İzmir depreminde 36 kişinin hayatını kaybettiği Rıza Bey Apartmanı’na ilişkin davaya devam edildi.
İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar mimar A.S.B. ve yapı müteahhidi H.H.Ö, SEGBİS üzerinden katıldı. Tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.
Mahkeme Başkanı, tanık İ.K’nın hakkında da söz konusu davaya ilişkin soruşturma olduğunu ancak henüz davaya dönüşmediğini belirterek tanık olarak dinlenileceğini bildirdi.
Tanık İ.K, tutuklu sanık A.S.B. ve tutuksuz sanıklardan T.P. ve D.K’nın kendi şirketinden ayrılarak bu bina için proje hazırladıklarını savunarak, “Olayda müteahhit ve fenni mesul sorumlu. Belediyedeki projelere imza atan kişi kim ise o sorumludur. Müteahhit ile benim şirketin sözleşmesini hatırlamıyorum bile. Projeye imza atan kişiler sorumludur” diye konuştu.
Rıza Bey Apartmanı’ndaki diş hekimi polikliniğinde tadilat yapan firmanın sahibi K.Ö. de dairede çalıştığı sırada yöneticinin binanın sağlam olmadığını söylediğini öne sürdü.
Tutuklu sanık A.S.B. ise günah keçisi haline getirildiğini ileri sürerek, “Bir sorumsuzluk yaptıysam o inşaat devam edemez. Bir imza dışında hiçbir dahlim olmadığı halde 16 aydır tutukluyum.” ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık H.H.Ö. de beton atmayı ve demir döşemeyi çok iyi bildiğini, binada kötü bir iş yapmadığını savundu.
Sanık avukatına tepki
Tutuklu sanık H.H.Ö’nün avukatı, “müvekkilinin ağır hastalıkları olduğunu, tahliye edilmezse ölebileceğini ve bir sonraki celse kendisini göremeyebileceklerini” söylemesi üzerine depremde yakınlarını kaybeden müştekiler, avukata “Biz de çocuklarımızı göremiyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.
Avukatın “Takdiriilahi” sözleri üzerine bir müşteki “Takdiriilahi ise neden burada mahkeme yapıyoruz” ifadesini kullandı.
Mahkeme heyeti savunması alınmayan sanıklar hakkında yakalama emri çıkartılmasına ve tutuklu sanıkların bu halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremde yıkılan Rıza Bey Apartmanı’nda 36 kişi hayatını kaybetmiş, 17 kişi yaralanmıştı.
Binanın yıkılmasında sorumlulukları bulunduğu iddiasıyla 13 sanık hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme” suçundan dava açılmıştı.