İsrail’in, Gazze Şeridi’nde yaklaşık 3 aydır sürdürdüğü savaşın ardından bu koridorda yeniden kontrolü sağlama isteğini dillendirmesi soru işaretlerine neden oldu.
Netanyahu, ilk olarak 10 Aralık’ta “Gazze’de savaştan sonrasıyla” ilgili planından bahsederken Philadelphia Koridoru’nda kontrolü sağlama niyetinden bahsetmiş, 15 Aralık’ta da bunu yinelemişti.
Son olarak 30 Aralık 2023’te düzenlediği ve Savunma Bakanı Yoav Galant ile Savaş Kabinesi üyesi Benny Gantz’ın katılmayı reddettiği basın toplantısında Netanyahu, yine Philadelphia Koridoru’ndan bahsetmişti.
Gazze’nin herhangi bir “tehdit oluşturmamasını garanti altına almak istediklerini” söyleyen Netanyahu, Philadelphia Koridoru’nun, İsrail’in elinde ve kontrolünde olması gerektiğini, bunun haricinde hiçbir düzenlemenin İsrail tarafından kabul edilmeyeceğini ifade etmişti.
İsrail Başbakanı, bu konuyu gündeme getirirken, İsrail güçlerinin de Mısır sınırındaki Refah kentinin doğusuna karadan kısmi de olsa giriş yaptığı ve burada direniş güçleriyle çatışmaların yaşandığı bilgisi basına yansıdı.
Görgü tanıklarına göre, tank ve personel nakil araçları ile iş makinelerinin dahil olduğu yaklaşık 24 araç Refah kentinin doğu sınırına doğru birkaç metre ilerledi.
İsrail ordusu, geçen haftalarda Philadelphia Koridoru dahil Gazze ile Mısır arasındaki bölgeyi bombardımana tuttu.
Philadelphia Koridoru nedir?
Diğer adı “Salahaddin Koridoru” olan Philadelphia Koridoru’yla, Mısır ile Gazze Şeridi arasında Akdeniz kıyısından Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’na kadar uzanan birkaç yüz metre genişliğinde ve 14 kilometre uzunluğundaki bir şeritten bahsediliyor.
Burası aslında 1979 yılında İsrail ile Mısır arasında imzalanan barış anlaşmasıyla, İsrail güçlerinin kontrol ettiği ve devriye gezdiği bir tampon bölge olarak kuruldu. Bu koridorun bir amacı da Mısır ile Gazze arasında insan hareketini ve silah ve mühimmat gibi yasa dışı malzemelerin geçişini önlemekti.
Barış anlaşmasına göre, Filistin toprakları üzerinde yer alan ve (D) (Philadelphia Koridoru) olarak adlandırılan sınır bölgesi, İsrail kuvvetlerinin kontrolüne tabiydi. Anlaşma, koridorun Mısır topraklarındaki kısmı olan (C) bölgesinde sadece hafif silahlar taşıyan sivil polislerin görev yapmasını öngörüyordu.
İsrail güçleri 2005’te Gazze’yi terk edinceye kadar bölgenin kontrolü İsrail’de kaldı. İsrail Gazze’den çekilince bölgeyi Filistin yönetimine teslim etti. 2007’de Hamas, Gazze’de başa gelince Philadelphia Koridoru’nda da denetimi ele aldı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik ablukasını artırmasıyla birlikte Filistinliler bu sınır şeridini geçerek Mısır’dan temel ihtiyaç maddelerini karşılamak zorunda kaldılar. Bunun üzerine Mısır, koridor üzerinde güvenlik önlemlerini artırdı.
Ablukanın yıllarca devam etmesi üzerine ise Filistinliler, Philadelphia Koridoru’nun altından Mısır’a çıkan çok sayıda tünel inşa ettiler ve temel ihtiyaçlarını bu şekilde karşıladılar ancak bu durum da 2014’te sona erdi. Sonrasında Refah Sınır Kapısı üzerinden Mısır’dan Gazze’ye resmi olarak mal girişi başladı.
Amaç, Gazze ile Mısır’ı birbirinden ayırıp ablukayı artırmak
Philadelphia Koridoru üzerinde biri Mısır’a (Refah) diğeri de İsrail’e (Kerem Ebu Salim) açılan iki sınır kapısı bulunuyor. İsrail’in, bu koridoru ele geçirmesi ise Gazze’nin dışarı açılan tek kapısının da kapanması ve yüzde 100 abluka anlamına geliyor.
İsrail kanalı “I24NEWS”‘te bu konuyla ilgili yayımlanan bir analizde, İsrail ordusunun, Philadelphia Koridoru’na doğru hareket etmesinin, “Gazze’yi Mısır ve Sina çölünden ayırma amacı taşıdığı” ifade edildi.
Analizde, İsrail’in, güney sınırında güvenliği en üst düzeye çıkarmayı ve buranın Filistinli gruplara silah sağlayacak bir geçiş noktası haline gelmemesini amaçladığı kaydedildi.
Mısır, İsrail’in bu planına nasıl bakıyor?
Netanyahu’nun dillendirdiği bu istek, Mısır tarafından resmi olarak bir karşılık bulmadı.
Ancak Mısır Temsilciler Meclisi üyesi Mustafa Bekri, İsrail ordusunun, Gazze ile Mısır arasındaki bölgeyi bombardımana tutmasının ardından 14 Aralık’ta X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “İsrail ordusu, Mısır ile Gazze arasındaki tünelleri yok etme iddiasıyla bir saldırı başlattı. Bu, Mısır ile İsrail arasında krize yol açabilecek tehlikeli bir gelişme. Mısır’ın sınırları kırmızı çizgidir.” ifadelerini kullandı.
Kahire Üniversitesi Siyasi Bilimler Profesörü Kamil es-Seyyid de İsrail’in, bu bölgede kontrolü sağlama isteğinin aleni hale gelmesinin tehlikeli bir durum olduğunu, sınır şeridinde herhangi bir askeri hareketliliğin Mısır ile İsrail arasındaki barış anlaşmasının ihlali anlamına geldiğini dile getirdi.