Mezarların bulunduğu Cowesses Bölgesi First Nation Yerlileri Şefi Cadmus Delorme, CTV’ye yaptığı açıklamada, isimlerin belirlenmesinde Kanada Kraliyet Atlı Polisi RCMP, Katolik Kilisesi ve Kanada Yerli ve Kuzey İşleri Departmanına ait tarihi kayıtların kullanıldığını söyledi.
Resmi kayıtlarda olmayan mezarların isimlerinin belirlenmesinin kendileri için önemli bir aşama olduğunu ifade eden Şef Delorme, “Bu, önemli bir ilerleme ve bizim için büyük bir rahatlama” dedi.
İlk mezarlar geçen yaz ortaya çıkarılmıştı
Kanada’da eski yatılı kilise okulu bahçesindeki kayıt dışı çocuk mezarları ilk defa, 29 Mayıs’ta British Columbia eyaletinin Kamloops kentindeki yatılı kilise okulunun bahçesinde bulunan 215 çocuğa ait ceset kalıntılarıyla gündeme gelmişti.
24 Haziran’da da Saskatchewan eyaletindeki Marieval Yatılı Kilise Okulunun bahçesinde resmi kayıtlarda olmayan 751 çocuk cesedi kalıntısının olduğu mezarlar bulunmuştu.
Kanada’nın British Columbia eyaletindeki eski St. Eugene Misyon Okulunun yakınında da 30 Haziran 2021’de 182 çocuğa ait ceset kalıntılarının olduğu kayıt dışı mezarlar saptanmıştı.
British Columbia eyaletinin Güney Körfez Adaları’ndan Penelakut Adasındaki Penelakut Yerli Kabilesi de 12 Temmuz’da yaptıkları duyuruda, Kuper Yatılı Kilise Okuluna ait bölgede 160’tan fazla “belgesiz ve işaretsiz” mezar bulunduğunu açıklamıştı.
Kanada tarihinin en büyük çocuk istismarı
Kanada tarihinin en büyük çocuk istismarının yaşandığı yer olarak kabul edilen Yatılı Kilise Okullarının ilki, 1880’lerin başında açıldı ve sonuncusu da 1997 yılında kapatıldı.
150 binden fazla yerli çocuğun ailelerinden zorla alınarak yerleştirildiği kiliselere ait yatılı okullarda, bu çocukların büyük bölümü rahip, rahibe ve diğer öğretmenler tarafından fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddet ile istismara uğradı.
Ülkede 2010’da kurulan Hakikat ve Uzlaşma Komisyonunun kayıtlarına geçen istismarların yanı sıra bazı çocukların üzerinde tıbbi deneyler yapıldığı da belirlendi.
Kanada federal hükümeti, binlerce çocuğun açlık, soğuk ve hastalık sonucu hayatını kaybettiği yatılı kilise okullarında yaşananlar için mağdurlardan resmen özür dilemişti.