İsrail’de Başbakan Netanyahu liderliğindeki koalisyon, tartışmalı yargı düzenlemesinde Yüksek Mahkeme’nin hükümet üzerindeki denetimini azaltacak yasa tasarısını, ikinci oylama için bu hafta Meclis Genel Kurulu’na getirmeye hazırlanırken ülke genelinde gün boyu sürmesi planlanan protestolar ve sivil itaatsizlik eylemleri devam ediyor.
Başkent Tel Aviv’in merkezindeki HaShalom Tren İstasyonu’nda göstericilerin toplanması üzerine İsrail polisi istasyonun kapılarını kapattı. İsrail polisiyle göstericiler arasında zaman zaman arbede yaşandı.
Göstericiler, yüksek hava sıcaklıklarına rağmen ülke genelinde gün boyu otoyolların kapatıldığı, kritik hükümet binalarının önünde toplanıldığı sivil itaatsizlik eylemleri düzenledi. İsrail polisi şu ana kadar 23 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
İsrailli 62 yaşındaki mimar Amnon Rechtov, AA muhabirine protestoların, bu aşamada hükümetin yargı düzenlemesi konusunda geri adım atmasını sağlayacağını düşünmediğini belirterek, vatandaş olarak yasalara uygun şekilde seslerini çıkarmak istediklerini söyledi.
İsraillilerin ortaya koyduğu sivil itaatsizliğin etkili olabileceğine inandığını aktaran Rechtov, “İşçi sendikalarının grevi, vatandaşların vergi ödemeyi reddetmesi, doktorların grevi, memurların ve elit birliklerden askerlerin, savaş pilotlarının askeri görevi reddetmesi hükümete geri adım attırabilir.” dedi.
Rechtov, Mecliste hükümetin çoğunluğa sahip olduğuna işaret ederek, Meclis çoğunluğunun antidemokratik kararlar almayı meşru kılmadığını belirtti.
Ülke ekonomisinin lokomotifi olarak gösterilen yüksek teknoloji sektörü çalışanı Saul Ron (31), hükümetin kısa vadede geri adım atmayacağını ancak gösterdikleri direnişin uzun vadede işe yarayacağını umut ettiklerini dile getirdi.
Ron, “Protestolar şu an yasal çerçevenin kıyısında devam ediyor fakat yargı düzenlemesinin ilerlemesiyle ayaklanmalar yasal çerçeveden uzaklaşabilir. Çünkü insanlar kaybedecekleri bir şey olmadığını düşünüyor.” diye konuştu.
Sağın Mecliste çoğunluğu elinde bulundurduğunu ancak bunun her istediklerini yapabilecekleri anlamına gelmediğini vurgulayan Ron, büyük teknoloji şirketlerinin, hükümeti hiçbir şeyin durduramayacağını anladığında İsrail’de tutunmakta zorlanabileceğine dikkati çekti.
“Tek çaremiz protesto etmek”
Yüksek teknoloji sektörü çalışanı 26 yaşındaki Shira Sarfadi, protestoların aylardır devam ettiğini ve şu ana kadar birçok başarı elde edildiğini aktararak, “Hükümet daha önce yargı düzenlemesine ilişkin yasaları Meclisten geçirmeye çalıştı ancak protestolar buna engel oldu. Eğer ki hükümet bu yasaları geçirirse, Yüksek Mahkeme’nin buna engel olacağına inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Sarfadi, hükümetin “demokrasi konusunda temel bilgiden yoksun olduğu” görüşünü paylaşarak, “demokrasinin amacının insan haklarını korumak olduğunu, seçimlerinse bu uğurda sadece bir araç olduğunu” dile getirdi.
İsrailli tercüman Ada Lewinski (62) de protestoların hükümeti durdurma konusundaki başarısından ümitli olmadığını kaydederek, “Tek çaremiz hükümetin yargı düzenlemesine karşı mücadele etmek, protesto düzenlemek, kenarda durup bunun gerçekleşmesini izlemeyeceğimizi göstermek.” dedi.
Hükümetin protestolara daha sert müdahale etmesi tehdidine karşın gösterilere katılmayı sürdüreceğini belirten Lewinski, hükümetin seçimi kazandığını söylemesine rağmen her istediğini yapamayacağını sözlerine ekledi.