Mescid-i Aksa’nın Dostları (FOA) ve Filistin Dayanışma Kampanyası (PSC) gibi örgütlerin organize ettiği protesto kapsamında yüzlerce kişi Londra’nın Kensington bölgesindeki Büyükelçilik dışında bir araya geldi.
Büyükelçilik önünde kurulan platformda konuşma yapan FOA’dan Saudah Badat, İsrail’in 2020’den bu yana her ramazanda Mescid-i Aksa’ya ve Filistinlilere yönelik saldırılar gerçekleştirdiğini söyledi.
Badat, batı medyasında yaşananlara ilişkin kullanılan “şiddet olayları” nitelemelerini eleştirerek, “Bu iki eşit tarafın çatışması değil. Bu apartheid bir gücün işgalini genişletmesi, İslam’ın en kutsal üçüncü mekanında, en kutsal ayında, ibadet edenleri gözaltına almasıdır.” ifadelerini kullandı.
“İbadethanelere yapılan saldırılar terör saldırısı sayılmalıdır.” diyen Badat, İngiliz hükümetini İsrail’e karşı yaptırım uygulamaya zorlamak için herkesi kendi bölgesinin milletvekiliyle temasa geçmeye çağırdı.
PSC Başkanı Ben Jamal, “Bu yaşananlar şiddet olayı değildir. Bu etnik temizlik ve yasa dışı yerleşimciler yoluyla kolonize etmektir. Siyasetçilerin ağzından ateşkes ilan edildiğini duyacaksınız. Gazze’deki abluka kalkmadan, keyfi gözaltılar bitmeden ateşkes sağlanmış olmayacak. İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu söyleyecekler. Asıl olan Filistinlilerin direnme hakkıdır.” diye konuştu.
Jamal, Filistinlilerin 75 yıldır her şeye rağmen Mescid-i Aksa’ya gitmeye ve direnmeye devam ettiğini belirterek “Filistinliler haklarını elde edene kadar biz de protestoya devam etmeliyiz.” dedi.