İsfahan eyaletinin Kaşan şehrinde 1834’de Kaçar Hanedanlığı döneminde yapılan ve halihazırda müze olarak hizmet veren tarihi ev, mimarisi ve estetik yapısıyla turistlerin ilgi odağı olmayı sürdürüyor.
Elburz eyaletinin merkezi Kerec’den tarihi evi ziyarete gelen Muhammed İsfahani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geleneksel mimariye ilgi duyduğunu ve bu sebeple Kaşan’ın en eski ve en büyük evi sayılabilecek Tabatabai Evi’ni görmeye geldiğini söyledi.
Şehirde tarihi başka evlerin de bulunduğunu kaydeden İsfahani, ancak bu evin detaylı yapısının farklı olduğunu, çok fazla odaya sahip, geniş bir aile evi özelliği taşıdığını sözlerine ekledi.
Bir diğer ziyaretçi Hasan Ahmedi ise bu evi görmek için Meşhed’den geldiğini, vakit buldukça İran’ın tarihi şehirlerini ziyaret etmeye çalıştığını ifade etti.
Ahmedi, mimar olduğunu ve bu tür yerlerin kendisine ilham verdiğini belirterek, “Birçok konuda eski mimariden istifade ediyorum. Özellikle havalandırma ve estetik dokunuşlar için fikir ediniyorum.” dedi.
Erdebil eyaletinden gelen Fatıma Muradi de aslında hikayesinden dolayı Burucerdi Evi’ni ziyaret etmek için Kaşan’a geldiğini, bu sırada Tabatabai Evi’ni de görmeden gitmek istemediğini söyledi.
Tabatabai Evi, dönemin mimarisine ışık tutuyor
Eski İran mimarisinin temel özelliklerini bünyesinde barındıran tarihi Tabatabai Evi, 1834 yılında zamanının bilinen büyük halı tüccarlarından Cafer Tabatabai tarafından geniş ailesinin ikameti için yaptırılmış.
19. yüzyılın ünlü mimarı Ali Meryem Kaşani tarafından yapılan tarihi ev, hala ayakta ve dönemin mimarisine ışık tutuyor.
İran mimarisinin alçı sanatı, ayna, çini sanatı, duvar resmi, kabartmalar, mozaik, rölyef gibi özelliklerinin tamamını burada görmek mümkün.
Yaklaşık 5 bin metrekare alan üzerine kurulu evin 40 odası var
Döneminin varlıklı ailelerine has yapılan büyük evler aynı zamanda Kaşan’da varlıklı ailelerin bulunduğunun da bir göstergesi.
Evin avluya bakan balkonunun tavanına alçı ile işlenen ipek halı modeli ise eve başka bir boyut kazandırmakla birlikte ev sahibinin yaptığı işe de dikkati çekiyor.
Yaklaşık 5 bin metrekare alan üzerine kurulu evin 40 odası bulunuyor. Avlunun giriş ve ana yaşam alanlarının arasında kalan sağ ve solundaki odaların birbiriyle bağlantısı bulunuyor.
Vitraylardan yansıyan ışık görsel şölen oluşturuyor
Odaları bir diğerine bağlayan kapıların üst kısımlarının vitraylarla renklendirilmesi sonucu, eve giren ışıkla görsel bir şölen sağlanmış.
Evin avluya açılan bütün pencereleri de vitraylarla kaplanmış ve pencerelerdeki vitraylar halı motiflerine bezer şekilde konumlandırılmış.
Dışarıdan tek katlı bir evi andıran bu tarihi yapı, toprağın eşilmesiyle derinleştirilmiş ve bölgenin iklimine uygun imar şekilde edilmiş. Bu şekilde hem ısı ve ses sorununa karşı izolasyon hem de depreme karşı dayanıklı olması sağlanmış.
Evin ihtişamı iç taraftan görülebiliyor
Sokaktan bakıldığında sıradan bir duvar gibi görünen evin ihtişamı iç taraftan görülebiliyor. Dışarıyla irtibatı tamamen kesilmiş olan evde, aile halkı rahatça yaşamlarını sürdürebiliyor.
Evin tüm pencereleri avlu ve revaklara açıldığından bu mekanların süslenmesine de ayrı özen gösterilmiş.
Tabatabai Evi, genel olarak 3 bölümden oluşuyor ve bu bölümler mimari olarak birbiriyle bağlantılı. 40 odası bulunan evde, 4 avlu ve kiler, tandır ocağı ve mutfak olarak kullanılan 4 bodrum odası var.
Bodrum odalarının bir tanesi günümüzde kumaş dokuma atölyesi olarak hizmet vermeye devam ediyor.
Sıcak havalarda evi serinletmek için yapılan 3 de rüzgâr kulesi mevcut. Kulelerden eve giren hava ortama serinlik veriyor.
Avlulardan biri dış mekana açılan giriş kısmındayken diğer 2 avlu ise sadece yaşam alanlarına münhasır kullanılmış ve son avlu da çalışanlar için ayrılmış.
Cennet meyvesi olduğu düşünülen nar ve incir ağaçları
Avlulara dönemin inanışına göre cennet meyvesi olduğu düşünülen nar ve incir gibi ağaçlar dikilmiş.
Cennet meyvesi olduğuna inanılan meyve figürlerini süslemelerde de görmek mümkün.
Avluyu çevreleyen sütunlar, evin duvarlarını süsleyen dekorlar ve iç mekanın akustiği ise bir başka ilgi odağı.
Evin tam merkezinde bir havuz yer alıyor. Taş işlemeleri, vitraylı odalar, o vitrayların odaya vurduğu ışık ise ziyaretçilerin fotoğraf çektirdiği ana mekanların başında geliyor.