Flamingoların Türkiye’deki iki üreme sahasından biri olan Gediz deltasındaki İzmir Kuş Cenneti’nde 2012’de oluşturulan 6,5 dönümlük yapay kuluçka adasında bu yıl 10 bin civarında yavru yumurtadan çıktı.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 4. Bölge Müdürlüğü İzmir Şubesi ekiplerinin yakından takip ettiği yavru flamingolar, kanat çırpıp uçma denemeleri yapmaya başladı.
Yumurtadan çıktıktan sonra siyah ve füme renklerdeki tüylere sahip yavru flamingolar, tuz karidesi olarak da bilinen bir tür eklem bacaklı “artemia salina” ile besleniyor.
Yeni doğan yavrular, suda toplu bulundukları “kreş” adı verilen yerde vakitlerini geçiriyor. Kuşlar zaman zaman dünyaya gözlerini açtıkları adaya çıkıyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Ege ve Ankara üniversiteleri ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) işbirliğiyle flamingo adasında yavru kuşlar için halkalama çalışması gerçekleştirildi.
Uzmanlarca eğitime tabi tutulan 90 kişilik ekip, İzmir Kuş Cenneti’nde bir araya geldi. Araçlarla yapay üreme alanına gelen görevliler, gece 03.00’de suya inerek yavru flamingoları belirlenen alana topladı.
Yoğun çalışmanın ardından minik flamingolardan bir bölümünü belirlenen alana toplamayı başaran gruptakiler, havanın aydınlanmasıyla halkalama işlemine başladı.
Flamingoların sağ bacağına PVC plastik halka, sol bacağına da metal halka takan yetkililer, yavruların göç yolları, barındıkları alanlar ve yaşam sürelerini daha kolay takip edilebilecek.
Ayrıca kuşlardan tüy örnekleri alınarak genetik ve sağlık durumları ortaya konacak.
Kovid-19 sonrası ilk halkalama
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Yaban Hayatı Daire Başkanı Erdem Karaağaç, AA muhabirine, alandaki yapay adada bu yıl yaklaşık 10 bin yavrunun dünyaya geldiğini aktardı.
Dünya üzerinde kuşların beslenme yerlerini, göç rotalarını ve üredikleri yerleri bilmek için çeşitli kuş halkalama faaliyetleri yürütüldüğünü ifade eden Karaağaç, şunları kaydetti:
“Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü olarak yaban hayatının hem korunması hem yaşam alanlarının devamı ve aynı şekilde sürdürülebilirliğinin sağlanması için çalışmalarımız her alanda devam ediyor. Bu halkalama sayesinde de türün takibi, popülasyonun durumu, üreme ve yaşam koşullarıyla beslenme ve habitat durumu konusunda bilgi edinmeye çalışıyoruz. Bu kapsamda çalışmalarımız pandemi nedeniyle biraz aksama gösterdi ama bu yıldan itibaren her sene yapmayı planlıyoruz. Burada doğan bireylerin nerelere göç ettiğini, nasıl beslendiğini ve başka ülkelerde görülüp görülmediğini takip edeceğiz.”
Halkalama için eğitim aldılar
Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ortaç Onmuş da gönüllülerin bu çalışma için 2 gün eğitim aldığını ve karanlıkta suya girerek çalışmalara başladıklarını ifade etti.
Toplam 300-350 flamingo yavrusunu çite aldıklarını belirten Onmuş, “Bunların ölçümlerini yapıp her flamingoya üzerlerinde ayrı bir kod içeren bir plastik halka takıyoruz. Biz bu halkaları kullanarak o flamingoların nerelere gittiklerini, ne kadar yaşadıklarını, ölürlerse neden öldüklerini detaylı olarak anlayabiliyoruz. Bilgileri aldığımız zaman bu hayvanları korumak için elimizde çok ciddi bilimsel veriler oluyor.” dedi.
FAO yetkilisi Erdoğan Özevren ise flamingoların ekosistem açısından önemine değinerek, çalışmanın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.