İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu’nun hükümetine karşı her hafta düzenlenen protestolar devam ediyor.
İsrailli muhalif grupların, ülke tarihinin “en sağcı hükümetinin” Gazze’deki esirlerin geri getirilmesi konusundaki kayıtsızlığı nedeniyle istifası ve erken seçim talebiyle düzenledikleri gösterilerde artış yaşanıyor.
Hükümet karşıtı protestocular, Gazze Şeridi’ndeki İsrailli esirlerin serbest bırakılması için Hamas’la anlaşma imzalanması talebiyle İsrail Meclisi önündeki çadırlarda eylemlerine devam etti.
Meclis önünde Gazze’deki İsrailli esirlerin yakınları ve onlara destek verenlerden oluşan 50 bini aşkın gösterici toplandı.
Netanyahu ve hükümet karşıtı slogan atan, davul ve düdük çalan protestocular, ellerinde İsrailli esirlerin fotoğrafları ve “onları geri getirin” yazılı dövizler taşıyarak, hükümeti “esirleri kaderlerine terk etmekle” suçlayan sloganlar attı.
Batı Kudüs’te 31 Mart akşamı yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı hükümet karşıtı protestolarda, göstericiler otoyolda trafiği kesmiş, ateş yakmış, polisle karşı karşıya gelmişti.
Gösterilerin ardından bazı gruplar İsrail Meclisi önünde yüzlerce çadır kurmuştu.
Netanyahu hükümetinin istifası, erken seçim ve Gazze’deki İsrailli esirlerin geri getirilmesini talep eden protesto organizatörü gruplar, İsrail Meclisi önünde dört gün boyunca çadırlarda kalacaklarını ve gösterilerini sürdüreceklerini açıklamıştı.
Protesto grupları, İsrail ordusunun Gazze’ye saldırılar devam ederken ve Gazze’deki İsrailli esirler evlerine dönmemişken Meclis’in ara tatile girmesini eleştirmişti.
Netanyahu üzerinde baskı artıyor
Başbakan Netanyahu, İsrail ve uluslararası kamuoyunda siyasi nedenlerden dolayı Hamas ile esir takası anlaşması yapmamakla suçlanıyor.
İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich dahil olmak üzere Netanyahu hükümetinin üst düzey isimleri, esirlerin İsrail’in birinci önceliği olmaması gerektiğini ve “Hamas’ı yok etmenin” daha önemli olduğunu savunuyor.
Sosyal medyada Netanyahu destekçileri tarafından saldırıya uğradıklarını iddia eden bazı esir yakınları, esirlerin salıverilmesi için hükümete çağrıda bulundukları gösterilerde fiziksel saldırıya uğradıklarını da belirtmişti.