Lübnan’ın güneyinde bulunan buğday tarlalarında normal süreçte haziranda başlayıp bir ay süren hasat mevsimi bu yıl birkaç hafta erken başladı.
İsrail saldırıları nedeniyle ekinlerinin yanarak zayi olmasından endişelenen Lübnanlı buğday yetiştiricileri, her ne kadar hasatta acele etmenin daha az mahsul anlamına geldiğini bilseler de bir yıllık alın teri ve göz nuru emeklerinin karşılığını tamamen kaybetmekten de korkuyor.
Lübnan’ın güneyindeki Merciuyun kentindeki buğday yetiştiricilerinden Salim Cabur, AA muhabirine yaptığı açıklamada endişelerini dile getirdi.
İsrail saldırısı nedeniyle mayıs ayı başlarında sınıra yakın İblissaki kasabasındaki 12 dönümlük tarlasında yangın çıktığını beliten Cabur, çıkan yangını büyümeden söndürdüklerini aktardı.
Cabur, “Güneydeki güvenlik durumunun daha da kötüleşmesinden korkuyoruz. İsrail bombardımanı nedeniyle yangın çıkmasından endişe ettiğimiz için hasatta aceleci davrandık.” dedi.
Hasat için ekipman bulmakta zorlanılıyor
Cabur ayrıca hasatta gerekli olan biçerdöver makinalarının sahiplerinin, güvenlik nedeniyle Merciuyun ovasına gelmekten çekindiğine de işaret etti.
Filistinli çiftçi, “Hasat için tarım işçisi bulmakta da zorlanıyoruz. Çoğu İsrail’in saldırılarına hedef olmamak için bölgeden ayrılmış ya da dışarıdan gelip çalışmaktan korkuyor.” diye konuştu.
Dibbin köyü sakinlerinden Şahin Rızık da doğudaki Beka Vadisi’ndeki iş makinası sahiplerinin hasat için köylerine gelmek istemediklerinden yakındı.
Lübnanlı çiftçi, “İş makinası sahipleri güneye gelmekten korktuğu için biçerdöver kiralamakta zorluk çekiyoruz. Makinaların boyutu büyük olduğu için hedef alınmaktan korkuyorlar. Bombardıman ya da başka bir nedenle meydana gelebilecek bir kıvılcım tüm hasat mevsimini mahvedebilir.” ifadelerini kullandı.
“Zeytin, avakado, ceviz hasatları da böyle geçti gitti”
Şahin, 8 Ekim’den bu yana pek çok hasat mevsiminin buğday hasadı mevsimi gibi endişeler ve korkular içerisinde ziyanla sonlandığına işaret ederek şunları söyledi:
“Zeytin sezonunda mahsulün ancak yüzde 10’unu topladık. İsrail bombardımanı nedeniyle avokado ve ceviz mevsimi ise hiçbir şey toplayamadan geçti gitti.”
Merciuyun ve Vazzani ovaları, buğday üretiminde yerel pazarın üçte birini karşılıyor
Lübnan Tarım Bakanlığı verilerine göre, Lübnan’da buğday ekilen arazi alanı 300 bin dönümü aşıyor, üretim hacmi ise yıllık 125 bin tona ulaşıyor. Ülkenin buğday ihtiyacının ise yıllık 450 bin ton ila 550 bin ton olduğu belirtiliyor.
Tarım, yıllardır Lübnan’ın güneyindeki sınır köylerinde ekonominin omurgasını oluşturuyor. Resmi olmayan tahminlere göre bölge nüfusunun yaklaşık yüzde 70’i tarım alanında çalışıyor.
Merciuyun ve Vazzani ovaları, yerel pazarın ihtiyacının yaklaşık yüzde 30’unu karşılaması sebebiyle ülkenin buğday ambarı sayılıyor.
Sınırda 10 bin dönümden fazla arazi yandı
Saldırı olasılığı nedeniyle buğday hasadını erken yapmak durumunda kalan çiftçilerin kayıpları olsa da şanslı olduğu belirtiliyor.
Sınırdaki çatışmaların gölgesinde İsrail’in, ülke topraklarını fosfor ve yakıcı bombalarla hedef alması nedeniyle çiftçiler tarlalarına ulaşmakta zorluk yaşıyor.
Lübnan’da devlete ait Ulusal Bilimsel Araştırma Konseyi geçtiğimiz günlerde İsrail’in ülkenin güneyini hedef alan saldırılarını ve bu saldırıların tarım başta olmak üzere oluşturduğu zararı belgeleyen bir harita yayımladı.
Uydu görüntülerinden alınan bilgilerle oluşturulan haritada, İsrail’in 8 Ekim 2023’ten 21 Nisan 2024’e kadar Lübnan’ın güneyinde uluslararası kurallara göre yasaklı yakıcı fosfor bombalarıyla 4 bin 441 saldırı düzenlediğine işaret edildi.
Haritaya göre bu saldırılar nedeniyle 520 dönüm zeytin ağacı ve binlerce dönüm çok yıllık meşe ve meyve ağacı dahil olmak üzere 10 bin 600 dönüm arazi yandı.
Çiftçiler ilaçlama, gübreleme gibi işlemlerde zorlanıyor
Hükümete bağlı Merciuyun Tarım Ofisi Müdürü Fuad Vansa, buğdayın ülkenin temel tarım ürünlerinden biri olarak kabul edildiğini ve daha çok Merciuyun’da yetiştirildiğini söyledi.
Sınırdaki saldırılar başlamadan önce Merciuyun’un yüzde 40’ına tekabül eden yaklaşık 3 bin 500 dönümlük alanda buğday yetiştirildiğine dikkati çeken Vansa, şunları kaydetti:
“Bu sayede yılda 1000 ton sert ve yumuşak buğday üretiliyordu. Bir kısmı yurt içinde pazarlanıyor bir kısmı ihraç ediliyor, kalan kısım da devlete teslim ediliyordu.”
Vansa, bu sene ise sınırdaki güvenlik koşulları nedeniyle Merciuyun’da yaklaşık 2 bin 500 dönüm buğday ekildiğini aktardı.
İsrail bombardımanı nedeniyle buğday ve diğer ürünlerin ekildiği çok sayıda arazinin yandığına dikkati çeken Vansa, çiftçilerin ilaçlama, gübreleme gibi işlemleri için topraklarına ulaşmakta zorlandıklarını; bu durumun da ürünün kalitesini tehdit ettiğini vurguladı.
Bakanlık, ordu ve sivil savunma ekiplerinden çiftçilere destek
Vansa, tarlalarına gitmek isteyen ancak güvenlik nedeniyle çekinceleri olan çiftçilere Lübnan ordusunun destek verdiğini, askerlerin çiftçilere eşlik ettiğini söyledi.
Sivil savunma ekiplerinin yangınlarla mücadeleye her zaman hazır olduğunu kaydeden Vansa, Tarım Bakanlığının ise çiftçilerin maruz kaldığı hasarı kayıt altına almaya ve onlara gerekli teknik yönlendirmeyi sağlamaya devam ettiğini sözlerine ekledi.