AA muhabiri, Gazze’deki eğitim öğretim hayatına karşı düzenlenen İsrail saldırıları üzerine Filistinli akademisyenlerin görüşlerini derledi.
Gazze’nin güneyinde bir zamanlar beyaz, mavi ve kum rengi yapısıyla yüzlerce öğrenciyi ağırlayan İsra Üniversitesi, İsrail ordusunun saldırısıyla toz ve beton yığınına dönüştü.
Üniversitede, geride sadece anılar ve resimler kaldı.
İnternette yıkım görüntüleri bulunan üniversiteden bahsederken gözleri dolan Filistinli tarihçi Abdel Razzaq Takriti, “Üniversitenin yıkılışını gördüğümde ağladım. Önceden planlanmıştı… (İsrail) Ne yaptığını çok iyi biliyordu.” ifadesini kullandı.
Takriti ve dünyanın dört bir yanından meslektaşları, parçası oldukları “Filistin Savaşına Karşı Akademisyenler” (SAWP) grubuyla, İsrail’in Filistin’deki eğitim öğretim hayatını ortadan kaldırmaya yönelik eylemleri ve Gazze’deki saldırıları hakkında farkındalık oluşturmayı amaçlıyor.
Aynı zamanda ABD’deki Rice Üniversitesinde Arap Çalışmaları, Arap-Amerikalı Eğitim Vakfı Başkanı olarak görev yapan Takriti, İsrail’in saldırılarını “Filistin eğitim hayatının tümüyle yok edilmesi.” olarak tanımlıyor.
Eğitim hayatının sistematik biçimde ortadan kaldırılması: scholasticide
Oxford Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Filistinli Karma Nabulsi’nin ortaya attığı ve “educide” ile eş anlamlı “scholasticide” terimi, aynı milliyet, din, etnik köken veya ırktan bir grup akademisyen, öğretmen, öğrenci ve eğitim kurumlarının hedef alınarak eğitim öğretim yaşamlarını sonlandırmak anlamına geliyor.
Takriti, “Nabulsi, bu terimi İsrail’in Gazze’ye 2009’da düzenlediği saldırılar bağlamında ve İsrail’in Filistinli akademisyenler, öğrenciler ve eğitim kurumlarına yönelik sömürgeci saldırılarındaki örüntüye atıfla kavramsallaştırdı.” açıklamasını yaptı.
Ayrıca Takriti, “scholasticide” kavramının İsrail’in Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) tarafından yargılandığı Gazze’deki “soykırımla yakın ilişkili” olduğunu öne sürdü.
Filistin eğitim öğretim hayatına yönelik saldırıların, İsrail’in 1948’deki kuruluşuna dayandığını ve 1967’deki Altı Gün Savaşı ile tahribat örüntülerinin kapsamının genişlediğini belirten Takriti, “Bu, önemli Filistin kültür ve eğitim materyallerinin yağmalandığı ve imha edildiği 1982’deki İsrail’in Lübnan’ı işgali sırasında yeni biçimlerde ortaya çıktı.” dedi.
Eğitim öğretim altyapısının yeniden inşası
Takriti, İsrail’in Gazze’de eğitim kurumlarını hedef alarak “yalnız kişileri değil ayrıca taşıdığı bilgi birikimini de yok ettiğini” vurguladı.
Filistin toplumunun İsrail işgali altında üniversite için yapım izni almakta dahi zorlandığına işaret eden Takriti, gelecekte Filistin eğitim altyapısını inşa etmenin herkesin ortak sorumluluğu olduğuna dikkati çekti.
Takriti, yaşamını yitiren akademisyen ve öğretmenlerin görevini üstlenecek yeni nesli eğitmek gerektiğini ancak ilk adımın “soykırım ve kapsamındaki scholasticide eylemlerini durdurmak” olduğunun altını çizdi.
Bombalanan üniversiteler
SAWP, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten beri Gazze’deki 11 üniversitesinin tamamını bombaladığını aktardı.
Bombalanan üniversiteler şöyle: “Gazze İslam Üniversitesi, El Ezher Üniversitesi, El Kudüs Açık Üniversitesi, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Filistin Üniversitesi, İsra Üniversitesi, Gazze Üniversitesi, El-Aksa Üniversitesi, Filistin Teknik Yüksekokulu, Filistin Hemşirelik Yüksekokulu, Uygulamalı Bilimler Arap Yüksekokulu.”
SAWP verilerine göre, söz konusu saldırılar sonucunda 90 bin üniversite öğrencisinin yükseköğrenimi yarıda kesilirken, yıkılan veya zarar gören yaklaşık 370 okulun 620 binden fazla öğrencisi de eğitimlerinden oldu. Gazze’de 231 öğretmen ve akademisyen ile 4 bin 237 öğrenci hayatını kaybetti, 7 bin 800 öğrenci ve 707 eğitim çalışanı yaralandı.