Herzog’un 9 Mart’taki Ankara ziyareti 2008’den bugüne İsrail’den Türkiye’ye ilk üst düzey ziyaret olarak kayıtlara geçti. İsrail Cumhurbaşkanı’nın önceden planlanan ziyareti, Ukrayna’da savaşın başladığı bir döneme denk geldi. Uluslararası sahnede yoğun diplomasi trafiğinin yaşandığı günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Herzog’u Ankara’da karşılaması İsrail’de de yakından takip edildi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail’le müşterek hedefimiz siyasi diyaloğun yeniden canlandırılmasıdır
- İsrail Cumhurbaşkanı Herzog: Amacımız Türkiye ve İsrail arasında dostane ilişkilerin gelişmesinin temellerini atmaktır
Ziyareti AA muhabirine değerlendiren uzmanlar, iki ülke arasındaki ilişkilerin tazelenmesinin İsrail’de geniş çevreler tarafından olumlu bulunduğunu, özellikle ekonomi ve enerji alanlarında iş birliğinin geliştirilebileceğini kaydetti.
İsrail Kanal 12 televizyonu yorumcusu Muhammed Micedle, Türkiye ile temasın İsrail’de “kutlamayla” karşılandığını belirtti.
Micedle, “İsrail genel olarak bölge ülkeleriyle kurduğu ilişkileri memnuniyetle karşılıyor. Bu, Türkiye gibi bölgesel ağırlığı, büyük ekonomisi, enerjide etkin, Arap ve İslam dünyasında varlığı bulunan bir ülkeyle olduğunda haliyle olumlu karşılanıyor. İsrail, bu açıdan Türkiye ile yakınlaşmayı stratejik değerlendiriyor.” dedi.
İki ülke arasında en kolay karşılıklı adım atılabilecek alanların ekonomi, enerji ve turizm olduğunu söyleyen Micedle, “İsrail, ekonomi ve enerji başlıklarını iki ülke arasında herkesin fikir birliğinde olacağı iş birliği sahası olarak görüyor.” diye konuştu.
Filistin asıllı yorumcu, Herzog’un Türkiye ziyaretinin İsrail siyasetinde genel kabul gördüğünü şöyle açıkladı:
“Siyasi partilerin hiçbiri, (Likud lideri Binyamin) Netanyahu’dan (Savunma Bakanı) Benny Gantz’a, sağ, sol, Arap, Yahudi, dindar veya değil, İsrail siyasetinin hiçbir unsuru bu ziyareti eleştirmedi.”
Herzog hükümetle koordinasyon içinde geldi
İsrail’de Cumhurbaşkanı’nın devlet yönetiminde sembolik rol üstlendiğine işaret eden Micedle, Herzog’un Ankara ziyaretini İsrail hükümeti ve siyasetiyle koordine ettiğini, kamuoyunu bu ziyarete hazırladığını, “bu nedenle Ankara temasının olumlu tepkiyle karşılandığını” değerlendirdi.
Micedle, Herzog’un sembolik rolüne rağmen bu ziyaretle dış politika ve siyasi ilişkilerin sorumlusu İsrail hükümetinin önünde ilişkilerin başlatılması için kapıyı açma girişimini üstlendiğini dile getirdi.
Herzog’un ilişkilerde somut adımların atılmasını İsrail hükümetine devredeceğini kaydeden Micedle, “İsrail hükümeti, koalisyondan oluşan yapısı nedeniyle hızlı ve kolay adımlar atamayacaktır ancak yine de ilişkiler olumlu yönde ilerler. Mevcut İsrail Başbakanı Naftali Bennett de yeni İsrail hükümetinin bölge ilişkilerinde yeni bir sayfa açtığını göstermek istiyor.” ifadelerini kullandı.
Micedle, eski Başbakan Netanyahu döneminde İsrail’in dış politikasını eski ABD Başkanı Donald Trump yönetimine yaklaşarak bölge ülkeleri ve Filistin meselesini dışa ittiğini ekledi.
İki ülkenin stratejik konumunun benzerlik taşıdığını belirten Micedle, şunları söyledi:
“İsrail’in Suriye’de çıkarları var. Türkiye’nin Suriye’de çıkarları var. İki ülke de Ukrayna konusunda keskin adımlardan kaçınıyor. İsrail, ABD’nin güçlü bir müttefiki, Türkiye NATO’nun üyesi. İki ülke arasında birçok kesişme noktası var.”
İki ülke savaşı sonlandırmak için ara buluculukta iş birliği yapabilir
Kudüs İbrani Üniversitesi Siyaset Bilimi Doktoru Jonathan Freeman da iki ülke ilişkilerinin Ukrayna’daki savaş karşısında önem kazandığını ve bu savaşın iki ülkeyi de etkilediğini söyledi.
İki ülke arasında ilk hayata geçirilecek adımların başında özellikle Kovid-19 salgınının da etkisinin azalmasıyla ticaret ve turizm geldiğini belirten Freeman, “İki taraf da ekonomi, enerji ve güvenlik alanında bölgesel iş birliği fırsatları bulabilir.” dedi.
Freeman, “Boru hattı kurulması konusu çok önemli. Avrupa Birliği içinde birçok ülke de bunu dile getiriyor: Bütün yumurtalarınızı tek sepete koymayın. Enerji ihtiyaçları tek bir kaynağa bağımlı olmamalı. Enerji çeşitlendirilmeli.” diye konuştu.
İki ülkenin Suriye konusunda ortak zemin bulabileceğini belirten Freeman, “Herzog, iki ülke arasında yanlış anlaşılmaları gidermek için bir komite kurulacağından söz etti. Bu özellikle askeri adımlarda kritik rol oynar. Türkiye son dönemde askeri olarak Suriye’de, Libya’da rol oynadı. Bu sayede iki ülke arasında doğrudan bir iletişim kanalının açılacağı ve yanlış anlaşılmaların giderilebileceği bir mekanizma kurulacağını öğrendik.” diye konuştu.
NATO’nun şu ana kadar tek bir ağızla konuştuğunu ancak Ukrayna konusunda kararlı davranamadığını değerlendiren Freeman, İsrail ve Türkiye’nin savunma alanında iş birliği yapabileceği öngörüsünde bulundu.
Herzog’un ardından İsrail Başbakan Naftali Bennett’in Türkiye ziyaretinin de gündeme gelebileceğini söyleyen Freeman, “İki ülkenin Ukrayna’da ara buluculuğunun birbiriyle rakip olduğu yönünde yorumlar gördüm. Türkiye ve İsrail’in ara buluculuğunda bir rekabet değil bana göre görüş alışverişi var. Erdoğan da İsrail’in ara buluculuk çalışmalarından övgüyle bahsetti.” ifadelerini kullandı.