Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, kahverengi kokarca ile mücadelenin bakanlığın ilgili genel müdürlükleri, il ve ilçe tarım müdürlükleri, sivil toplum kuruluşları ve üreticilerle tam bir işbirliğiyle sıkı bir şekilde yürütüldüğü belirtildi.
Bu kapsamda geçen yıl “Kahverengi Kokarca Mücadelesi Eylem Planı” hazırlandığı ve bu yıl kahverengi kokarca ile mücadelede seferberlik başlatıldığı anımsatılan açıklamada, söz konusu istilacı türün popülasyonunun fazla olduğu 35 il, 196 ilçede, 1272 teknik personelle çalışmalar yapıldığı anımsatıldı.
Açıklamada, yaklaşık 100 bin üreticiye, sektör temsilcilerine ve mücadeleyi kamuoyuna aktarmaları için basın mensuplarına bilgilendirme yapıldığına işaret edilerek, “Konuyla ilgili olarak eğitim filmleri hazırlanmış, afiş-liflet-broşür hazırlanmış ve üreticilere dağıtılmıştır. Kahverengi kokarca ile mücadele kapsamında biyoteknik mücadele amaçlı tuzaklar ruhsatlandırılmış olup yaklaşık 3 bin tuzak üreticilerimize il müdürlüklerimiz aracılığıyla dağıtılmıştır. Daha çok kışlak alanlarda mücadele yoğunlaşılarak yaklaşık 40 bin ev, depo ve ahır ilaçlanmıştır.” bilgisi paylaşıldı.
“Mücadeleye ara vermeden devam edilecek”
Biyolojik mücadele kapsamında söz konusu illerde kahverengi kokarcanın doğal düşmanı olan yaklaşık 200 bin samuray arısının doğaya salındığı aktarılan açıklamada şunlar kaydedildi:
“Gelecek sezonda da mücadelemiz artarak devam edecektir. Bu kapsamda, yerel yönetimlerle işbirliği içerisinde popülasyonun yoğun olduğu belirlenen yaklaşık 140 bin ünitede ilaçlama yapılacaktır. Bölge genelinde enstitülerimiz tarafından geliştirilen 300 bin samuray arısı doğaya salınacaktır. Kahverengi kokarcayı bahane ederek üreticilerden daha düşük fiyata ürün almaya çalışan tüccar ve manavlar hakkında ilgili bakanlıklarımızla gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Kahverengi kokarca mücadelesine yönelik çalışmalara hasat sonrasında da ara vermeden devam edilecektir. Bu süreçte üreticilerimizin il, ilçe müdürlüklerimizce yapılan uyarıları takip etmeleri önem arz etmektedir.”