Erzurum’un “sakin şehir” unvanlı Uzundere ilçesinde kurulan serada üretim yapan kadınlar, Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin birçok kentine çiçek ve fide pazarlıyor.
Kent merkezine 84 kilometre uzaklıkta Doğu Anadolu ile Doğu Karadeniz arasında yer alan ve Uluslararası Sakin Kentler Birliğince (Cittaslow) Türkiye’nin 11’inci sakin kenti seçilen ilçe, doğal güzelliklerinin yanı sıra seracılıkla da öne çıkıyor.
Kaymakamlığın desteğiyle eğitim alıp 2007 yılında ilçede sera kuran kuzenler Fatma ve Hülya Canbaş ile Ayşe Okur, çiçek ve fide üretimiyle yaşadıkları turistik yerin hem istihdamına hem ekonomisine katkı sağlıyor.
İlçede 15 yıldır seralarında çiçek üretip Doğu Anadolu Bölgesi başta olmak üzere Karadeniz’deki kentlere çiçek gönderen kadınlar, işlerini büyütüp Türkiye geneline ve yurt dışına açılmayı hedefliyor.
Mevsimsel olarak 10 ila 30 kadına istihdam sağlanan serada üretilen çiçekler, genel olarak belediyelerin peyzaj çalışmalarında kullanılıyor.
“Kadınlarımız alın terlerini toprağa, çiçeğe, fideye döküyor”
Uzundere Belediye Başkanı Hilmi Aktoprak, AA muhabirine, Doğu Anadolu başta olmak üzere birçok kente çiçek gönderdiklerini söyledi.
Kadınların çalışmasından mutluluk duyduklarını ifade eden Aktoprak, şunları kaydetti:
“Belediye olarak emekçi kadınlarımızdan gurur duyuyoruz çünkü dönemsel olarak 50’den fazla kadınımız alın terini emeğe dönüştürüyor, hem aile hem de iş gücüne katkıda bulunuyorlar. Üretken belediyecilik ve üretken vatandaş düsturuyla çıktığımız bu yolda, böyle bir seranın ilçemizde bulunmasından çok mutluyum. Çünkü kadınlarımız alın terlerini toprağa, çiçeğe, fideye döküyor. Üretilen çiçekler Trabzon, Diyarbakır, Gaziantep, Kars ve Ardahan gibi illerimizin ihtiyacının karşılıyor.”
“Mevsimlik her türlü çiçeği üretebiliyoruz”
Üretici Fatma Canbaş ise çiçeğin hayatında önemli bir yerinin olduğunu anlattı.
Çiçeğin yanı sıra sebze fidesi de yetiştirdiklerini belirten Canbaş, “Biz yerel tohumlarla sebze fidesine yöneldik. Doğu Anadolu’ya hitap eden mevsimlik her türlü çiçeği üretebiliyoruz. Yöremizde kadın istihdamı çok önemli bir şey. Biz de bu istihdam konusunda yoğun bir iş yeri haline geldik. Martta 10, nisanda 20, mayısta 30 kadın istihdamı derken bu sayı çoğalabiliyor. Mevsimlik kapasite çoğaldıkça çalışan hanım sayısı da çoğalacak. En keyifli yanlarından birisi de evde oturan hanımlarla hayatı paylaşıyoruz.” diye konuştu.
Canbaş, üretim kapasitesini artırarak daha geniş alanlara yayılmak istediklerini, yurt dışına açılmayı hayal ettiklerini dile getirdi.
Daha önce bunun için bazı girişimlerde bulunduklarını ancak kapasitelerinin yetersiz kaldığını aktaran Canbaş, “Çünkü çok kayalık, taşların olduğu bir yerde bu işi yapmaya çalışıyoruz. Doğa ile mücadele etmemiz söz konusu ama bu bizi yormadı. Doğu Anadolu’nun yanı sıra Ankara, İstanbul ve İzmir’e birer tır malzeme gönderme şansımız oldu, bu bizi çok motive etti. Kars, Ağrı, Gümüşhane, Trabzon ve Artvin gibi illerimizden alımlar oluyor. Türkiye’nin her yerine bu hizmeti yapmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Serada çalışan Sevinç Alan da aslen Tokatlı olduğunu ve ilçeye gelin geldiğini, iki senedir de çiçek işi ile uğraştığından bahsetti.
İş hayatına başladıktan sonra birçok tecrübe kazandığını söyleyen Alan, emeğiyle aile ekonomisine katkı sunduğunu söyledi.