Finlandiya ve İsveç 18 Mayıs’ta NATO’ya resmi üyelik başvurularını yaptı.
İsveç’te birçok eski hükümet yetkilisi, ülkenin daha fazla bekleyerek durumu daha iyi analiz edebileceği görüşüne sahip.
İsveç’in kararından endişe duyanlar arasında yer alan Stockholm Üniversitesi Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü Direktörü Thomas Jonter, “İnsanların bu hızlı gelişen süreçten endişe duymasının bir sebebi olduğunu düşünüyorum çünkü hükümet, hızlı hareket edilmesi ve Finlandiya’nın izinden gidilmesi gerektiğini açıkça belirtti. Ancak çoğu kişi bu söylemin doğru olmadığına inanıyor.” dedi.
Finlandiya önayak oldu
İsveçli gazeteci Henrik Silver da kararın alınma biçimi konusunda endişeli olduğunu belirterek, “Aceleye getirilmiş bir karardı. Halka açık bir tartışma olmadı ama zamanlaması hükümet için çok iyi oldu. Eylül ayında yapılacak seçimlerden önce bu sorundan kurtulmak istediler.” diye konuştu.
Demokrasinin yavaş işleyen bir süreç olduğunu dile getiren Silver, “Herkes sürece dahil olmalı, düzgün şekilde tartışılmalı ancak bu son iki ayda her şey çok hızlı gelişti ve uygun bir kamuoyu tartışması yapamadık. NATO üyeliğine karşı çıkan büyük bir kamuoyu var mı? Hayır. Ama çoğumuz biraz isteksiz.” değerlendirmesini yaptı. Silver, bir yıl gibi bir bekleme sürecinde kamuoyunun farklı şekillenebileceğini de söyledi.
İsveç’te nükleer silahlara şiddetle karşı olduklarını vurgulayan Silver, “NATO’ya şüpheyle bakıyoruz. Demek istediğim, NATO’nun da sıkıntılı bir geçmişi var. ABD’nin çıkarlarına hizmet eden bir komutana sahip olmaktan gerçekten mutlu değiliz. Bu çıkarlar, İsveç’in çıkarlarıyla uyumlu mu? Her zaman değil.” dedi.
İsveç Başbakanı olarak 2014-2021 döneminde görev yapan Stefan Löfven, “Herkes bu karar için daha fazla zaman isterdi çünkü bu çok büyük bir mesele. Ama gereken süreye, her zaman sahip olamayacağımızı da biliyoruz.” ifadesini kullandı.
Eski Dışişleri Bakanı Margot Wallström de endişelerini dile getirenler arasında yer aldı.
Wallström, “Finlandiya’nın da beklemiş olmasını dilerdim. Alevli bir savaşın ortasında bu kararın verilmesi ideal bir durum değil.” açıklamasını yaptı.
Bu arada İsveç’in NATO’ya üyelik kararına yönelik eleştirilere, ünlü komedi karakteri Mr. Bean’in İsveçli bir yetkiliyi canlandırdığı görüntüler de eklendi.
Sosyal medyada viral olan görüntüde Mr. Bean’in canlandırdığı İsveçli yetkili, NATO üyelik başvurusunu imzalayan Finlandiyalı yetkiliyi taklit ediyor.
– İsveç’in yerlileri Samiler
İsveç’in kuzeyinde yaşayan yerli Sami topluluğundan sanatçı Sara Andersson Ajnnak, İsveç’in NATO’ya katılma kararının, haklarını olumsuz yönde etkileyebileceğini belirtti.
Ajnnak, “İsveç’in NATO’ya katılma kararının, özellikle kuzeydeki bir yerli olarak benim için sorunlu olduğunu düşünüyorum. Ülkede zaten bir toprak kavgası var. NATO’nun ülkenin kuzeyini tatbikatlarını yürütmek için bir askeri bölge olarak görebileceğine inanıyorum. Yani, bunu sadece başka bir sömürge şekli olarak görüyorum.” dedi.
NATO’ya katılma kararının haklarını ve çevreyi etkilemesinden korktuğunu belirten Ajnnak, “Bugün bile ren geyiği nüfusuna tesir eden hava kuvvetleri faaliyetlerinden etkileniyoruz. Bu tür faaliyetlerin artma olasılığı var.” diye konuştu.
– İsveç’in NATO üyeliği
NATO üyeliği İsveç için 200 yıllık askeri bağlantısızlığın sonu anlamına geliyor.
İsveç Başbakanı Magdalena Andersson, halkını Rusya’nın tepkisine hazırlıklı olmaya çağırmıştı.
Andersson, NATO’nun potansiyel üyelerini savunmak zorunda olmadığı başvuru döneminde ülkesinin “savunmasız bir konumda” olabileceğini söylemişti.
İsveç’te kararı eleştirenlerin bir kısmı, Rusya ile 1300 kilometrelik sınırı paylaşan Finlandiya’nın bu nedenle hızlı karar verdiği ancak bunun İsveç için geçerli olmadığı görüşünü paylaşıyor.
Finlandiya’da halkın yüzde 76’sı NATO’ya katılmaktan yanayken, İsveç’te kamuoyu görüşleri çok daha fazla ayrışmış durumda.
Son anketler İsveç’te halkın yüzde 50 ila 60’ının, NATO üyeliğini desteklediğini gösteriyor.