karar kıldı ve bölgedeki mevsim sıcaklıklarına da şöyle atıf yaptı: